Kıbrıs İktisat Bankası:  Kredi notu yükselebilir, bazı fonlar yatırım için Gri Listen’den çıkmamızı bekliyor

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in yaklaşık bir yıl önce göreve başlaması ve Türkiye’nin rasyonel zemine dönme dışında başka bir alternatifi kalmamıştır söylemi ardından başlayan düzelme ve normalleşme döneminin korunduğunu görüyoruz. Şöyle ki, dolarizasyonun önemli bir göstergesi olan Kur Korumalı Mevduat (KKM) ver DTH’ın toplam mevduat içinde payı %72 seviyesinden %51’e kadar gerileyerek son dört yılın en düşük seviyesini gördü. Yerel seçimler öncesi eksi 75 milyar dolar seviyesine kadar kötüleşen TCMB’nin swap ve kamu dövizleri hâriç net yabancı para pozisyonu son verilere göre 1,7 milyar dolar iyileşme kaydederek artı 2,6 milyar dolar düzeyine kadar geldi.

Dile kolay son 49 iş gününde TCMB 76 milyar dolar rezerv biriktirirken, TL’ye olan güven de kademeli olarak iyileşiyor. Gelişmelere kayıtsız kalmayan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından not artırımlarının devamı beklenirken, Türkiye’ye yatırım yapmak için kenarda duran yabancı fonların da Haziran sonu Türkiye’nin gri listeden çıkmasını beklediklerini hazır yeri gelmişken not edelim.

USDTRY kuru uzun bayram tatili öncesinde Perşembe günü valörlü işlemlerde -yüksek faiz farkı nedeniyle- 32,70 seviyelerini test etmesi ardından dün 32,50 seviyelerinde denge buldu. Birkaç gün bozuk seyreden küresel risk iştahı, yapay zekânın (AI) poster çocuğu Nvidia’nin soluksuz ve amansız koşusu ile yerini temkinli iyimserliğe terk etti. Nvidia, hafta ortası 3,3 trilyon dolar piyasa değerine yükselerek dünyanın en değerli şirketi ünvanını Microsoft’un elinden aldı. Şirketin piyasa değerinin birkaç yıl önce 100 milyar dolar civarında olduğunu not edelim. AI sürecine şapka çıkarırken, finansal çılgınlığı da göz ardı etmemek gerektiğini düşünüyoruz…

Dünyanın parasal sistemi ya da dünyanın rezerv parası dolar üzerine kurulsa da, bayram tatilinde okuduğumuz Financial Times’ın (FT) güncel analizini bir kez daha bültenimize taşımak istiyoruz. Merkez bankaları altın alıyor ve almaya devam edecekler başlıklı yazısında, Dünya Altın Konseyi’nin anketine yer vererek, merkez bankalarının %69’unun önümüzdeki beş yıl içinde altının küresel rezervlerde daha yüksek bir paya sahip olacağını düşünüyor. Bu oran, önceki yıllara göre ciddi bir şekilde artış göstermiş: 2022’de %46, geçen yıl %62. Merkez bankaları, altın varlıklarını artırma eğilimine devam ederken, önümüzdeki on iki ay içinde altın almayı planlayan bankaların oranı %81’e yükselmiş (geçen yıl %71).

Faiz oranları, enflasyon endişeleri ve jeopolitik istikrarsızlık gibi faktörler, merkez bankalarının rezerv yönetim kararlarını etkileyen başlıca unsurlar arasında yer alırken, IMF verilerine göre, doların küresel döviz rezervlerindeki payı 2000 yılında %70’den 2023 yılında %55 kadar geriledi. Sonuç olarak, merkez bankaları altının rezervlerdeki payını artırmayı planlarken, ABD dolarının payının azalacağı düşünülüyor.

Bu bağlamda, doların ‘fiat para’ dünyasında henüz bir alternatif yokken, başta altın, sonra Bitcoin ve belki de devamında gümüş (kalbiniz sağlam ise) portföylerde ve bireysel emeklilik çeşitlendirmesinde fiziki enstrümanlar olarak yer alması gerektiğini düşünüyoruz. Konut yatırımını da bu bağlamda ele alan yatırımcılar olduğunu ve pek de haksız olmadıklarını itiraf etmem gerekiyor. Altının ons fiyatı bu bağlamda hafif bir yükselişle 2,330 dolar seviyesine gelirken, gümüşse sabah yeniden 30 dolar seviyesinin üzerine toparladı. Teknik mânâda altında aşağıda 2,290, gümüşte ise 28,90 dolar seviyeleri zarar kes olarak kullanabilir.

Hafta ortası İngiltere’de açıklanan Mayıs ayı enflasyon verilerinin yaklaşık üç yıl aradan sonra ilk kez merkez bankasının %2 hedefine döndüğünü gösterdi. İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) olağan faiz toplantısının bugün gerçekleşeceğini lâkin gelecek ay yapılacak seçimler öncesinde faiz indiriminin mümkün olmadığını düşünüyoruz. Ağustos ayına yönelik faiz indirimine vadeli piyasa kontratları sadece %30 ihtimal tanırken, ilk hamlenin Eylül veya Kasım ayında yapılmasının daha olası olduğunu düşünüyoruz. Piyasalar bu yıl BoE’nın toplam 43 baz puanlık faiz indirimi fiyatlıyor. Olumlu enflasyon verisine paralel kraliyet aslanının dolar karşısında 1,27 seviyelerinde sakin seyrini devam ettirdiğini görüyoruz.

ABD birimini altı rakibe karşı ölçen dolar endeksi DXY pek de değişmeyerek 105,20’li seviyelerde salınmaya devam ederken, Japon Yeni, Japonya ile ABD arasındaki faiz oranlarındaki büyük farkın para birimi üzerinde baskı yaratması nedeniyle bu sabah dolar başına 158,10 seviyesine kadar zayıfladı. Yen bu yıl dolar karşısında %10’un üzerinde değer kaybetti.

Asya borsaları bu sabah son iki yılın en yüksek seviyesine yakın seyrederken, yatırımcılar, BoE’nin yanı sıra, küresel faiz görünümüne yön vermek için Perşembe günü İsviçre ve Norveç’ten gelecek merkez bankalarının kararlarını da takip etmeye başladı. Mali piyasaların gündeminde bugün Türkiye cephesinde tüketici güven endeksi, dışarıda ise ABD’de yeni konut inşaatları, Philadelphia FED endeksi takip edilebilir.

Emre Değirmencioğlu (@emredegirmenci5), Grup Müdürü, Hazine Bölümü