Sosyal Medya

FÖŞ yazdı: Fed artık tatile çıkabilir mi?

15 Haziran 2023

Perşembe günü AMB bir kez daha 25 baz puan faiz artırırken, daha enflasyonla savaşın kazanılmadığı uyarısını yaptı.  AMB’nin 2023-2024 tahminleri enflasyonun %2 hedefine yakınsamasının 2025 yılını bulabileceği işaret ediyor. Bazı uzmanlar gittikçe ivme kaybeden  Euro-bölgesi ekonomisine bakarak, AMB’nın daha fazla faiz artıramayacağını iddia ediyor, katılmıyorum.  Nihai politika faiz %4.25-4.50 arasında oluşabilir.

Atlantik Okyanusu’nun öte yanında Fed “mola verdi”.  Yani, parasal sıkılaşmayı sonlandıracağını çıtlatmadan faiz artırımını pas geçti. Fed guvernörlerinin bireysel tahminleri parasal sıkılaşma sona erinceye kadar en az 50 baz puan faiz artırımına işaret etti. Avrupa’da olduğu gibi ABD’de ekonominin gittikçe soğuduğu ve kredi pazarının teklediğini gören uzmanlar Fed’in daha fazla faiz artıramayacağını iddia ediyor. Nasıl yani, ABD’de parasal sıkılaşma bitti mi?  Fed artık uzun ve yorucu bir faiz artırma maratonu sonrası terini silip tatile çıkabilir mi?

Fed’in en önemli mesajının altını çizeyim:  Para politikasının ekonomik aktivite üzerinde tam etkisini göstermesi zaman alır, ve bu zaman aralığı da koşullara göre değişir.  500 baz puan artırdıktan  sonra bir nefes alıp, binaların faiz artırımına dayanıklı olup olmadığını bir elden geçirmekte fayda var. Ek olarak, orta ve küçük ölçekli bankalar mevduat toplamakta ve dolayısıyla kredi vermekte zorlanıyor.  Banka iflaslarından kaynaklanan bu şokun boyutlarını da ölçmek gerekecek. Son olarak da dünya ekonomisi gayet hızlı büyüyor, fakat Dünya Bankası ve OECD gibi uzman kuruluşlar yıl sonuna doğru yavaşlamanın kaçınılmaz olduğu görüşünde. ABD de Çin, Japonya ve Euro-bölgesi gibi global talep koşullarından olumsuz etkilenebilir.

 

Fed’in artık uzun bir tatile çıkmasını savunanların en önemli gerekçelerinden biri de, nadas yangını gibi ekonomileri dipten kemiren borç darboğazı.   QE döneminde çok hızlı borçlanan ABD firmaları şimdi finansman gereksinimlerini yenilemekte zorlanıyor,  faiz giderlerinin nakit akımı içinde payı artıyor.  Fed, enflasyon-istihdam dengesi kadar finansal istikrara da  önem vermek zorunda. Binlerce ufak firmanın batmasına göz yumamaz.  Bu dramın bir de global boyutu var. Fed’in parasal sıkılaştırmayı sürdürmesi  bir çok Gelişmekte Olan Ülke ve şirketleri için borç krizine düşmek anlamını taşıyabilir.

Bunlar gerçek riskler, fakat Fed’in 2023 bitmeden 2 kez daha faiz artırması ve 2024 yılı ortalarına kadar da parasal sıkılaşmadan taviz vermemesi en olası senaryo. Bir noktaya daha dikkat. Fed faiz artırımlarını sonlandırsa da, o tüm fon yöneticileri ve kredi kartı manyağı olmuş bireylerin çok  özlediği, bol para- sıfır faiz günleri geir gelmeyecek. Fed’in tahminlerine göre 2024 sonunda bile Fed funds oranı %2.75.

ABD’de enflasyonun pandemi sonrası patlayan talep ve global emtia fiyatlarında Ukrayna Şoku ayakları sona erdi. Fed, artık  katılaşan enflasyon beklentileri ile mücadele edecek.  BloombergHT haberine göre

“New York Fed, Mayıs ayına ait Tüketici Beklentileri Anketi’nin sonuçlarını yayımladı.

Yaklaşık bin 300 hane halkının katılımıyla gerçekleştirilen anketin sonuçlarına göre, gelecek 12 ayı kapsayan kısa vadeli medyan enflasyon beklentisi, Mayıs’ta 0,3 puan azalarak, yüzde 4,1’e gerilerken, bu oran Mayıs 2021’den bu yana kaydedilen en düşük seviye olarak dikkati çekti.

Gelecek 3 yıllık süreci kapsayan orta vadeli enflasyon beklentisi ise Mayıs’ta 0,1 puan artışla yüzde 3’e yükseldi.

Aynı dönemde, gelecek 5 yıllık süreci kapsayan uzun vadeli enflasyon beklentisi de 0,1 puan artarak yüzde 2,7’ye ulaştı”.

Enflasyona endeksli tahvil faizleri ve vadeli işlemlerden okunan enflasyon beklentileri daha düşük, ama benim naçiz kanım, tüketici anketlerinin daha doğru sonuçlar verdiği. Yani, ABD’de enflasyon 5 yıl gibi oldukça uzun vadede dahi oldukça katı.

Fed’in tatile çıkmasını engelleyen bir diğer unsur da emek pazarının çok sıkı olması. Yani, işsizlik çok düşük ve Fed’in kendi tahminlerine göre, parasal sıkılaştırmaya çok yavaş ve cılız tepki veriyor. Muhtemelen pandemiden bu yana işgücüne katılım kalıcı olarak düştü. Ayrıca, ABD’de II Dünya Savaşı sonrası iş piyasasına giren ve en geniş nesil olan “Baby boomers” da emeklilik yaşına girdi.

 

ABD’de milli gelirin %60-65’i ücretlerden oluştuğuna göre, yüksek istihdam ve ücret baskılarının devamı, tüketim harcamalarının da coşkulu seyri anlamına geliyor. Bu döngü kırılmadan  enflasyona karşı zafer ilan etmek erkencilik olur.

Bazı uzmanlara göre, şirketler de artık enflasyona alıştı ve maliyet baskısı yaşanmasa dahi, sürekli fiyatlarını yukarı revize ederek, kar marjlarını genişletiyorlar. Puşt kapitalizm işte, ne diyeceksin?  Eğer ABD oldukça uzun sürecek bir resesyona girmezse, şirketlerin fiyat kırması da pek mümkün değil.

 

Bence, manşet ve çekirdek enflasyonda gerileme 3Ç sonuna kadar devam eder, sonra enflasyon Fed’in kendini rahat hissedeceği düzeyin çok üstünde bir noktada yataya geçer.   Fed faiz artırımlarını yeniden başlatır, belki bilanço daraltmayı da hızlandırır.  Bu senaryonun tek istisnası, yukardaki satırlarda andığım “kredi darboğazı” yani,  ABD şirketlerinin krediye erişiminin büyük ölçüde kesilmesi, ve/ya orta  ölçekli bir Gelişmekte Olan Ülke’nin temerrüte düşerek, tüm Gelişmekte Olan Ülkeler evreninde “bulaşma” (finansal panik) tetiklemesi.

 

FÖŞ

 

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları