Çetin Ünsalan: Yatırım para ile mi yapılır?
28 Kasım 2022Faizleri tek haneye indirdik. Başta kamu bankaları olmak üzere finans kuruluşlarına koşun, kredileri alın ve yatırım yapın. Bu çağrı hayatın gerçeklerinden ne kadar kopuk olunduğunu gösterdiği gibi, yatırımın para ile yapılmayacağını bilmekten de uzak bir yaklaşımın ve bilgi seviyesinin eseri.
Öncelikle batan geminin malları gibi açıklamalarda bulunarak, insanları yağmaya çağırırcasına yatırıma davet edemezsiniz. Çünkü bir yatırım parayla yapılmaz. Bu 2 binli yıllardaki kumar ekonomisi mantığından bir arpa boyu yol alamadığımızın, yaklaşım geliştiremediğimizin en açık göstergesi.
Bir yatırımın yapılabilmesi için önce öngörülebilirlik gerekir. Bu gereklilik fizibiliteyle devam ettirilir; pazar koşullarıyla şekillenir. Zira paranın bir maliyeti vardır ve bu maliyet sadece faiz oranı değildir.
Başlangıçta bir projenizin olması, ayaklarının yere basması, teknolojik edinimden insan kaynağına, yerel ve uluslararası pazardaki hacimden jeopolitik dengelerin etkisine, ülkenizin yatırım ikliminden fiyata, yani ederini bulmasına kadar bir dizi bileşenin buluşmasını gerektirir.
Tüm bu koşullar yerine geliyorsa, sonra hayata geçirmek için kredi ya da borç değil, finansman kullanmanız gündeme gelir. O süreçte de finansman aldım verdim ben seni yendim, şu kadar faizle para kullandım diye yorumlanamaz.
Kullanacağınız finansmanın maliyetinin, geri ödemeye müsait koşullarda olması şarttır. Yani yine hatırlatayım; paranın bir maliyeti vardır. Para, bulunup, harcanacak ya da yatırım yapılacak bir meta değildir.
Hepsi bir kenara; bugünkü koşullarda birinin ekonominin tepesine gerçekleri söylemesi gerekiyor. Sizin bir rakam belirlemeniz; o rakamın hayata geçtiği anlamına gelmiyor.
Bankaların bugünkü koşullar altında reel sektöre kredi vermekten imtina ettiği, reel sektör temsilcileri tarafından dile getiriliyor. Bankacılık cephesine baktığınızda ise yüzde 85 enflasyon açıklanan bir ülkede, yüzde 25 ile mevduat toplayıp, yüzde 40 ile reel sektöre verseniz dahi yüzde 45 içeriye giriyorsunuz demektir.
Bunların bir de sendikasyon, yani avro veya dolar kuru üzerinden getirilen paralar olduğunu düşünürseniz aradaki kur riski de üzerinize kalır. Ayrıca reel sektörün bu kırılgan görüntüsü içerisinde kamu olarak yüzde 9 ile para satar, yüzde 20’lerle para alırsanız, sıra zaten reel sektöre gelmez.
Finans kesimi daha güvenli liman olduğu için kamuyu finanse etmeye yönelir. Yani hem rakamlarınız gerçeği yansıtmazken, hem eylemleriniz reel sektöre finansman verme olanağı bırakmazken, hem de ekonomi politikalarınızla güven vermezken, insanları buna zorlayamaz, finanse etmesi gerekeni de, yatırım yapmayanı da suçlayamazsınız. Ortada bir sorun varsa, dönün aynaya bakın.