Genel
ANALİZ: Zamlar gecikince, yokluk başlıyor
Ekonomide bu kış zamlar kadar “yokluk” da can yakabilir. İlaç tedarikçilerinden oto yedek parçaya kadar çok geniş bir üretici ve…
Ekonomide bu kış zamlar kadar “yokluk” da can yakabilir. İlaç tedarikçilerinden oto yedek parçaya kadar çok geniş bir üretici ve tüccar kesiti mal bulamamaktan yakınıyor. Dünyadaki tedarik zinciri kırılmaları ülkemize de yükselen fiyat ve uzayan teslimat süreleri olarak yansımaya başladı. Fakat, hükümetin güya tüketiciyi kayıran seçici zam politikası da üretimi kısıyor.
Türkiye tam anlamıyla bir darboğazın içinde. Bu haberde, size zam bekleyen ve zam yapılmadığından dolayı üretimi kısmak zorunda kalacak işkollarını sıralayacağız.
Söktaş CEO: “Doğalgaz zammı üreticilere satış fiyatlarında zam yapma zorunluluğu yaratır”
Sektörde 50. yılını geride bırakan, 140 bin metrekare açık alana kurulu tekstil üretim kampüsünde yıllık 10 milyon metre üretim kapasitesiyle lüks gömleklik kumaş sektöründe ilk sıralarda yer alan Söktaş Tekstil CEO’su Muzaffer Turgut Kayhan doğalgaza gelen zammı değerlendirerek “Doğalgaza gelen artış, her ne kadar sadece endüstri abonelerini etkiliyor gibi görünse de, bu durum üretim maliyetlerindeki artışlara neden olacak ve tüketici fiyatlarına da en kısa zamanda yansıyacaktır. Artık üreticiler maliyet hesabi yapamaz duruma gelmiştir. Belirsiz ve sürekli değişkenlik gösteren girdi fiyatları, üreticilere satış fiyatlarında zam yapma zorunluluğu yaratır. Hem iç piyasa da alışverişi durdurur hem de ihracat müşterisi nezdinde güvenilirlik kaybına yol açar” şeklinde konuştu.
Servis ve yedek parça sektörü alarm veriyor
Pandemiyle artan araç hareketliliği sektörde ciddi bir talep artışına neden olurken, ham madde tedarik, çip üretimi gibi faktörlerle dengeler tamamen bozulmuş durumda. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneğinin (OSS) Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp “Evet planlama ve tedarikle ilgili sıkıntılar var. İnsanlar da yedek parça ihtiyacını gördü. Önceden örneğin 100 birim sattığımız ürünün 120 birim olabileceğini öngörüyorken, bunun şimdi 150 – 200 birim talep olduğunu görebilmek günün şartlarında çok kolay değil. Talep öngörülemiyor” dedi.
İlaç krizi: ‘3 ay sonra büyük sıkıntı yaşanacak’
İstanbul Eczacılar Odası Başkanı Pınar Özcan soL’a yaptığı açıklamada, krizin her yıl zam döneminde yaşanandan daha farklı boyutlarda olduğunu doğruladı. Özcan, bazı anti-depresan ilaçlarının yanında tansiyon ilaçları ve çocuk ilaçlarında da normalde yaşanandan daha büyük temin sorunları olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“İlaçlarla ilgili gerçek bir sıkıntı var. Çocuk ilaçlarıyla ilgili mesela Eylül ayında bu yana firmaların üretim planlamasından kaynaklı bir sıkıntı vardı zaten. O sıkıntıyı zaten yaşıyoruz. Bunun dışında aslında bizim her sene yıl sonlarına doğru başlayıp şubat ayına zam zamanına kadar yaşadığımız sıkıntımız hep oluyor. Bu yavaş yavaş başladı.
Şu anda çocuk ilaçları dışında bazı anti-depresan ilaçlarında, kanser ilaçlarında ve tansiyon ilaçlarında sıkıntılı bir dönem içerisindeyiz. İlaçların yüzde 60’ı zaten ithaldir. Burada üretilenlerin büyük bir çoğunluğunun da hammaddesi dışarıdan geliyor. Dolayısıyla dövize bağlı.
Normalde zam şubat ayında yapılır ve hesaplamalar döviz kuruna, daha doğrusu fiyat kararnamemiz gereği Avro’ya göre olur. İlaçların hesaplanmasında kullanılan Avro kuru 4,57 şu anda. Ama değer kur biliyorsunuz artık 11’in üzerine çıktı. Aradaki makas açıldıkça ve kompanse edilemedikçe özellikle ithal, yurtdışından gelen ilaçlarda sıkıntı yaşama oranımız gittikçe artacak. Gerçekten de 3 ay sonrasında büyük sıkıntı yaşanacağını öngörüyoruz. Şu anda bile çok büyük bir sıkıntı yaşıyoruz” dedi.
İbrahim Kahveci: Şimdi elektrik çarpacak
Önceki gün BOTAŞ kasım ayı doğal gaz tarifelerini belirledi. Direkt söyleyelim: BOTAŞ doğal gaza yüzde 50 civarı zam yaptı.
Konutlarda kullandığımız gaz henüz aynı fiyat.
Ama sanayide kullanılan gaz ve elektrik üretiminde kullanılan gaz yüksek bir zam oranı ile yeniden belirlendi.
Önceki aylarda elektrik üretiminde ithal kömür pahalı hale gelmişti. Bu nedenle bazı santraller şalter indiriyordu. Geçen yıl elektrik üretiminin yüzde 20,5’ini karşılayan ithal kömür santralleri, ekim ayında yüzde 10 paya kadar düştü. Onların yerini ise doğal gaz termik santralleri almıştı.
BOTAŞ’ın büyük gaz zammı gelince, bu sefer doğal gaz santrallerinin bir kısmı şalter indirdi. Onların yerini de yeniden ithal kömür santralleri aldı.
Trakya Birlik’ten ayçiçek yağı açıklaması: “TÜM ÜRÜNLERDE YÜZDE 100’ÜN ÜZERİNDE ARTIŞ YAŞADIK”
Pandemi ile beraber dünyada başta tarımsal ürünler olmak üzere tüm emtialarda ciddi fiyat artışı yaşandığını söyleyen Çelen, “Üretim yapan ülkelerin, gıda-arz güvenliğini önceleyen politikalarıyla da geçtiğimiz 1-1,5 yıl içerisinde yüzde 100’ün üzerinde tüm tarımsal emtialarda ciddi fiyat artışları yaşadık. Bu süreçte dolar kurunun değerlenmesi ile beraber tarım ve gıda ürünlerinde fiyat artışlarını raflarda daha yoğun hisseder olduk. Ülkemizde aslında bu yıl sevindirici bir gelişme yaşadık. Tarihi, rekor seviyede 1 milyon 600 bin ton bir üretim yaşamamıza rağmen özellikle dünyadaki tarımsal girdiler, enerji, akaryakıt, doğal gaz ve gübre fiyatında yaşanan artışlar, çiftçi davranışlarında önemli değişikliklere neden oldu. Bu nedenle özellikle harmanın başından bu tarihe kadar yaklaşık yüzde 30-35’in üzerinde gerek yurt dışı, gerek yurt içi fiyatlarda yükseliş gerçekleşti. Buna paralel olarak yağın üretiminde kullandığımız tüm bileşenlerde çok ciddi fiyat artışlarıyla karşılaştık. Ham madde, ambalaj artışları gibi şeyler. Lojistik ve fiyatlama sorunlarıyla beraber bugün içinde bulunduğumuz tablo oluştu. Arz-talep dengesi yönüyle ülkemizde bir sıkıntımız yok ancak dünya fiyatlarının son derece artması, kurda yaşanan seviyeler bizi şu an raflarda 80- 90 lira bandına taşımış oldu” dedi.
Türkiye’yi zamlar ve yükselen işsizlik nedeniyle zaten çok zor bir kış bekliyor. Global enflasyon ve paralelinde TL’nin büyük para birimlerine karşı değer kaybı da ithal girdi kullanan tüm ürünlerde sürekli zamlara yol açıyor. Hükümetin bilinçsiz ekonomi politikaları ise zamları yokluğa çeviriyor.
1970’lerde gaz yağı, margarin gibi ürünler piyasadan kaybolunca, RP ve merkez sağ Ecevit hükümeti ile alay etmişti. AKP de bize şükretmemizi hatırlatmak sıkça eleştirdiği geçmiş dönemin tekerrürü ile ceza görebilir.
Twitter’da TUIK enflasyon yorumları
Ali Ekber Yıldırım: Tarım ve gıdada 2022 yılı daha zor geçecek
Enerjiye ZAM DEĞİL, sanayiciye zulüm