Ekonomi
FÖŞ yazdı: ABD tahvil faizleri ve Türkiye ekonomisi
Sonunda içimdeki İlham Perisi (İlham) ona verdiğim haplardan ayıldı ve popoma sert bir vole atarak “Makale yaz, öküz” dedi. “Alfabeyi…
Sonunda içimdeki İlham Perisi (İlham) ona verdiğim haplardan ayıldı ve popoma sert bir vole atarak “Makale yaz, öküz” dedi. “Alfabeyi unuttum” diye cevap verdim. İlham göya İlham Perisi, ama eskimiş artık, Hakan Şükür’ün son yılları gibi, gönlü maçta, ayağı değil. Anlamadı espriyi, halbuki bir sonraki nesli inceden hicvediyordum. Tarih tekerrürürrürden ibarettir, Dostlar. Yakında Kadim Mısır’ın Laneti gerçekleşecek ve hepimiz hieroglif’le yazışmaya başlayacağız. Ve tarih okumadığımız için de bunlara “emoji” adını vereceğiz.
Bir YouTuber ve Majör Influenser olarak yazmak zor geliyor. Sayısı milyonları aşan hayranlarımla iletişim kurmak istediğim zaman, geçiyorum kameranın karşısına, 25 dakikada onların aklını alıp, dünyasını değiştiriyorum. Ama İlham haklı, yazmalıyım, çünkü bu Çağötesi Beyi’nden fışkıran o kadar çok fikir var ki, hepsini YouTube’a koymaya kalsam, adı MyTube olacak—İlham beyinsizi bu espriyi de anlamadı, hala popoma tekme atmakla meşgul.
Size bir soru sorayım konuya girmek için: ABD’den Türkiye’ye gelecek en büyük bela nedir?
- Biden CAATSA yaptırımlarının daha sertini uygular
- 6cı Filo bizi bombalar, S-400’ler tıkanıklık yapar
- Dallas Cowgirls’ü bize gönderirler, boşanma sayısı evlenmeleri geçer
- CIA uzun süredir evimin bahçesinde sakladığı “Çok Gizli Deprem Silahı” “the Hellmaker”ı aktive ederek, Boğazı TOKİ inşaat alanına çevirir
- ABD 10 yıllık tahvil faizi %3’e çıkar.
Sizce hangisi? Çok şaşıracaksınız ama, (e) şıkkı. Çünkü Biden ve CIA’in bile Tanrı’sı vardır, ama Bond Vigilante’lerin yoktur. “Vigilante” bu bağlamda “Paramiliter Örgüt” demek, yani AK-Ordu, ya da AK-Gönüllüler gibi. Görevleri tahvil faizlerini yükselterek kötü yönetilen ülkeleri cezalandırmak, veya enflasyona sessiz kalan devletleri tarihe gömmektir.
Maalesef, Fed Başkanı Greenspan’den bu yana, örgüt ihmal edildi. Sonunda Illuminati gibi kendiliğinden tarihe karıştığı düşünülüyordu. Ama, son 2 haftada eski üyelerin geceleri gizli toplantılar yapıp, yeniden tahvil-terörüne başvurduğunu gördük. Hey, Jay, arkanı kolla, karanlık sokaklardan uzak dur. Bugünlerde herbirinde elinde kama, bir Bond Vigilante bekliyor.
Türkiye önümüzdeki 12 ayda $180 milyar dış borç çevirecek. Eğer %5 büyüyecekse, bir $50 milyar da cari açığın finansmanı lazım. Merak etmeyin, %5 büyümeyeceğiz, hatta TUIK binasının dışında hiç büyümeyeceğiz bu sene. Biz yuvarlak hesap $200 milyar diyelim. Yani, milli gelirin %30’na yakın re-finansmanımız var ki tüm Hazineciler yusuf & yusuf.
Aha, işte bu finansmanın faizini ABD getiri eğrisi belirliyor. Aşağıda her vadede faizin fonksiyonu (bileşimi olan) getiri eğrisini göreceksiniz. Genelde, vade uzadıkça, o vadede menkulun (SGMK) faizi de yükselir.
Bizim gibi C—— notlu ülkeler, eğer 10 yıllık dış borçlanma yapacaksa, 10 yıl vadeli ABD devlet tahvili faizinin üstüne bir makas, fark veya spread öder. Türkiye için CDS fiyatlarıyla ölçülen getiri makasını da aşağıda göreceksiniz.
Örnek verelim, ABD 10 yıllık tahvilin getirisi %1.5’sa, biz eş vadede dolar borçlanmak için %5.5’le %6 arası bir faiz öderiz. Şimdi, ABD 10 yıllık faizi %1.6’dan %3’e çıkarsa, diğer değişkenler sabit kalmak kaydıyla, Türkiye gelecek sene takriben $3 milyar daha fazla faiz öder. $700 milyarı aşan bir GSYH’si olan Türkiye için $3 milyar devede kulak diyebilirsiniz, ama kazın ayağı öyle değil. Çünkü, dışardan aldığımız borcun çok önemli kısmı döviz üreten faaliyetlerde nemalandırılmıyor. İçerde residansa, tüketime ya da iç piyasaya yönelik yatırımlara dönüşüyor. Eğer bir yılda da dolar/TL %10 değer kaybederse, aslında ödeyeceğimiz TL faiz %11.5 artar. Bu ek finansman gideri de sabit sermaye yatırımları ve istihdamdan çıkar…
ABD faizleri niye yükseliyor ve %3 senaryosu gerçekçi mi? Fed’in enflasyon yükselse de 2023 yılına kadar politika faizini artırmayacağı ve tahvil alımlarını azaltmayacağına kimse güvenmiyor da ondan. Çünkü, dünyada aşırı miktarda parasal teşvik ve mali harcama furyası var. Salgın bittiğinde bunlar eskiden olduğu gibi mali piyasalara değil, mal ve hizmet alımına yönelecek. Arzın bu denli hızlı artması güç. Üstelik Ticaret Savaşları, iflaslar ve meslekten çımalar, tedarik zincirlerinin yeniden organize olması gibi nedenler de arzı geçici olarak kısıtlıyor. Talep arzı geçince de enflasyon oluşuyor.
Fed’in bu analize itirazı yok, ama guvernörler enflasyon dalgasının geçici olacağını, 2022 yılından itibaren son 20 yıldır enflasyonu düşük tutan yapısal mekanizmaların yeniden etkili olacağını savunuyor. Ben de elimde tersini kanıtlayacak done veya teori olmadığı için Fed’e katılıyorum. Dolayısıyla, ABD tahvil faizleri 2Ç ve belki de 3Ç boyunca yükselir. Bu süre zarfında halen %1.61 olan 10 yıllık DİBS getirisinin %2’yi aşması nerdeyse “kader” olarak görülüyor. Ama, bu faizin %3’e çıkacağını sanmıyorum.
Haklıysam, kışa doğru ABD’de “taper tantrum” yani faiz kaprisleri veya şımarıklığı biter, ve trend enflasyona göre fiyatlama başlar. Hatta ben daha da kötümserim. Bence Covid-19’la başetmek daha 2 yıl sürecek. Ve salgın tamamen tarihe karışsa da, dünyanın eski gücüne dönmesi bir 3-5 yıl daha alacak. Bu süre zarfında da sürekli para basan merkez bankaları ve yerlerde sürünen faizler öngörüyorum.
Ama bizim açımızdan faizlerin 3-6 ay daha yükselmesi dahi akıl almaz bir tehlike teşkil ediyor. Çünkü, faizler yükseldikçe sıcak para tüm Türkiye gibi Gelişmekte Olan Ülkeler’den kaçıyor. Bize zaten çok azı gelmişti, bir de kaçış başlarsa, TCMB’nin yeterli döviz rezervi kalmadığı için (grafik aşağıdadır), TL hızla değer kaybeder…
“Hah, bak, bozguncu moruk, yine KRİZ diye bağırıp ortalığı velveleye verecek” diyorsanız, HAYIR. Tahvil paramilisleri krize neden olmaz, sadece enflasyonumuzu yükseltir ve resesyona sebep olur. KRİZE sebep olacak halen manalı bir sessizlikle Ankara’ya kafayı yedirtip, ilgi açı bebek gibi her gün dikkatini çekmek için yeni numaralar uydurtduğu Beyaz Saray’ın konuşması. İki cümle bizi KRİZ’in eşiğine getirir: “S-400’leri geri yolla, bu da Halkbank cezası, öde”. Ama KRİZ yaşanması için Ankara’dan gelecek cevabın da “Sen avucunu yala Coni” olması şart. Eğer cevap “Ok, bunlar biraz iddialı istekler, biraz pazarlık yapalım mı?” şeklinde olursa, bu seneyi yırtar, aç ve sefil hayatımıza devam ederiz.
FÖŞ
FÖŞ: ABD Tahvil Faizleri NİYE Türkiye İçin Önemli?
FÖŞ: FED ve TCMB’nin Başı Enflasyonla Dertte
FÖŞ: Mart’ın Ufkunu Karartan 5 Risk