Emre Balıca
Emre Balıca: “Ekonomizm”
Valla benim süper desem yeri. Açılmış olan uzay komutanlığı kadrosu için başvuruda bulundum. Haber bekliyorum...
Keyifler yerinde mi sevgili okurlar,
Valla benim süper desem yeri. Açılmış olan uzay komutanlığı kadrosu için başvuruda bulundum. Haber bekliyorum. Uzay komutanım liderim Alper Gezeravcı’nın önderliğinde aya yumuşak iniş yapmaya hazırlanacağım.
Sonuçta 55 milyon dolarlık adam kendisi.
Aldığım içerden bilgilere göre zaten uzay gemimizin inşasına başlanmış. Fotonları çarpıştıra çarpıştıra ışık hızını geçme çalışmaları şu an Konya Uzay ve Bilim Merkezinde gerçekleştiriliyor.
Öyle böyle değil hazırlan Kaptan Kirk, Türkiye Yüzyılı geliyor. Gerçi Kaptan Kirk’ü bilen de kalmadı neredeyse ama olsun.
Sanırım Türkiye yüzyılı geliyor diye oldukça sesli bağırdım. Bulunduğum ortamda ne kadar emekli varsa sopayla kovalamaya kalktı. O değil teyze yaşından başından utan, o bastonu nasıl fırlattın kafama.
Emekli yılı ilan edildi diye insan bu kadar şımarmaz ki, koskoca 2024 yılı emekli yılı oldu daha ne istiyorsunuz.
Hem ne güzel emekli aylıklarına TÜİK enflasyonu oranında zam aldınız. İyileştirme olmamış olabilir ama ülke sıkışık durumda kamunun tasarruf edemediğini görüyorsunuz. Hepimiz aynı gemideyiz sonuçta birilerinin tasarruf etmesi lazım.
Evet, doğru en düşük emekli aylığı ile kiralık ev bulmak bile hayal oldu ama emekliler için KYK yurtlarında tatil bedava. Bundan sonrasını tatil gibi geçir.
Yahu huzurevlerine yapılan zam çok önemli değil, tamamen duygusal bir patlama oldu %30 olacaktı, zam yanlış anlaşılmış bir sıfır fazladan konuldu. Yapanın eli kaymış %300 oldu.
Bunlar hep geçici şeyler. Şu 2024’ü bir atlatalım. Faiz bir insin. Bak 2025’te ne sürprizler bizi bekliyor. 2024 emekli yılı. 2025 alayımızın yılı olacak.
Ülkede üretim o kadar fazla dayak yedi ki, ayağa kalkacak gücü bankalardan da bulamıyor. Kredi ile dönecek yeri olmayan firmalarda sürekli içe kapanma var. İşsizliğin ileride başımıza daha büyük sorun olarak döneceği gerçeğini göremiyorsak sanayinin çarklarının daha da kitleneceğinin farkında değiliz. Firmaların krediye ulaşmasını zorlaştırmak enflasyon ile mücadele de tek yapılacak şey mi?
Sektör sektör dinliyoruz sanayi şehri Bursa’da. Tekstil sektörü çizgi üzerinde. Otomotiv deseniz anlatılmayan bir daralma var. Ki bu durumu pazarın rakamlarında da görebiliyorsunuz. Bir TOGG’umuz vardı. Onun da sesi soluğu kesildi. Muhtemeldir yeni gelen Çin firmalarına satarlar yakında.
Yedek parça üreticileri de Çin ile rekabet edemiyor. Hatta genel pazarları içinde yer alan Ortadoğu ülkelerinde bile artık maliyetler nedeniyle Çin’e eziliyorlar.
Kendi görüşüme ters bir şey söyleyeceğim. Faizin indirilmesi gerekiyor gerçekten. Ama bu indirimin zamanı yanlış veriler ile olursa şemsiye açılır. Sonra çıkmaz.
Sizin bu yazıyı okuduğunuz hafta ABD’de faiz indirimi gerçekleşti. 25 olacağı beklenirken 50 baz puan ile beklentinin üzerine çıktı. Yıl sonuna kadar ise 100 puanı toplayacak gibi duruyor. Avrupa’nın da onu izleyeceği tahmin ediliyor. Küresel de büyük çöküş öncesi son dansı izliyoruz. O çöküş başladığında duracağımız yer o kadar önemli ki.
Ve biz neredeyiz?
Ya da bahsedilen o çöküş dönemine nasıl giriyoruz. Sanayimiz hazır, hizmet sektörü coşuyor. Turizm desen para oluk oluk. Tarımı ne siz sorun ne ben anlatayım, tarlada ürün coşuyor. Çiftçinin gözünde mutluluk göz yaşları.
Kaldı mı Türkiye yüzyılına hazırlanmayanınız?
Laann o da mı ekonomistmiş…
Emre Balıca