Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Program ve sıcak para…’
7 Temmuz 2024Türkiye ekonomisinde yaşanan sorunların çözümü var mı? Genellikle bizi gören ya da yayında takip eden insanlar bunu soruyor. Öncelikle şu çok net bir gerçek: Eğer bir sorun varsa, çözümü de vardır.
Fakat buna ulaşmanız için ön bir şart var. Sorunu kabul etmek. Türkiye hamaset ya da rakam yağmuru gölgesinde kendini kandırmaya devam ederken, problemlerin ağırlaştığının ve faturanın kabardığının farkında değil.
Ne yazık ki bunun yorumlaması da, bir inatlaşmaya dönmüş vaziyette ve kimsenin inanmadığı rakamlar da şahit gösterilerek, meseleler küçümseniyor. Ne kimsenin gerçekten geçim sıkıntısı yaşadığına inanıyorlar ne de reel sektörün maliyetleriyle baş edemediği gerçeğine.
Dikkatinizi çekerim, önümüzdeki sene kapımıza gelecek sınırda karbon vergisi, sürdürülebilirlik, akıllı fabrikalar gerçeği, verimlilik, finansın kumarhaneden çıkarılarak gerçekten nokta atışı işlere yatırılması gerektiği konularına gelemiyoruz bile.
Herkesin dilinde ama salt hamasetten öteye gidemiyor. İnovasyon dile getirilen ülkede konkordato fırtınası esiyor lakin kimsenin umurunda değil. Tek bir sektörle başlayıp, diğer sektörlere de sıçrayan, sorun büyüdükçe içeri kötü niyetlilerin de dahil olduğu ve ödemeler zincirini tamamen kırıp, büyük bir krize neden olma riski taşıyan konu, ekonomi yönetiminin söylemlerine bile uğramıyor.
Tekrar sorunu kabullenmeme meselesine dönersek… Yine havada, uçakta seçilmiş medya mensuplarına yapılan açıklamalarla tek kale maç oynandığına şahit olduk. Enflasyonun düşmesine dair bir takım söylemlerin ötesinde, ya inanarak ya da inanılmasa da itiraz edecek kimse olmadığını bilmenin rahatlığıyla bazı söylemler geliştirildi.
Bir kulp takma vurgusu içerisinde, programda, para gelişinden bahsedildi. Erdoğan’ın dile getirdiği bu sözlerde “Programımız çalışıyor. Başlangıçta program yok dediler, sonra bu program çalışmaz dediler, sonra para geliyor ama bu sıcak para dediler. Sürekli bir kulp, bir hata üzerinde yoğunlaşıyorlar” demesi çok ilginçti.
Bu kulp takma tabiri, ekonomide yeni bir açılım mı bilemiyorum ama, başta bunları kim söyleyip de döndüyse, ekonomi bilgisinin tartışmalı olduğu açık. Çünkü halen Türkiye’de bir ekonomi programı yok.
Bir temenniler manzumesini, kimsenin inanmadığı rakamlarla inandırmaya çalışıp, sonra da gelen vur kaç parasını yabancı yatırım diye göstererek, yarın ağırlaşarak önümüze çıkacak bir uygulamayı finanse etmek düşüncesi varsa, durum kötü.
Hemen hatırlatalım. Bugün Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yakındığı kur korumalı mevduatın hayata geçtiği günlerde de benzer şeyler söylenmişti. Bugün geldiğimiz noktada hem faturası ödüyoruz, hem de ekonomiyi patlatmadan çıkmanın yollarını arıyoruz.
Bu seferki yaklaşımın da ondan farkı yok. Şayet matematiğe inanmıyorsanız, sokakla bağınız kopmuşsa, kimsenin inanmadığı rakamlar ve kimseye faydası olmayan sıcak parayla sadece önünüze yeni bir fatura gelir. Hem de eskisinden daha ağır olarak.
Tüm Yazarlar
