Döviz
Bloomberg: Wall Street seçim sonrası faiz oranlarını tartışıyor
Önde gelen Wall Street yatırım bankalarından JPMorgan Chase & Co. ve Goldman Sachs Group Inc. Mayıs ayında yapılacak seçimlerden kısa…
Önde gelen Wall Street yatırım bankalarından JPMorgan Chase & Co. ve Goldman Sachs Group Inc. Mayıs ayında yapılacak seçimlerden kısa bir süre sonra keskin para politikası değişikliği beklerken, diğerleri Türkiye’nin olağanüstü düşük faiz oranlarını daha ne kadar sürdürebileceği konusunda bölünmüş durumda.
JPMorgan ve Goldman Sachs’a göre, TCMB politika faizi üçüncü çeyrekte %30’a veya mevcut seviyesinin üç katından fazlasına çıkacak. Yani, seçim sonrası TCBM on yıldır görülmeyen hızda bir faiz artışına gidebilir.
Bloomberg tarafından derlenen son tahminlere göre Morgan Stanley ve ING Groep NV, Türkiye’nin gösterge faiz oranını yılın geri kalanında %9’da tutmasını bekliyor. Barclays Plc, üçüncü çeyrekte %25 artış beklerken, Bloomberg Economics %35 artış bekliyor.
Seçimler, dünyanın en derin negatif faiz oranlarından birine sahip olmakla övünen Türkiye’de para politikası için bir dönüm noktası olarak şekilleniyor.
Başkan Şahap Kavcıoğlu başkanlığındaki merkez bankası sözde bağımsız olmasına rağmen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın isteklerine “hayır demiyor”. Türk lider, düşük oranların daha hızlı fiyat artışına neden olmak yerine enflasyonu ehlileştirdiği şeklindeki alışılmadık görüşe sahip.
Bloomberg tarafından hesaplanan türev piyasa politika faiz oranlarına göre, bundan bir yıl sonra Türkiye’nin gösterge faizi mevcut seviyesinden yaklaşık yüzde 20 puan daha yüksek olabilir.
Yatırımcılar için risk ve umut, ortodoksiye dönüş halinde TL’nin “carry trade” adı verilen faiz arbitrajı (Dollar ya da Euro borçlan, TL DİBS al, veya swap yap) için çekiciliğini yeniden kazanabileceği ihtimali, yani faizler yükselirse, sıcak para girişi gözlenebilir. Türk para birimi, geçen yıl gelişen piyasalarda en kötü ikinci performansı sergileyerek, kur istikrarı için TCMB’nin “arka kapıdan” müdahalelerle tahmini 108 milyar dolar harcamasına neden oldu.
Yabancı yatırımcılar, ülkenin yerel para cinsinden DİBS’den büyük ölçüde çıktılar ve önümüzdeki siyasi belirsizlik göz önüne alındığında, Türkiye’nin tahvillerinde uzun vadeli alıcı olma riskini almaya pek istekli değiller.
Benzer bir dinamik, geçen yıl dünyanın en iyi performansını sergileyen Türk hisse senetlerinin bu ay en kötü performans gösterdiği borsada da yaşandı.
“Merkez bankası seçimlerden sonra düşük faiz politikasında israr ederse, bu döviz kurunu savunmak için sermaye akışlarına kısıtlamalar getirilmesini gerektirir. Bu senaryo yerine, yılın ikinci yarısında daha güçlü bir politika değişikliği öngörüyoruz” diyor Bloomberg Türkiye Ekonomisti Selva Bahar Baziki.
Türk yetkililer mevcut politikalarında bir U dönüşü olasılığını reddettiklerinden, daha yüksek faiz oranları Erdoğan’ın seçimi kaybetmesine bağlı olabilir. Millet İttifakı, iktidara gelmeleri halinde merkez bankasının “bağımsızlığını” sağlayacaklarını söyledi, ancak faiz oranların seyri hakkında açıkça yorum yapmıyor.
HSBC Holdings Plc’nin ekonomisti Melis Metiner, Erdoğan’ın iktidara tutunması durumunda halihazırda yürütülen politikanın tersine çevrilmesinin “pek olası olmadığını” söyledi. Muhalefet kazanırsa, görünüm “belirsizliğini koruyor”, ancak muhtemelen “geleneksel makro politika patikasına dönüş olacak” dedi bu haftaki raporunda.
Kaynak: Wall Street Divided on Turkey as Goldman, JPMorgan See Rate Hike