Erol Taşdelen: DEPREM BÖLGESİ ÇEK PANİĞİ, AYLIK 30 MİLYAR LİRALIK ÇEKLER NASIL ÖDENECEK?
23 Şubat 2023Erol TAŞDELEN, Deprem bölgesindeki ağır hasar gören 11 İldeki maddi sarsıntının, piyasada gizli tehlike olarak dolaşımda bulunan bölge Çekler ile de ekonomik deprem olmadan uyarıcı bir analiz yaptı. Yazılan çeklerin aylık ortalama 30 milyar TL oluğunu ve bu çeklerin önemli bir kısmının ilk altı ayda ödeme olasılığının düşük olduğunu, bunun da reel piyasada olumsuz etki yaratacağı için “domino etkisi” yapmaması için şimdiden önlemlerin alınması gerektiği yönünde uyarılarda bulunuyor.
Elazığ ilinin Deprem bölgesine dahil olması ile birlikte Deprem bölgesindeki il sayısı 11 adete yükseldi.
Hafta içi sayın Meliha OKUR’un konuğu olarak katıldığım Sputnik Radyo’da da söylemiştim. Deprem Bölgesindeki 11 İlin 2022 sonu banka nakdi kredilerini 623,3 milyar TL’lik hacme, % 8,39’luk paya sahip. Tekstil sektörüne bankaların verdiği kredilerin %40’ı bu illerde. Metal-Maden Kredilerin %18,5’lik kısmı; Zirai Kredilerin %15,5’lik kısmı; Tüketici Kredilerin %10,5’lik kısmı bu illerde. Bölge içinde yer alan firmaların İhracatı 20 milyar USD’yi aşıyor ki bunun yarısı Gaziantep’te. Türkiye Nüfusunun %16’lık kısmı bu illerde yaşıyor. Bitkisel Üretimin %21’lik kısmı; Tahıl üretimin %12’si, Büyükbaş Hayvancılığın %12’si, Küçükbaş hayvancılığın %17’si bu illerde. Toplanan vergilerin %10’u bu illerden alınıyor. Bölgenin ekonomi içindeki payı kabaca Türkiye’nin %10’u.
Deprem bölgesinde çek hacmi ne kadar?
Türkiye’de 2022 yılında 540.841 tekil kişi; 16 milyon 760 bin adet çek yazdı. Bunun hacimsel karşılığı 2 trilyon 631 milyon TL.
Deprem bölgesinde yer alan 11 il 2022 yılında 1.865.914 adet çek ödendi. Türkiye genelinin % 11,13’ü bu bölgede çek kullanıcıları yazdı. Bu illerde 2022 yılında ödenen çek tutarı ise 280 milyar TL ile Türkiye’de ödenen çek hacminin %10,64’ü bu İllere ait.
Deprem bölgesinde bulunan11 ilin 2022 son üç aylık toplam çek adet ortalaması 157.547, ödenen çek ortalaması ise 30,1 milyar TL.
İlk altı ayda çek hacmi ne kadar olur?
30 milyar TL son üç ay ortalamanın 2023’de de devam ettiğini var saysak bile 360 milyar TL’lik çek hacminin 2023 içinde dönmesi gerekiyor. Deprem nedeni ile hiç kuşkusuz bunda düşme olacaktır ama vadeli satışlar düşünüldüğünde özellikle ilk 6 ayda bu çeklerin önemli bir kısmı yazılmış ve piyasaya verilmiş durumda. Demek ki özellikle ilk altı ayda ciddi bir çek tahsilat sorunu yaşayacağız demektir.
Çekler ödenir mi?
Yirmi beş yıllık bankacılık deneyimi ve 6 yıllık piyasa deneyimi ile söyleyebilirim ki iyimser yaklaşımla bile piyasaya verilen çeklerin yarısı önümüzdeki ilk altı ayda ödeme olasılığı çok düşük. Bu durum, piyasada nakit akışının sağlanabilmesi için Deprem Koşullarında tedbirler kendini dayatıyor demektir. Piyasaya sürülen çekler sadece deprem bölgesindeki 11 ili değil tüm Türkiye’yi ilgilendiriyor. Piyasaya verilen çeklerin çoğu ile mallar alınmış ve Deprem nedeni ile bu mallar da enkaz altında kalmış durumda. Özellikle çarşı esnafını düşündüğümüzde, Tuhafiyeciden, Lokantasına, Kırtasiyesinden, çeyizlik eşya satana; beyaz ev eşyacısından, eczacısına, mobilyacısından, halıcısına kadar geniş bir kesim çek mağduru durumuna düşmüş durumda.
Sadece esnaf değil; Sanayi kesimi de aynı durumda. Zira, bölgede üretim durmuş durumda. Fabrikasında zarar görmeyen sanayicinin bile imalatı durmuş durumda; çünkü, çalıştıracak işçi ölüm ve yaralanmaların yanında, bölgedeki kitlesel göç nedeni ile ciddi bir işgücü kaybı söz konusu. Deprem bölgesinde altı ay işten çıkarmanın yasaklanması ile çalışanlar lehine düzenleme yapıldı, fakat buna rağmen sanayici halen tam kapasite faaliyete başlamış değil. Faaliyeti durmuş olan işletmeler, fabrikalar ödemelerini nasıl yapacak? Yazmış olduğu vadeli çekleri nasıl ödeyecek? Sorun sadece Deprem bölgesi değil, çeklerin dağıldığı tüm Türkiye’nin sorunu hale gelme potansiyeli taşıyor.
Çeklere Bankalar işlem yapmadı
Depremden sonra ilk şoku çeki alan müşteriler yaşadı. Zira, yasal düzenleme olmamasına rağmen bankalar inisiyatif kullanarak karşılıksız çeklere işlem yapmadan iade ettiler. Varsayalım 1 milyon TL çek var müşterinin de hesabında 999 bin TL var. 1.000 TL eksik diye takastan çekler iade edildi. Ertesi gün 990 bin TL aynı müşterinin başka çeki var ise çek ödendi. İlk çeki soran müşteriye 9.000 TL kaldı ve mağdur oldu iyi mi! Çeklere işlem yapılmadığı için 10 günlük yasal süreyi kullanamayan binlerce çek mağduru şimdiden oluşmuş durumda. Bu kişiler çek yazılmadığı için yasal yollarda da süreç uzayacak. Zaten altı ay boyunca Deprem Bölgesindeki iller için yasal işlemler de durduruldu. Başta da dediğimiz gibi Deprem Bölgesi çek mağdurları ülke geneline yayılmış durumda. Bölge illerindeki aylık ortalama 30 milyar TL ödenen çek hacmi düşünüldüğünde ülke genelinde Piyasaya ciddi yük getirmiş durumda. Zira, aldığı çekler ile hammadde, maaş, SGK gibi ödemeyi planlayanların bu ödemeleri de aksayacak. Veya çek tahsilatı yapamadığı için kendi çekini de ödemeyecek firmalar artacak. Bölge Faktoring firmalarının da ciddi kredi riski var. Bu firmalar için bölge çekleri şimdiden kabus olmuş halde.
Bankalar çek teminat açığına düşecek
Bankalar çek teminatlı kredilerde teminat açığı yaşayacağı için Ticari/KOBİ firmaları önümüzdeki dönemde teminat açığına düşmesi ve çek açığından dolayı kredi kullanamama veya tahsil olan diğer çekleri teminat açığı nedeni ile bankadan alamama gibi bir durum ile karşı karşıya kalacağını şimdiden söylemek kahinlik değil.
Çek tahsilatları için Kamu desteği şart
Ödenmeyen çekleri mağduriyetleri piyasayı daha da tehdit edip olumsuz anlamda piyasada “domino etkisi” yapmadan çok acil tedbirler alınması gerekir. Kamu otoritesi banka kredilerini altı ay ötelenmesine yönelik düzenleme yaptı fakat çeklerle ilgili henüz bir düzenleme yapılmış değil. Aylık ortalama 30 milyar TL’lik çeklerin Kamu desteği olmadan ödeme olasılığı çok düşük.
Neler yapılabilir?
Bölge esnaf, sanayicisinin piyasaya vermiş olduğu çeklerin ödenmesi için acil tedbir alınması kendini dayatırken, öncelikle çeklerin KOVİD-19 sürecinde olduğu gibi bankalardan sorulması halinde ne yapılması gerektiğine dair düzenleme yapılmalıdır. Çeklerin müsait olmaması halinde arkasına düzenleme ile ilgili yazı eklenerek çek soran kişi/firmaya verilmesi gerekir ki bir hak mahrumiyeti yaşanmasın. Hesapta para olması halinde çek ödeniyor. Şu an için engel yok. Bir süre sonra faaliyetine devam edemeyen esnaf ve sanayici bu çekleri ödemede sorunlar yaşayacağı için şimdiden sorunlar yığılmadan, destekleyici tedbirler alınmalı.
KGF Krediler acil aktifleştirilmeli
KFG Kredileri kaynakları 300 milyar TL’ye çıkarıldığı açıklandı. Bunun ödemli bir kısmı piyasaya verilmiş çeklerin ödenmesi için kullanılması gerekmektedir. Bu çekler ödenirken istismarın önüne geçilmesi için çeklerin yazıldığı faturaların ibraz edilmesi istenebilir. Bu çeklerin karşılıkları aynı günde sıkışmaması için en az bir hafta önce bu “çeklere özel ödenmesi için kredi limitlerin tanınması” şeklinde düzenleme yapılması yerinde olacaktır. Aksi taktirde aylık 30 milyar TL’lik domino etkisi ile bunu üç dört katı piyasanın yara alması ve daha da kırılgan hale gelen piyasa ödemeler dengesinin bozulması an meselesi. Bu da Deprem bölge dışında firmaların da ciddi sıkıntı yaşaması ve küçülmeye gitmesi daha doğrusu işsizlik anlamına gelmektedir. Piyasa ödeme dengesi bir bozulur ise eski haline getirilmesi aylar/yıllar alır. Bankalarda 6 Ocak öncesi teminatta bulunan bölge illerine ait çekler ödenmemesi halinde, ilgili banka özel krediler ile bu açığı kapaması da çözüm olabilir. Banka desteği olmadan bu çeklerin ödenmesi çok zor. Zira bankalarda iyimser tahminle en az 100 milyar TL teminatta/tahsilatta bu bölgenin çeki var.
Çek sahibi, “arabamı evimi satar çekimi öderim” diyemez
Kabul edelim henüz adı konmamış bir “derin krizin” içindeydik, üzerine deprem krizi de eklendi. Deprem bu durumu daha da kötüleştirdi. Çek yazan kişilerin kötü niyetli olası gerekmiyor; bu insanların/firmaların çoğu piyasada “dürüst, basiretli davranışlar” gösteren işletmeler. Fakat, yıkılan dükkanlar/evler, enkaz altında kalmış, Canlar, araçlar, evler, dükkanlar; faaliyetini durduran fabrikaların bulunduğu bir ortamda aylık 30 milyar TL’lik çeklerin ödenmesini beklemek fazla iyimserlik olur. Bu nedenle Kamu Bankaları başta olmak üzere Devlet desteği ile çek sorununun büyümeden acil çözülmesi gerekir. Bazı Bankaların ölen Gerçek Kişilerin kredi borçlarını sildiğini açıklaması bir nebze mirasçılar açısında maddi yükü azaltmış olsa da piyasaya verilen aylık ortalama 30 milyar TL’lik çeklerin ödenmesi ile ilgili bir aksiyon alınmış değil. Gerçek Kişilerde öncü olarak ilk desteği veren Kamu Bankaları ve İŞBANK başta olmak üzere Firmalar ile ilgili yapacaklarını ve piyasaya verilen çeklerin ödenmesi için çözüm planlarını şimdiden görmek piyasaları da rahatlatacaktır.
Deprem Bölgesinde insanların “evimi, arabamı satar çekimi öderim” diyecek hali kalmadı. Sadece Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman illerinde hasarlı araç sayısı 120 bini geçti ve bunların sadece %15’inin Kaskolu olduğu ortaya çıktı. Kriz dönemde artan sigorta primi nedeni ile yenilenemeyen kaskolar; konut, işyeri sigortaları bölge yaşayanlarına ikinci darbe oldu.
Büyük bir maddi/manevi enkazın ortasındayız. Zaman dayanışma zamanı. Bu enkazı ülkece maddi/manevi seferberlik anlayışı ile atlatacağımıza olan inancım tamdır. Aksini düşünmek istemiyorum, dayanışma ruhu yaratılmaz ise, bu ülke bir de “Sosyal Deprem” kaldırmaz. Gecikme ve ihmallerin vebalini de, sorumluluğunu da kimse taşıyamaz.
Erol TAŞDELEN – Ekonomist
www.bankavitrini.com