Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Prof. Mehmet Hasan EKEN: Kapitalizm, Komünizm, Ekonomi ve Din

Kapitalizm en basit ve en yalın manasıyla Sermayecilik demektir. Sermaye ise üretimde kullanılan üretim faktörlerinden biridir. Diğer ikisi emek ve…

Prof. Mehmet Hasan EKEN: Kapitalizm, Komünizm, Ekonomi ve Din

Kapitalizm en basit ve en yalın manasıyla Sermayecilik demektir. Sermaye ise üretimde kullanılan üretim faktörlerinden biridir. Diğer ikisi emek ve doğadır.

Evrenimizin, galaksimizin, Güneş Sistemi’mizin ve Dünya’mızın yaratıcısı olan yüce Allah şüphe yok ki ilk iki üretim faktörü olan doğanın ve insanoğlunun da yaratıcısıdır. Sermaye ise insanoğlunun aklını, yaratıcılığını ve tabiat olanaklarını kullanarak geliştirdiği üçüncü üretim faktörüdür.

Kapitalizm temel olarak sermayenin üretimden en yüksek payı almasını hedeflemektedir. Bunun başarılmasıysa tabiat ve emeğin sömürülmesine yani üretimden her ikisine de mümkün olan en düşük payın verilmesine bağlıdır.

Aşağıdaki formül bunu izah etmede yardımcı olacaktır.

 

N              SNAt

NBD  =  å    ————-  –  YT              NBD >= 0 è  Kabul.

t=1      ( 1 + i )t                                    NBD < 0   è  Red.

 

Burada; NBD Net Bugünkü Değeri, SNAt Serbest Nakit Akışını, i İskonto Oranını ve YT ise Yatırım Tutarını ifade etmektedir.

NBD’nin yüksek olması için SNA’nın maksimize edilmesi ve YT ile i’nin minimize edilmesi gerekir. YT’nin minimize edilmesi için arsa, bina, makine, teknoloji gibi yatırım harcamalarının azaltılması gerekmektedir. Devletin hibeleri, teşvikleri ve çevrenin istismarına göz yumulması buna yardımcı olmaktadır.

SNA’nın maksimize edilmesi ise teşvik, fiyat garantileri ve emeğin istismarına bağlıdır. İskonto Oranı (i) ise projelerin risklerinin devlet garantileriyle azaltılıp düşürülebilmektedir.

Yıllardan beri “komünizm dinsizliktir” denilirken kapitalizmin ise dinle bir sorunu olmadığı anlatılıp durdu. Hatta kapitalist serbest piyasanın “tanrının eli” ile düzen bulduğu anlatılıp durdu.

Burada bir soru sormak istiyorum. Tanrının yarattığı tabiatın (çevrenin) ve insanın (emeğin) sömürüsüyle insanın geliştirdiği sermayeyi kutsayan kapitalizm mi yoksa tanrının yarattığı tabiat ve insanı sermayeden korumaya çalışan komünizm mi dinsizliktir?

Üretim, bölüşüm ve tüketim konuları tartışılırken komünizm ya da kapitalizmi övmek ya da şeytanlaştırmaktan ziyade, amaç insanoğlunun toplam faydasının nasıl yükseltilebileceği olmalıdır.

İnsanoğlunun toplam faydası ancak sermaye, emek ve tabiat arasında sürdürülebilir bir denge kurulmasıyla mümkündür. 1923 yılında yapılan İzmir İktisat Kongresi’nin çıkış bildirisi bu dengenin gözetildiğini ortaya koyan politikalardır. Şiar edinelim.

Bu vesileyle İzmir’imizin kurtuluşunun 100. yılını kutluyor, İzmir ve İzmirlilere selam ve saygılarımı sunuyorum.

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler