Ekonomi
EBRD başekonomisti, ekonomi yönetiminin attığı adımlarda ‘olumlu’ sonuçlar gördü
EBRD Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, Türkiye’nin son dönemde genel kabul gören istikrar sağlayıcı normalleşme (ortodoks) adımlarının, ekonomi üzerindeki olumlu sonuçlarının görülmeye başlandığını ifade etti...
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, Türkiye’nin son dönemde genel kabul gören istikrar sağlayıcı normalleşme (ortodoks) adımlarının, ekonomi üzerindeki olumlu sonuçlarının görülmeye başlandığını ifade etti.
İktidar, uyarılara rağmen düşük faiz politikasında ısrar edince ekonomi krize girmiş, işleri toparlaması için Mehmet Şimşek ve Gaye Erkan gibi ‘piyasanın sevdiği’ isimler göreve getirilmişti. Yeni yönetimin ekonomi politikalarını ‘normalleştirmesi’ ve Merkez Bankası’nın da faiz artırması bekleniyordu.
Bu istikamette 24 Ağustos’taki son faiz kararındaysa oran 750 baz puan artırılarak yüzde 25’e çıkarılmış; çoğu ekonomist bu kararı doğru bulmuştu. Açıklanan orta vadeli program (OVP) da bazı ekonomistlerce diğerlerine nispeten daha ‘akılcı’ bulundu. Ancak birçok ekonomist bu programın sabit, düşük gelirli yurttaşı zorlayacağının da altını çizdi.
EBRD’nin değerlendirmesi
İktidarın son dönemdeki ekonomi politikasını değerlendiren Kelly de ‘pozitif’ açıklamalar yaptı.
Türkiye ekonomisinde mevcut politika istikametinin sürdürülmesinin ilerleyen dönemde birçok alana pozitif sonuçları olacağını kaydeden Kelly, şunları söyledi:
* Türkiye’nin Ortodoks para politikalarına geçiş vaadi ve bu vaadin; art arda önemli faiz artırımları, likidite ve kredinin sıkılaştırılması yoluyla yerine getirilmesi yatırımcıların onayını almıştır. Bu onay (Türkiye’ye olan); sermaye girişindeki artış, kredi risk primi (CDS) ve devlet tahvili getirilerindeki düşüş ile ortaya konulmuştur.
* Eğer bu yeni yaklaşım sürdürülürse Merkez Bankası’nın kredibilitesi artacak, enflasyon beklentileri daha fazla sabitlenecektir. Bu gelişmeler, orta vadede enflasyonun düşürülmesine yardımcı olacak ve Merkez Bankası’nın rezervlerinin yeniden artırılmasını sağlayacaktır ki bu zaten halihazırda gerçekleşmeye başlamış bir şey.
* Mayıs ayında yayınlanan son tahminimiz, Türkiye’nin yüzde 2,5 oranında büyümesi yönündeydi. Bu tahmini yaklaşık 1 puan yükselteceğimizi tahmin ediyorum.
* 20 yıl önce finans sektöründe yapılan reformlar; zaman testine karşı dayanmış, sağlam bir bankacılık sektörünün ortaya çıkmasını sağlamıştır. Emsallerine kıyasla düşük kamu borcu seviyesi olan Türkiye’nin mali durumu güçlüdür.
diken.com