Genel
İmamoğlu davasında karar bekleniyor
İBB Başkanı İmamoğlu’nun YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı ve savcının siyasi yasak istediği davada karar bekleniyor. Saat 11.30 sıralarında…
İBB Başkanı İmamoğlu’nun YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı ve savcının siyasi yasak istediği davada karar bekleniyor. Saat 11.30 sıralarında Kartal’daki Anadolu Adliyesi’nde başlayan davada, avukatların reddi hakim talebi reddedildi; savcı, esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti. Duruşma aranın ardından yeniden başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 13 bin oy farkla kazandığı 31 Mart 2019 yerel seçimlerinin iptal edilmesi üzerine yaptığı basın açıklamasında, “YSK Başkanı’na ve üyelerine hakaret ettiği” iddiasıyla yargılandığı davaya, bugün; İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
İmamoğlu’nun avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmaya CHP Genel Başkan Yardımcıları ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile çok sayıda milletvekili katıldı.
Saat 11.30 sıralarında Kartal’daki Anadolu Adliyesi’nde başlayan davayı takip eden isimler arasında; Mahmut Tanal, Erdoğan Toprak, Taylan Yıldız, Doğan Subaşı, Tarık Balyalı, Nurhayat Altaca, Murat Ongun, Gökhan Zeybek, Seyit Torun, Deniz Yavuzyılmaz, Erdem Gül, Özgür Karabat, Bahadır Erdem, Buğra Kavuncu yer aldı.
Bu arada, CHP İl Hukuk Bürosu’nun çağrısı üzerine adliyeye gelen çok sayıda avukat ise salonun küçük olması gerekçe gösterilerek adliyeye alınmadı. Bu sırada, güvenlik görevlileri ile avukatlar ve davayı izlemek için gelen vatandaşlar arasında gerilim yaşandı.
Bir önceki duruşmada savcılık, İmamoğlu hakkında “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine alenen hakaret” suçu gerekçesiyle 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası ve ayrıca ‘siyasi yasak’ talebinde bulunmuştu.
Duruşma başlangıcında mahkeme başkanı, bir önceki celsede talep edilen reddi hâkim talebinin, üst mahkeme olan Anadolu 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiğini söyledi.
Duruşma salonun olduğu koridor bariyerle kapatıldı. Duruşmayı takip etmek isteyen gazetecilerin bir kısmı salona alınmadı. Reddi hâkim talebi reddedildi
Avukat Kemal Polat, “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmiyoruz. TCK sürecinde Meclis Alt Komisyonlarında görev yapan Prof. İzzet Özgenç, Prof. Adem Sözüer, Prof. Ahmet Gökçen tarafından mütalaa verildi. 7 ayrı üniversiteden, 7 ayrı hocanın da mütalaası var. Bunların değerlendirilmesini talep ediyoruz. Hocalarımızın uzman görüş olarak tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz. Mahkemeye bir CD sunduk. Soylu ‘İBB Başkanı dava konusu ifadesiyle şahsımı yani hakareti bana yönelttiğini söylemiş. Suç duyurusunda bulundum’ ifadelerinin dosya için çözümünün yapılmasını, Soylu’nun da tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz.” dedi.
Tanıklığı kabul edilen Murat Ongun, “Gazeteciler İçişleri Bakanı’nı işaret ederek sordular. Açıklamanın ardından toplantılara devam ettik. Acaba “Sayın bakana çok mu ağır konuştunuz” dedim. O da ( İmamoğlu) “Az bile dedim’ dedi” ifadesini kullandı.
Tanıklığı kabul edilen Murat Ongun, “Olayın olduğu gün başkanımızla bir aradaydık. Üsküdar’daki Fethi paşa korusunda. Ben başkanımızın basın danışmanı olduğum için medya ile ilişkileri doğal olarak ben kuruyorum. Toplantıda birçok gazeteci arkadaşımız, sabah saatlerinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı açıklamada İBB Başkanı’na ‘ahmak’ dediğini mesaj olarak gönderdiler. Ve bu konuda İmamoğlu’nun Süleyman Soylu’ya cevap verip vermeyeceğini sordular. Ben de konuyu başkanımıza sordum. O da ‘bu çok yakışıksız bir ifade, biz ona yanıt verelim’ dedi. Ardından gazeteci arkadaşları arayıp davet ettim, onlar da sordukları soruda İçişleri Bakanı’nı işaret ederek sordular.
Başkanımız da verdiği yanıtta ‘Lafa bakarım…’ diye devam eden cümleyi kurdu. Açıklamanın ardından toplantıya devam ettik. Binanın içine girerken ben kendisine ‘Acaba Sayın Bakan’a çok mu ağır konuştunuz?’ diye sordum. O da ‘az bile konuştum’ dedi. Gerek başına vermiş olduğu bu demeç öncesinde, ya da sonrasında aynı zamanda ya da başka bir zamanda Sayın Başkan’dan YSK üyelerine karşı herhangi bir olumsuz söz ya da yorum duymuş mudur? Bu olayın olduğu tarihten önce ya da sonra, hatta seçimlerin iptal edildiği 6 Mayıs tarihinde Ekrem İmamoğlu’ndan YSK üyeleri hakkında herhangi bir olumsuz söz duymadım. Bütün açıklamalar siyasi kişiler içindir.” dedi.
Tanık olarak dinlenen, Necati Özkan, “2013’ten beri Ekrem Bey’in siyasi danışmanıyım ve kampanya yöneticisiyim. Strazburg’daki toplantıda yanındaydım. Seçimlerle ilgili bir oturuma davet edilmiştik. AP’nin seçimlerle ilgili raporu o toplantının ana konusuydu. İzmir Kocaeli gibi belediye başkanlarının da dahil olduğu 14 kişilik heyet olarak gittik. Ekrem Bey’i başta AKP’den seçilmiş Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere parlamenterler gelip Ekrem Bey’e teşekkür ettiler. Demokrasi iradesinin ne kadar güçlü olduğunu söylediler. Bir siyasetçinin, ( İmamoğlu) bu denli yakışıksız suçlamaya yanıt vermemesi olamazdı. İmamoğlu gazetecilerinin sorusu üzerine ‘Lafa bakarım laf mı söyleyene bakarım adam mı’ diye başlayan cümlesiyle Soylu’ya yanıt verdi. Ertesi çıkan bütün gazetelerde “İmamoğlu’dan Soylu’ya” yanıt başlığı attı. Basın böyle dedi, biz öyle anladık. Bu dava nasıl oldu anlamadık” diye konuştu.
Özkan’ın “Bu dava nasıl oldu anlamadık” sözleri duruşma salonunda gülüşmelere neden oldu. Özkan’ın, hâkimin “İmamoğlu’nun hiç YSK ile ilgili bir ifadesi oldu mu?” sorusuna, “Konusu bile geçmedi” yanıtını verdi.
Özkan sözlerini şöyle sürdürdü:
“İçişleri Bakanı, bu davanın başından sonuna kadar İmamoğlu’nu hedef alan eylem ve harekette bulundu. Ekrem Bey, yenilenen seçimlerin arkasındaki iradenin siyasi iktidar olduğunu düşündüğü için konteksinde YSK üyeleri yoktur.”
Avukat Kemal Polat, Soylu’nun konuşmasının çözümünün yapılması, Soylu’nun tanık olarak dinlenmesini akademisyenlerin tanık olarak dinlenmesi talep etti. Hâkim uzman görüşünün olduğu raporun sonuç bölümünü okudu. Suçun oluşmadığını belirten rapor dosyaya girdi.
Bakan Soylu’nun CD’deki konuşması dinletildi. Soylu’nun konuşmasının dinletilmesinin ardından söz alan avukat Kemal Polat, “Burada manipülasyon ve gerçek olmayan söylemler var. Kendi söylediği sözlerin arkasında mı onu sormak isterim. Bu nedenle Süleyman Soylu’nun mahkemede tanık olarak dinlenilmesini talep ediyoruz. Biz kendisi hakkında dava açmadık. Müvekkilimiz kamu görevlisidir. ‘Ahmak’ kelimesi hakaret ise kendisi, kamu görevlisi olan müvekkilimize ‘ahmak’ diyerek hakaret etmiştir. Savcılığın resen harekete geçerek soylu hakkında harekete geçmesini talep ediyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Savcı, akademisyenlerin ve Bakan Soylu’nun dinlenmesine ilişkin olarak kendilerinin talebi olmadığını belirtti.
Hâkim talepleri reddetti, savcı, esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti. Davada saat 16:00’ya kadar ara verildi.
SOYLU’NUN ‘ORTADA BİR SUÇ VAR SEÇİMLER YENİLENMELİ’ SÖZLERİ DOSYA’DA
Duruşma aranın ardından yeniden başladı. Sanık müdafiilere savunmaları soruldu Kemal Polat, Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi’nin 08.04.2019 tarihindeki yazısını sundu. Soylu’nun “Ortada bir suç var seçimler yenilenmeli “ dediği sözleri dosyaya konuldu.
Polat, “Duruşmanın bundan sonrası için SEGBİS kaydedilmesini talep ediyorum. Savunmalar uzun olacak. Ben fazla konuşmaya gerek duymuyorum umarım beni mahçup edersiniz” dedi.
İmamoğlu, 30 Ekim 2019’da Fransa’nın Strasbourg kentinde düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde bir konuşma yaptı.
İBB Başkanı konuşmasında ‘seçim döneminde kamu kaynaklarının iktidar lehine sınırsız şekilde kullanıldığını, kampanya süresince toplumu bölen ve kutuplaştıran bir dil kullanıldığını, Cumhurbaşkanı ve kabine üyelerinin seçim yasaklarını dikkate almayan eylem ve uygulamalarda bulunduklarını’ söyledi.
İmamoğlu, ‘iktidarın İstanbul’da seçimi, YSK kararı ile iptal ettirerek kazanmak istediğini’ savundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise 4 Kasım 2019’da İmamoğlu’nu kastederek “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek. Bu iş bu kadar bedava değil” açıklamasını yaptı.
karar.com