Ekonomi
TUIK’in işsizlik verileri güvenilir mi?
Ekonomi yavaşlıyor! 15 üretim göstergesinden 13’ü yavaşlama gösteriyor. Teşvik verilerine göre yatırımlar dibe vurmuş ama TÜİK, ağustosta işsizlik 0,3 puan azaldı diyor. Önceki ay da azalmıştı. Son 1 yılda %9,2’den 8,5’e geriledi. Ama gerçek tablo bu değil. Yine son 1 yılda “atıl işgücü” oranı %23’ten 27,2’ye çıktı. Yani, atıl işgücü torbasındaki kişi sayısı 1 yılda 2,2 milyon kişi artarak 11 milyona ulaştı.
Kısa dalga yazarı İbrahim Ekinci Çarşamba günü açıklanan TUIK Ağustos istihdam anketini inceledi. Veride kayda değer tutarsızlıklar var. Ekonomiden çok sert yavaşlama sesleri gelirken, iş kaybı hızlanabilir.
Ekinci köşesinde şunları yazdı:
Ekonomi yavaşlıyor! 15 üretim göstergesinden 13’ü yavaşlama gösteriyor. Teşvik verilerine göre yatırımlar dibe vurmuş ama TÜİK, ağustosta işsizlik 0,3 puan azaldı diyor. Önceki ay da azalmıştı. Son 1 yılda %9,2’den 8,5’e geriledi. Ama gerçek tablo bu değil. Yine son 1 yılda “atıl işgücü” oranı %23’ten 27,2’ye çıktı. Yani, atıl işgücü torbasındaki kişi sayısı 1 yılda 2,2 milyon kişi artarak 11 milyona ulaştı.
Dün açıklandı. Sanayi üretimi yıllık % 5,3, aylık %1,6 azalmış. Normalde işsizliğin artması beklenir ama TÜİK, 0,3 puan azaldı, istihdam 0,1 puan arttı diyor. Tarım etkisi desek, veriler ağustosun, hasat mevsiminin son ayı… Ağustos ayı turizmin tepe ayı. Bu sektörün tercih ettiği yarı zamanlı işlerde çalışan oranı artmış, % 17,8’den 18,2’ye, geniş tanımlı işsizlik 0,7 puan artarak %27,2’ye çıkmış. Aslında geniş tanımlı işsizlik durumu daha gerçekçi biçimde yansıtıyor. Orada 11 milyon kişi var. TÜİK’in işsizlik rakamını düşük göstermesinin sırrı da orada. DİSK’in hesaplamasına göre 2023 Ağustos’tan bu ağustosa geniş tanımlı işsiz sayısı 2.2 milyon kişi arttı. Oranı %23’ten (4,2 puan artışla) %27,2’ye yükseldi. Özeti, ekonominin ciddi darboğaza girdiği son 1 yılda gerçek işsizlerin bir kısmı tanım dolayısıyla TÜİK’in “atıl” torbasına atılarak, düşük işsizlik oranı elde edilmiş.
İşsizlik verisini kuşkulu kılan başka veriler de var. Geçtiğimiz günlerde Ekonomim Gazetesi’nde yayımlanmıştı: “Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın toplulaştırdığı 11 “üretim” verisi ve 4 endeks değeri ekonomide belirgin bir yavaşlama tablosu veriyor. Toplam 15 verinin 13’ünde rakamlar ya negatif veya pozitif bölgede ancak trend olarak düşüş yansıtıyor.”
Bu yıl 7 aylık yatırım projelerinin tutarı dolar bazında geçen yılın ve bir önceki yıl 2022’nin yarısından az. 2021’in 3’te birinden az. 2020’nin 4’te 1’inden az. Bunun yanına artan konkordato taleplerini koyun… İşsizlikte önümüzdeki dönemde nasıl bir tablo beklenebilir? Başlayan projeler ne kadar istihdam yaratacak? Ekonomide yavaşlama barizken “işsizlik oranları düştü” diyen TÜİK önümüzdeki aylarda ne der, nasıl bir rakam açıklar bilmiyorum ama bu tabloya göre işsizlik oranlarının artmaması mümkün görünmüyor.
İstihdam sayısında daha derin, daha dramatik bir düşüş olmasını önleyen şey, muhtemelen, teknoloji yoğun yatırımlar yerine küçük ve emek yoğun yatırımların tercih edilmesi… Ortalama yatırım büyüklüğü bunu düşündürüyor. Öngörülen yatırım büyüklüğünü dolar cinsine çevirip yatırım sayısına bölünce daha gerçekçi bir tablo elde edilebiliyor. 2020’de ortalama yatırım büyüklüğü 15 milyon dolar, 2021’de 9,3 milyon dolar, 2022’de 6,2, izleyen yıl 2023’te 4,4 milyon dolar. Bu yıl ise ortalama büyüklük 2,7 milyon dolara gerilemiş. Buna göre söylemek mümkün ki yatırımlar küçülüyor.
Küçük yatırımlar da genellikle maliyetli teknoloji ağırlıklı yatırımlar olmuyor. Özeti yatırım ortamının bozulması şirketleri küçük, emek yoğun yatırımlara yöneltiyor. Tarım ve sanayideki üretim gelişmeleri yavaşlamayı, daralmayı gösterirken hizmetler sektörü gelişmeleri, istihdamdaki kaybı kısmen yumuşatıyor olabilir. Öngörülen istihdamın sektörel dağılımına bakıldığında hizmetlerin payı 2020’de %17, izleyen yıllarda %10,9 – 15,8 – 17,2 olmuş. 2024’te ise bu rakam %21,5’e yükselmiş.
Kredi faizlerinin yüzde 60 seviyelerine taşınması, enflasyonun altında kalsa dahi kurun görece yüksekliğinin yatırım maliyetlerini artırması, belirsizlik gibi faktörler rol oynuyor. Özeti, “dezenflasyon programı” bazı yatırımları askıya aldırmış gözüküyor.
Yabancı doğrudan yatırımlar çok çok azalmış. Yatırım ortamı görece kaybolmuş, bu da rakamlara yansımış gözüküyor.
Yatırımlardaki yavaşlamayı ithalat rakamlarından da yoklayabiliriz. Türkiye’de öteden beri yatırımların yaklaşık yarısı ithalatla gerçekleşir. Yatırımcı, en önemli maliyet kalemlerinden makine ve teçhizatı genellikle ithalatla alır. Doğrudan yatırımların durumunu yansıtan bir veridir. Ağustosta yatırım malı ithalatı %10,9 düşmüş. 8 aylıkta %2,1 düşmüş. Yatırım malı ithalatı, tüketim malı ithalatının arkasına düşmüş. Tüketim malı ithalatı birikimli olarak ilk kez yatırım malı ithalatının üzerine çıkmış durumda.
Alıntıdır