Çetin Ünsalan: Bir patates kadar olamadılar
17 Kasım 2022Bu ülkede patates suçlandı; soğan hedefe kondu. Hele ki domates; ah o domates. Onun yatacak yeri yok. Süt, peynir, ekmek, ayakkabı, aklınıza hangi ürün gelirse Bakan düzeyinde gündem oldu.
Bunları satanları ise hiç sormayın. Kötü niyetle başlayıp, karaborsacıya, oradan fırsatçıya kadar bir dizi unvanla karşılaştılar. Çiftçi, toptancı, halci, marketçi herkes suçlamadan nasibini aldı.
Kimi zaman fırsatçı bulunamadı da, bir oto bayinin koca bir otomotiv pazarını manipüle ettiği bile iddia edildi. Son olarak ekmeğin fiyatının maliyetler nedeniyle 7,5 TL olmasıyla konu gözaltına kadar gitti.
Bir de üretici var tabi. Fiyatları şişiren, yüksek kazançlar peşinde koşan… KDV indirilen gıdada, indirilenden çok ürüne zam geldiği için fiyatı azaltamayan esnaf var mesela.
Bankacılar faiz lobisi oldu; işsiz olup iş arayan kötü niyetli. Herkes bu ülkede bir sıfattan payını aldı. Nedeni hep artan fiyatlardı. Ekonomide yanlış bir yönetimi konuşmak söz konusu bile olmayınca, enflasyonun nedeni arandı hep.
Sonra dövizi tutamadığımız akla geldi ve dış güçlere kadar gidip; konuyu uluslararası boyuta bile taşıdık. EGD’nin Kartepe Ekonomi Zirvesi’nde TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu anlamıştı; sonra basında defaten kaleme alanlar oldu.
“Bakanlık illere yaban domuzu ile ilgili bir genelge yollar ve sayı 150’yi geçerse sürek avı başlatmalarını ve kuyruklarını kesip yollamalarını söyler. Elbette hiçbir ilde o rakama ulaştığı söylenmez. Sonra illerden birine yeni bir tarım müdürü gelir ve yeni bir rakam iletir.
Ama farkında olmadan yolladığı rakam ile, önceki il tarım müdürünün rakamının 50 yaban domuzu altına düşer. Bakanlık kuyrukları ister. Rakam uydurma olduğu için ortada yaban domuzu yoktur. Kuyruk veremeyeceği için, komşu ile geçiş yaptıklarını söyler.
Sonra işin içinden çıkılamayan süreç başlar. Her yazışmada olmayan yaban domuzları bir başka şehire gidişiyle bildirilir. Sonuçta iş sınır iline kadar gelir ve o da bildirir: Sınırı geçerek Ermenistan’a geçiş oldu. Diplomatik ilişki olmadığı için, konu kapanır.”
İşte bizim enflasyon konusu da buna döndü. Herkes suçlandı, bir tek konuyu yönetenler hariç. Pardon bir patates kadar olamayan bir başlık daha var. Konut… Ekonominin kaidesine ters biçimde satışları yüzde 25 düşen ama fiyatları yüzde 189 artan bu alan hiç enflasyon suçlamasına muhatap olmadı. Hatta fahiş kira zamlarıyla bile…
Talebi düşen bir ürünün fiyatının artmasındaki çelişkiye mi yanarsın; nominal artıştan yani fiyatlardan kaynaklandığı kabak gibi ortada olmasına rağmen göz ardı edilmesine mi?
Ne hikmetse bu ülkede enflasyon tartışıldığında açlık sınırının altında yaşayan emekli ve çalışan bile suçlandı ama, konut sektörü görmezden gelindi. Müteahhitler çimentocuları bile suçladılar; ama kimse onları sorgulamadı. Garip değil mi?
Ama insan onlar için de üzülüyor. Düşünsenize koca bir ekonomi konuşuluyor; sektörünüz ekonominin yanlış da olsa lokomotifi görülüyor; lakin bir patates kadar olamıyorsunuz. Üzücü tabi.