Piyasa
Kur düşüyor: TCMB döviz alım ihalelerine başlar mı?
Batı aleminde Christmas heyecanını yaşanırken, içeride ise volatilite, yurtdışı piyasaların büyük bir bölümünün kapalı olmasına rağmen hız kesmeden haftanın son…
Batı aleminde Christmas heyecanını yaşanırken, içeride ise volatilite, yurtdışı piyasaların büyük bir bölümünün kapalı olmasına rağmen hız kesmeden haftanın son iş gününde de devam etti.
TCMB Başkanı Kavcıoğlu, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomist ve akademisyenlerle katıldığı toplantıda, kurun çok hızlı aşağı inmesi durumunda TCMB’nin döviz alımlarına başlayabileceğini söylemesi etkili oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da “kur indi diye daha da indirelim telaşına kapılmamak lazım” dedi.
Bu gelişmeyi iyi okumak gerekiyor. (1) Otoritelerin kurun çok da aşağıya gitmesini istemediğini düşünebiliriz. Keza, ortaya konan yeni ekonomik modelin, düşük faiz, göreceli olarak değersiz TL, odağında üretim ve istihdam, haliyle de cari fazla verilmesi üzerine kurulduğunu biliyoruz. (2) Ya da, otoriteler, kur korumalı mevduat ürününe o kadar çok inanmışlar ki, kurun yönünü aşağıya çevireceklerinden neredeyse eminler. Elbette, bu noktada, DTH bozumu olması ya döviz mevduat sahiplerinin de programa inanarak TL’ye geçmesi ve bu ürüne sahip çıkması gerekiyor!
Elde ettiğimiz izlenim, TL yatırımcısının kur korumalı ürüne rağbet ettiği ancak yabancı para yatırımcısını rağbet etmediği yönünde. Nereden mi biliyoruz? BDDK’nın öncü verileri göre, DTH rakamının azalmadığı hatta arttığını görüyoruz (bakınız grafik). Yine de, madde ikinin tahmin edildiği üzere ağır basacağı ve kurdaki düşüşün devam edeceğini bir ortamda, TCMB’nin döviz alımlarına başlayarak rezervlerini güçlendirmesi ve beraberinde rekabetçi kur üzerine kurulu yeni ekonomik modele ayak uydurmasını bekliyoruz. Belki de, kurun gerilemesi, ilave faiz indirimleri için de kapıyı aralayabilir.
Modelin başarısı tartışmayı bir kenara bırakırsak, kurun da, faizin de düşmesini tereddütsüz herkes istese de, USDTRY kurunda tek haneli seviyelerin görülmesi durumunda, döviz açık pozisyonların mutlak surette gözden geçirilmesi ve bilanço riskleri için hedging işlemlerine başlanması gerektiğini altını çizmek gerekiyor.
Cuma günü, TCMB’nin döviz alım ihalelerine başlayabileceğine yönelik haber ardından USDTRY kuru 12,1 seviyesine kadar yükselerek haftanın son iş gününün en yüksek seviyesini test etse de, yükseliş ivmesi, yerini, günün son işlem saatlerinde ‘yine’ sert bir düşüşe terk etti. Risk iştahı olumlu seyretmesine paralel, kapanışa doğru artan alımlarla, BİST100 endeksi günü %4,8 artış kaydederek tamamladı. CDS risk primi ise 600 seviyelerinin üzerinden gerileyerek 550 baz puana yaklaştı.
Geçen haftanın henüz yorgunluğunu üzerimizden atamadığımızı itiraf etmek gerekiyor. Türk mali piyasalarında adeta tarihine geçecek bir haftaya tanıklık ettik. Türk Lirası ‘para’ olma kavramını kaybetmeye yüz tutmuşken, ortaya konan ekonomiye yönelik reform paketi ve bunun da içinde gündeme damgasını vuran kur korumalı mevduatın yarattığı heyecan ve akabinde sahneye çıkan TCMB’nin ve kamunun döviz piyasasına yoğun müdahalesi sonrasında TL’deki değer kaybının önemli bir kısmının telafi edildiğini gördük.
Elbette, yılın iyimser bir tablo ile bitirilmek isteneceği de aşikar. Dolar bazında GSMH ve elbette şirket bilançoları, kurun gevşemesi ile yılı daha iyi bir noktada kapatacaktır. Lakin, gözler 4 Ocak tarihinde açıklanacak enflasyon rakamlarında ve elbette Perşembe günü açıklanacak TCMB ve BDDK’nın haftalık bültenlerinde; odağında da DTH rakamlarına olacaktır.
Cuma günü, dövize endeksli mevduat ürününe ilişkin olarak yapılan güncelleme ile azami faiz oranı, TCMB’nin politika faizinin 3 puan üzeri olarak belirlendi. Mevcut ortamda bu oran %14+%3 = %17’ye denk geliyor. TCMB’nin döviz satarak kuru bastırmaya hatta açıklanan paketi adeta güçlendirmeye çalıştığı bir ortamda, piyasada var olan TL’yi de sterilize ettiği düşünülürse, TL cephesinde yaşanan sıkışmanın mevduat faizlerinin yükselmeye başladığını, kredi faizlerinin de bu minvalde yukarıya yöneldiğini itiraf etmek gerekiyor! TCMB’nin faiz indirdiği bir dönemde, 10 yıllık tahvilin bileşik faizi %24 seviyesinde ve tüm zamanların zirvesinde yer aldığını not etmekte fayda görüyoruz. Dengelerle oynamaya gerek!
Biz içeride enflasyon – faiz, yoksa faiz – enflasyon ile uğraşırken, NASA’nın dünyaya ilk galaksiler oluştuğunda var olan haliyle bir bakış açısı kazandırmak için inşa edilen James Webb Uzay Teleskobu, Cumartesi günü erken saatlerde Güney Amerika’nın kuzeydoğu kıyılarından roketle fırlatıldı ve astronomide yeni bir çığır açtığına tanıklık ediyoruz!
Nobel Barış Ödülü sahibi ve Güney Afrika’nın apartheid (ayrılığa) karşı mücadelesinin gazisi ve hem siyahlar hem de beyazlar tarafından milletinin vicdanı olarak saygı duyulan Başpiskopos Desmond Tutu, Pazar günü 90 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Yatırımcılar, hızla yayılan Omicron varyantı hakkındaki en son haberleri, virüsün ABD ekonomisini ne kadar etkileyebileceğine ve piyasa hisse senetleri için tarihsel olarak güçlü bir döneme girerken kazançlara ne kadar etki edebileceğine dair işaretleri yakından takip ederken, dünyada Christmas tatili haftasında ve yılın son işlem günlerinde artan vaka sayıları kaygı uyandırıyor. Reuters haberlerinde binlerce uçuşun iptal edildiğini okuyoruz. Yeni kısıtlamalar devreye girerken, bu sabah piyasa tepkisinin ise sanılanın aksine ılımlı olduğunu görüyoruz.
Yeni gün başlangıcında, Asya borsalarında hakim olan ılımlı görünümün, ABD borsalarının vadeli işlemlerine de yansıdığını görüyoruz. Gümüş 22,10 dolar seviyesinin üzerinde ; altın ise 1,750 dolar seviyesinin üzerinde kalarak yılı tehlike bölgesinden uzaklaşarak tamamlaması, umutları yeni yıla taşıyor. Bu yıl kapanış itibariyle maalesef kıymetli madenlerin yılı olamadı. Büyük bir ümitle sarıldığımız ama Haziran ayında terk ettiğimiz gümüşten istediğimiz bulamadık. Ama aklımızdaki senaryo hiç değişmedi. İlk etapta yeniden gümüş pozisyonu alacağız. Dijital altın Bitcoin ise, beklediğimiz yukarı yönlü harekete başladığına inanıyoruz.
Bugün de mali piyasaların önemli bir kısmı tatil nedeniyle kapalı konumda olacak. Türkiye’de ise makro cephede, kapasite kullanım oranı ve reel sektör güven endeksi takip edilecek.
iktisatbank.com