Gündem
Mehmet Şimşek cebinde $41 milyarla dönüyor
Bakan Şimşek, 6 uluslararası finans kuruluşuyla yapılan anlaşmalarla Türkiye’ye 41 milyar dolarlık uzun vadeli proje finansmanı sağlanacağını açıkladı. Kaynaklar, altyapı ve dönüşüm projelerinde kullanılacak ve 3 yıl içinde hesaba geçecek.
Bakan Şimşek, 6 uluslararası finans kuruluşuyla yapılan anlaşmalarla Türkiye’ye 41 milyar dolarlık uzun vadeli proje finansmanı sağlanacağını açıkladı. Kaynaklar, altyapı ve dönüşüm projelerinde kullanılacak ve 3 yıl içinde hesaba geçecek.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 6 uluslararası finans kuruluşuyla yapılan görüşmeler sonucu, uzun vadeli ve düşük maliyetli yaklaşık 41 milyar dolarlık proje finansmanı sağlanacağını açıkladı.
Şimşek, kaynağın “yeşil ve dijital dönüşüm, afet dayanıklılığı, altyapı ve kapsayıcı büyüme projeleri” için kullanılacağını duyurdu.
Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Dünya Bankası, Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB), İslam Kalkınma Bankası (IDB) ve Avrupa Yatırım Bankası (EIB) ile iş birliklerini güçlendirdiklerini söyledi. Üç yıllık bir dönemi kapsayan bu süreçte, toplamda 41 milyar dolara ulaşacak uzun vadeli finansmanın Türkiye’ye aktarılması hedefleniyor.
Bakan, bu finansmanın üretkenliği artırarak “sürdürülebilir yüksek büyümeyi” destekleyeceğini savundu. Şimşek ayrıca, Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler sınıfına girmesinin nihai hedef olduğunu belirtti.
Öte yandan, ekonomistler ve muhalefet partileri, uzun vadeli de olsa dış kaynak girişlerinin borç yükünü artırabileceği ve bu tür finansman anlaşmalarının ileride bağımsız ekonomi politikaları izlenmesini zorlaştırabileceği uyarısında bulunuyor.
ParaAnaliz: Bu finansman kalkınmaya güç kazandırır
Ulus-üstü kuruluşlardan sağlanan uzun vadeli borçların sakıncalı olduğuna dair görüşe katılmak mümkün değil. Bunlar belli ve kreditör tarafından onaylanmış projelere verilen ve ekonomik ve sosyal olarak geri dönüşü karlı borçlardır. Yani, projeler hayata geçtiğinde edinilecek net maddi menfaat, veya pozitif dışsallıklar, borcun faiz ve anaparasını rahatlıkla öder. Çok uluslu şirketlerden yeterince doğrudan sermaye cezbedemeyen Türkiye, ancak bu tür kredilerle çok acil yeşile dönüşüm, beşeri sermaye zafiyeti, sağlık sisteminde eksikler gibi sorunları finanse edebilir.
Kaynak: Cumhuriyet, ParaAnaliz
