Borsa
Kıbrıs İktisat Bankası Sabah RAPORU: Merkez Bankaları kararları ve devasa bilançolar öncesinde piyasalarda bekle-gör stratejisi hâkim
Bu hafta gözler FED kararı kadar Japonya (BoJ) ve İngiltere Merkez Bankalarının (BoE) da kararlarını takip edecek. BoJ'un büyük tahvil alımını azaltma planlarını detaylandırması ve bir sonraki faiz artırımının zamanlamasını yarın tartışacağını ve on yıldır süren devasa parasal teşviki istikrarlı bir şekilde gevşetme kararlılığının sinyalini vermesi bekliyoruz.
Türk mali piyasaları geçen haftayı sakin, ABD borsaları ise teknoloji şirketlerinin önderliğinde ve kâr satışlarının gölgesinde satıcılı bir seyir izleyerek tamamlamıştı. Yeni haftanın ilk işlem gününde ise havanın temkinli bir seyirle tamamlandığını not edelim. ABD’nin Nasdaq endeksi zirve seviyesinin yaklaşık %7 altında işlem görmeye devam ederken, yatırımcıların ise bu hafta açıklanacak önemli kararlar ve veriler öncesinde bekle ve gör stratejisine geçti.
Yarın sonuçlanacak olağan Temmuz ayı FED toplantısında her ne kadar faiz oranlarının sabit tutulacağına kesin gözüyle bakılsa da, piyasa aktörleri, FED’in bir sonraki toplantıya yönelik faiz indirim sinyali vermesini bekliyorlar. Bu sabah itibariyle, 18 Eylül tarihinde düzenlenecek olağan FED FOMC toplantısından gelmesi beklenen 25 baz puan faiz indirimine %100 ihtimal tanınırken, gözler, her ayın ilk Cuması ABD ekonomisinin sağlığı açısından en önemli ipuçlarını verdiğine inanılan tarım dışı istihdam raporunda olacak. Özellikle FED’in istihdam riskine dikkat çekmesi ardından veri daha da önemle takip edilecek.
FED toplantısı ve istihdam raporu kadar, piyasalar büyük teknoloji şirket finansallarını da büyük bir dikkatle bekliyorlar. Yapay zekâ (AI) liderliğindeki hisse senedi yükselişinin büyüme için yeterli alana sahip olup olmadığını ölçmek adına bugünden itibaren Microsoft, Meta, Apple ve Amazon kazançları analiz edilecek.
Tesla, Morgan Stanley’in elektrikli araç üreticisinin hisselerini “en çok tercih edilen” ABD otomobilleri listesine eklemesinin ardından geceyi %5,5 artışla tamamlarken, ABD borsaları seans başında elde ettikleri kazanımları koruyamayacak geceyi önemli bir değişim kaydetmeden tamamladı. Dün önemli bir piyasa hareketine sahne olan bitcoin de tıpkı ABD borsalarının performansına benzer bir eğilim kaydetti. Cumhuriyetçi başkan adayı Trump, hafta sonu Nashville’de düzenlenen Bitcoin Konferansı’nda, Kasım ayındaki seçimlerin ardından Beyaz Saray’a dönmesi halinde ABD’yi “gezegenin kripto başkenti ve Bitcoin süper gücü” yapma sözü verdi. Yaklaşık 175 milyon insanın Bitcoin ve kripto para birimiyle ilgilendiğine işaret eden Trump, ABD Başkanı Biden yönetimini kripto para birimine ilişkin düzenlemeleri nedeniyle eleştirirken, göreve geldiği ilk gün Gary Gensler’i (ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonunun (SEC) Başkanı) kovacağını açıkladı. Trump ve ekibinin güçlü ABD Doları temasından rahatsız olduklarını her fırsatta dile getirdiklerini görüyoruz. Trump döneminde ABD Dolarının daha zayıf bir performans sergileyeceğini düşünmeye devam ediyoruz.
Trump’ın kripto yanlısı konuşmasının ardından Bitcoin neredeyse 7 hafta sonra ilk kez 70bin dolar seviyesini yeniden test etse de, kazanımlarını koruyamarayarak 67 bin dolar seviyesine çekildi. Bitcoin’in asıl yükselişinin 71 bin dolar seviyesinin üzerinde kapanışla gerçekleşeceğini, öncesindeki ‘gürültüye’ ise pek de aldırış etmeyeceğimizi bir kez daha not edelim.
Altın ve gümüşün ise keyifsiz seyirlerini şimdilik korumaya devam ettiklerini izliyoruz. Altının ons fiyatı 2,385 dolar seviyelerinde salınırken, teknik bir bakış açısıyla, altında haftanın yine 2,360 dolar üzerinde kapanmasını yukarı yönlü isteğin korunması için önemli görüyoruz. Brent cinsi ham petrol varil fiyatı yaklaşık 4 haftadır gerileyerek 80 doların altına düştü. Ortadoğu’da tansiyon artarken petrol fiyatlarının gerilemesini küresel talepte yaşanan düşüşe bağlıyoruz.
Türkiye cephesinde ise dün hisse senetlerinin günü iyimser bir şekilde tamamlayamadığını gördük. Asya borsalarının haftanın ilk işlem gününe iyimser başladığı, gösterge endeks Tokyo borsasının %2 yükseldiği dünkü günde, Borsa İstanbul günü %1,5 düşüşle tamamlarken, bankacılık endeksi ise %0,8 geriledi. İyimser havanın Türkiye cephesine pek de yansımamasını İsrail – Türkiye ilişkilerinde yaşanan bozulmaya ve karşılıklı açıklamalara bağlıyoruz. Haber akışında, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki saldırıları ve işgaline sert tepki göstererek hafta sonu Rize’de “Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok” demesinin üzerine, İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Erdoğan’ın sözlerine Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin benzetmesiyle yanıt vermesi tansiyonu artırdı.
Borsa cephesine daha çok yansıyan karşılıklı açıklamaların alternatif piyasaları pek de etkilemediğini not edelim. Yabancı indinde 5 yıl vadeli CDS risk primi hafifçe yükselişle 257 baz puandan 260 baz puana gelirken, USDTRY kuru da 33,00 – 33,05 bandında salınmaya devam etti. Türk Lirası’nın kabaca aylık %4 civarında getirisinin lehte bir durum sergilemeye devam ettiğini ve bu durumun yılın son çeyreğine kadar devam edebileceğini düşünmeye devam ediyoruz. TCMB’nin Cuma günü net yabancı para pozisyonunu 750 milyon dolar daha iyileşerek artı 17 milyar dolar seviyesine yaklaştığını da not edelim.
Bu hafta gözler FED kararı kadar Japonya (BoJ) ve İngiltere Merkez Bankalarının (BoE) da kararlarını takip edecek. BoJ’un büyük tahvil alımını azaltma planlarını detaylandırması ve bir sonraki faiz artırımının zamanlamasını yarın tartışacağını ve on yıldır süren devasa parasal teşviki istikrarlı bir şekilde gevşetme kararlılığının sinyalini vermesi bekliyoruz.
BoE’nin ise Perşembe günü sonuçlanacak olağan toplantısında, politika faizini %5,25 seviyesinden 25 baz puan indirmesine %60 olasılık tanınıyor. YEN, dolar başına toplantı öncesinde geçen haftalarda elde ettiği kazanımları büyük ölçüde koruyarak 154 seviyesinin dibinde işlem görürken, GBPUSD paritesi ise, geçen hafta piyasa modunun bir nebze de olsun teknoloji hisselerinde görülen kâr satışları ile bozulması ardından son 1 yılın zirvesi olan 1,30 seviyesinden 1,2850 seviyelerine gerilediğini not edelim.
Venezuela hafta sonu düzenlenen seçimlerde, her iki tarafın da zafer ilan ettiğini gördük! Resmî sonuçlara göre, mevcut başkan Maduro oyların %51’ini alarak kazanırken, bağımsız çıkış anketleri ise muhalefetin ezici bir zafer kazandığını gösteriyor. ABD, Brezilya ve diğer ülkeler sayımda şeffaflık çağrısında bulunurken, ABD Venezuela’yı seçim manipülasyonu ile suçladı, yaptırımlara kapıyı açık bıraktı. Silahlı grupların sandıkları çaldığı yönünde görüntüler seçimin şaibeli hâle geldiğin gösterdi. Arjantin, Paraguay, Kosta Rika, Ekvator, Guatemala ve Peru sonucu tanımadı. Muhalefet lideri Maria Corina Machado, seçim ardından dün yaptığı konuşmasında, muhalefetin Pazar günkü seçimlerde oyların %73,2’sine sahip olduğunu söylerken, Venezuela sokakları karışmaya başladı. Finansal piyasaların gözlüğünden bakılırsa, muhalefetin ezici bir üstünlük elde etmesine paralel Venezuela devlet tahvillerinin fiyatları yükselirken, olabilecek bir rejim değişikliği ihtimalinin azaltmış olması, piyasaların sabrının kısa vadede yeniden değişmesine neden olabileceğini düşünüyoruz.
Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında satıcılı bir seyrin hâkim olduğunu görüyoruz. Kore ve Hong Kong borsaları %1’in üzerinde kayıpla işlem görürken, gösterge endeks Tokyo borsası %0,7 geriledi. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de satıcılı bir seyrin görüldüğünü not edelim. Merkez Bankası kararları ve devasa şirketlerin bilanço verileri öncesinde piyasaların temkinli, bir miktar da olsun satıcılı bir seyir izlediklerini not edelim.
Emre Değirmencioğlu (@emredegirmenci5), Grup Müdürü, Hazine Bölümü