Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Belediyeler, borçlar ve zeytinyağı hamlesi…’
25 Temmuz 2024Emeklilere neden para verilmiyormuş biliyor musunuz? Çünkü yerel yönetimlerin SGK’ya borçları var. Bundan sonra borcu olan belediyelerin gelirlerine el konulacak. Kaynakları başka yerde kullanmalarının önüne geçilecek.
Kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi? Ama aklıma takılan birkaç soru var. Mesela belediyelerin kaynaklarını kaydırdıkları başka yer neresi? Tarikatlar ya da cemaatler mi? Tam olarak ne yaptığını bilmediğimiz vakıflar mı?
Yoksa futbol kulüpleri mi, medya kuruluşları mı? Yanlış anlaşılmasın beyin fırtınası yapıyorum. Şayet kaynaklar halkın hizmetine kullanılıyorsa, bu durum adreslendirilirken başka yer olarak nitelendirilemez.
AKP Genel Başkanı sanırım kendi kullandığı kaynağın da, yerel yönetimlerin kullandıklarının da aynı kesime ait olduğunu unuttu. Günün sonunda yerel yönetim hizmetlerinin dışında, karnını doyuramayan insanlara ulaşılabilecek lokantalar açmak ya da öğrencilere burs aktarılması veya çiftçiye ücretsiz fidan verilmesi gibi girişimler başka yere kaynak aktarmak olarak nitelendirilemez.
Para, sahibine veriliyor. Bunu belli bir planlama ve hesap verebilirlik içinde şeffafça yapıyorlarsa sıkıntı yok. Şüphesiz SGK’ya olan yükümlülüklerini de yerine getirmek durumundalar.
Fakat tahakkuk / tahsilât oranlarına baktığınızda sanırım bu kadar kısa sürede birikmiş alacaklardan söz etmiyoruz. Peki burada kriter ne? Belediyeyi bizim parti yönetiyorsa başka, başka parti yönetiyorsa başka mı tavır takınılacak?
Mesela halen biz Çiller’in arazisinden medyaya yapılan aktarımlara kadar, kaynakların başka yere kaydırılmasının ya dinazorun sorumlularını göremedik. Ortada ödenmeyen borç yığını varsa da, bunu 20 yıldan fazla belediyeleri yönetenlere sorarak işe başlamak gerekmiyor mu?
AKP Genel Başkanı konuşmasında demiş ki: Öyle 25 kuruşa simit yok. Tam da bunu söylüyoruz zaten. 25 kuruşa simit kalmadı. Belirlenen resmi fiyat 10 TL. Hatta bu rakamın yere, semte göre 15 TL’ye kadar çıktığını biliyoruz.
Sanıyorum 25 kuruşa simit satılmayalı yıllar oldu. İnsanların yaşadıkları fakirliğin nedeni de tam bu. Demek ki emeklinin 10 ya da 12 bin 500 TL ile rahatça geçinebileceğini düşünenler, simidin halen ucuz bir yiyecek olduğunu düşünüyor olmalı. Yoksa bu tavrın akılla bağdaşan bir yanı kalmadı.
Teşbihte hata olmazmış, sanırım ne demek istediğim çok net anlaşıldı. Şayet ortada bir kaynak kullanımı varsa, biz de vatandaş olarak sürekli açık veren merkezi yönetimin parasına el koyalım ve toplanan paralarla da insanları daha yaşanabilir seviyeye çekelim.
Ama gerçekten ortada bir batık varsa da, bunun sorumlularını, başka yere kaynak aktarıp aktarmadığından başlayarak mercek altına alalım. Neresinden tutarsanız tutun, iş elinizde kalıyor. Ama en azından kendi eserinize sahip çıkın da, müsebbibini bir de zeytinyağı gibi üstten toplamayalım.