ArsaVev/Öztürk: “820 konutluk Fenerbahçe Tower projesini yakında satışa başlayacağız”

Türkiye’nin en ilginç gayrimenkul pazarlama şirketlerinden ArsaVev, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün İstanbul ve diğer bölgelerdeki gayrimenkullerinin değerlendirilmesi için yoğun bir çalışma sürdürüyor. Ekonomim’den Sadi Özdemir’in haberine göre, ArsaVev Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Öztürk ile bir gayrimenkul şirketinden çok ‘startup’ merkezine benzeyen ofisinde buluştuk.

Öztürk, Fenerbahçe ile gayrimenkul projeleri için partnerlik anlaşması yaptıklarını belirterek, yakında satışına başlamayı planladıkları büyük bir projeden bahsediyor. Öztürk, “Ataşehir Kayışdağı mevkiinde 820 konutluk Fenerbahçe Tower projesi üzerinde çalışıyoruz. Foça’da da yine çok kazandıracak bir projenin satışını yapıyoruz” diyor. Kendisine spor kulüplerimizin mali zorlukları için gayrimenkul çözümlerinin önemli katkı sağlayacağını hatırlatıyorum. Öztürk şöyle devam ediyor: “Kulüplerimizin sadık taraftarları var. Ben Fenerbahçeliyim ve kulübümüzün yönetimine öneride bulundum. ‘Birlikte kulübün gayrimenkullerini Fenerbahçe’ye maksimum kazanç sağlayacak şekilde değerlendirelim’ dedim. Kabul gördü ve yoğun çalıştık, projeler ortaya çıkmaya başladı. Diğer kulüpler de benzer çalışmalar yapıyor. Ancak bu konuda biz daha büyük işler yapacağız, iddialıyız.”

Bülent Öztürk’e, çok genç bir şirket olan ArsaVev’in öyküsünü soruyorum. Çok ilginç bir hikaye çıkıyor. 2016’dan itibaren arsa ağırlıklı gayrimenkul pazarlaması ve satışına odaklanmış bir girişimci olarak şöyle başlıyor anlatmaya:

“Kayseriliyim, TED Koleji ve sonra Makine Mühendisliği okudum. 2000 yılından 2016 yılına kadar çok büyük bir sigorta şirketinde çalıştım, genel müdür yardımcılığına kadar yükseldim. Sonra çalıştığım o firma battı, Türkiye bölümünü başka firma aldı. Bir süre sonra da eski çalışanlarla yolları ayırma kararı verdiler, bizi kapı dışarı ettiler. O günlerde çok üzgün ve öfkeliydim, kariyerim sıfırlanmıştı. Ancak 500 bin dolar gibi yüklüce bir tazminat ödemesi yapmışlardı. ‘Ne yapayım’ diye düşünürken, ‘gayrimenkul sektörünün satışta zorlanmaya başladığını’ ve bunun için çok reklam verdiklerini gördüm. ByDoping uygulamasını geliştirerek girişimciliğe adım attım. İnşaat sektörünün devleri ve aracılar geldi, kısa sürede üye sayısı arttı, herkes için ‘kazan kazan’ oldu. Büyük bir gayrimenkul firmasının patronu ‘gel bu satış kanalı sadece bize çalışsın’ dedi, kabul etmedim ama 2018’de kur atağı ile sektörde satışlar iyice durmuştu. O teklifi kabul ettim. “Böyle bir ortamda gayrimenkulde daha uygun fiyatlı ürünler olmalı” dedim. Ürün olarak ‘arsa satışı ve konut takasını’ önerdim. Vatandaşın ikinci el konutu ile yeni konutu takas yapmak çözüm oldu. Ardından büyükçe arsa alıp onu vatandaşa senetle satarak tapu sahibi yapmaya yöneldik. İlk büyük arsa satışımızı Kırşehir’de yaptık. Kırşehir, Nevşehir, Yozgat, Kayseri eşrafının gurbetçilikten dolayı dövizi boldur. Hirfanlı’da 2,5 milyon metrekarelik arsayı 3 bin adet imarlı parsel olarak, yüzde 20-30 peşinat ve 48 ay vadeli olarak 1,5 yılda sattık. O gayrimenkul firmasının ‘arsa şirketi’ olarak büyük satışlar yapmaya yöneldik. Kaz Dağları, Sakarya, Ayvalık derken birlikte 13 bin parsel arsa sattık. Bu ortaklık 3 yıl sürdü ve 2022 Ekim ayında ayrıldık. Nisan 2023’te ArsaVev’i kurdum. Yaptığımız araştırmaya göre vatandaşımızın yüzde 80’i arsa yatırımını çok karlı buluyor ama arsadaki belirsizlikler nedeniyle almıyordu. Biz de ‘bütün bilinmeyenleri netleştirilmiş arsa üretirsek çok iyi satarız’ diye düşündük. Üzerine neyi, ne kadar yapabilir, yapmak isterse kendisi ya da bölgedeki inşaat partnerimiz yapabilir. Son 1 yılda 50 milyon dolarlık satış yaptık. 2024 hedefimiz 200 milyon dolarlık satış, 5 milyar liralık arsa stokumuz hazır. 8 noktada arsamız var, 5 noktada da yakında geliyor. Tamamı imarlı arsalar satıyoruz.”

ArsaVev Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Öztürk, 2020 başından beri pandemi, savaşlar, küresel yüksek enflasyon ve bizdeki depremlerin etkisiyle vatandaşın konuta erişiminin neredeyse imkansız hale geldiğini belirtiyor. Bu nedenle de ‘konut üretim modelinde’ yeni açılımlara ihtiyaç olduğunu anlatıyor. Öztürk, “Bütün bunların üzerine kredi yok, olsa da faizler çok yüksek. O zaman vatandaşımızı önce doğru fiyatla arsa aşamasında ‘kat karşılığı tapusu’ sahibi yapmalıyız. Sonra da üzerine konut inşaatı için ödeme yapar. Eğer bir arsada vatandaş ‘iki konutluk kat karşılığı tapusu’ almışsa inşaata ödeme yapmaktan da kurtulur” diyor. Kat karşılığı tapu meselesinin kentsel dönüşüm için de çözüm olabileceğini söylüyorum ve aynı fikirde buluşuyoruz. Öztürk, “Evet, kentsel dönüşümde imzaların önündeki en önemli engel, fazla talep ve güvensizlik. Bunu ortadan kaldıracak her formül kentsel dönüşümün hızlanmasını da sağlar” diyor.

patronlardunyasi.com