Ekonomi
Goldman Sachs, Türkiye için büyüme beklentisini düşürdü
Goldman Sachs daha önce yüzde 5,5 olarak açıkladığı Türkiye’ye ilişkin 2021 büyüme beklentisini yüzde 3,5’e çekti. Kurum analizinde makro yöndeki…
Goldman Sachs daha önce yüzde 5,5 olarak açıkladığı Türkiye’ye ilişkin 2021 büyüme beklentisini yüzde 3,5’e çekti. Kurum analizinde makro yöndeki baskıların ekonomi için daha sert bir inişe işaret ettiğini belirtti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nda (TCMB) yaşanan görev değişiminin ardından Türkiye’nin makro görünümüne ilişkin ilk revizelerden biri Goldman Sachs’tan geldi.
Bloomberg HT‘nin haberine göre Goldman Sachs, Murat Üner ve Clemens Grafe imzalı raporda Türkiye’ye ilişkin 2021 büyüme beklentisini yüzde 5,5 seviyesinden yüzde 3,5’e çekti.
Kurumun analizinde TCMB’de yaşanan görev değişiminin ardından TCMB’nin reaksiyon işlevi ve politika yapma süreci etrafındaki belirsizliğin önemli düzeyde arttığına dikkat çekildi. Cari açık ve yüksek enflasyon oranı gibi makro ekonomik baskıların sürdüğüne vurgu yapan kurum Türkiye ekonomisine ilişkin görünümü revize ederken bu unsurlara odaklandıklarını belirtti.
Goldman Sachs, analizinde son gelişmelerden sonra 2021’de cari açığın milli gelire oranına ilişkin beklentilerini de yüzde 3,5’ten yüzde 1,5’e indirdi.
Tüm bu değerlendirmelerin ışığında kurum dış dengede gereken düzeltmenin iç talepte bir daralma yaratmasının olası olduğuna dikkat çekti ve bu doğrultuda büyüme beklentisini 2 puan aşağı revize etti.
Nisan’da enflasyonun yüzde 18’e çıkmasını öngördü
Kurum raporunda Türkiye’de enflasyon ve para politikası görünümüne ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Türk Lirası’nda mevcut değer kaybına dikkat çeken kurum, Nisan ayında enflasyonun yüzde 18’e yükseleceğini öngördü.
Yıl sonunda enflasyonun yüzde 15’e ineceğini tahmin eden kurum 2021 yılının dördüncü çeyreğine kadar TCMB için faizleri indirme alanı olmadığını düşündüklerini ve 2021 ilk yarısında faizlerin daha da yükselmesi riski gördüklerini belirtti.
Kurum, beklentileriyle ilişkili temel riskin yetkililerin zamansız faiz indirimleri ve kredilerdeki yükselişle birlikte büyüme yönünde baskı yapması olduğunu ifade etti.
Yazının Kaynağına Buradan Ulaşabilirsiniz