Sosyal Medya

Genel

Yunan Basını: Türkiye’nin S-400 planı Kongre’de tepki yarattı

Yunan basın kaynaklarına göre ABD’li yetkililerin, Türkiye’nin Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerini Suriye’ye transfer etme olasılığını değerlendirdiğine dair haberler, Washington’da sert muhalefete neden oldu. Kongre üyeleri böyle bir hamlenin CAATSA yaptırımlarını kaldırmaya yetmeyeceğini öne öne sürdü.

Yunan Basını:  Türkiye’nin S-400 planı Kongre’de  tepki yarattı

Yunan basın kaynaklarına göre ABD’li yetkililerin, Türkiye’nin Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerini Suriye’ye transfer etme olasılığını değerlendirdiğine dair haberler, Washington’da sert muhalefete neden oldu. Kongre üyeleri böyle bir hamlenin CAATSA yaptırımlarını kaldırmaya yetmeyeceğini öne öne sürdü.

Bu fikir resmî olarak gündemde olmasa da, üst düzey diplomatik görüşmelerde ele alınması, Capitol Hill’de dikkatle izleniyor ve ABD çıkarları ile bölgesel müttefikler açısından stratejik etkilerine dair endişeler yaratıyor.

İki partiden temsilciler olan Brad Schneider (D-IL) ve Gus Bilirakis (R-FL), Dışişleri Bakanlığı Siyasi-Askerî İşler Bürosu Kıdemli Yetkilisi James H. Holtzneider’e hitaben yazdıkları mektupta, söz konusu öneriye yönelik endişelerini dile getirdi.

Milletvekilleri, Dışişleri Bakanlığı’ndan böyle bir adımın sonuçlarını değerlendirmesini talep etti. Özellikle İsrail’in niteliksel askerî üstünlüğü (QME) ve Orta Doğu’daki genel caydırıcılık yapısı üzerindeki olası etkilerine dikkat çektiler.

Türkiye’nin S-400’leri Suriye’ye göndermesinin stratejik sonuçları

Milletvekilleri, S-400 sisteminin Suriye’ye transfer edilmesinin, Türkiye’nin CAATSA (Amerika’nın Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) kapsamındaki mevcut yaptırım ihlalini çözmeyeceğini ve ABD’nin stratejik çıkarlarına hizmet etmeyeceğini vurguladı. Aksine böyle bir adım:

S-400 sistemini kimin kullanacağı fark etmeksizin — ister Türk ister Suriyeli güçler — bu platformun Suriye topraklarında bulunmasının, ABD ve müttefiklerinin güvenlik operasyonları açısından ciddi bir tehdit oluşturacağı ifade edildi. Suriye’nin batı koridoruna konuşlandırılacak bir S-400 sistemi, İran yanlısı milisler ve Hizbullah’a yönelik İsrail hava operasyonlarını ciddi şekilde kısıtlayabilir.

Tırmanma riski ve stratejik belirsizlik

Mektupta dile getirilen önemli bir endişe, sistemin kontrolünün kimde olacağına dair belirsizliktir. Eğer operasyonel kontrol Türk personelde kalırsa, İsrail güçleriyle doğrudan bir çatışma ihtimali artabilir. Öte yandan, kontrolün Suriye’ye devredilmesi, Rusya ve İran tarafından desteklenen bir rejimi güçlendirecek ve zaten istikrarsız olan ortamı daha da kaotik hale getirecektir.

“Böyle bir transfer, bölgesel hava savunma denkleminde bir gecede değişiklik yaratır,” uyarısında bulunan milletvekilleri, bunun İsrail’in niteliksel askerî üstünlüğünü ciddi şekilde aşındıracağını ve bunun da ABD’nin bölgedeki savunma politikalarının temel taşlarından biri olduğunu hatırlattılar.

Yaptırımlardan kaçış mümkün değil

Milletvekilleri, S-400 sisteminin başka bir yere taşınmasının, Türkiye’yi yaptırımlardan kurtaracağı düşüncesini kesin bir dille reddetti. CAATSA kapsamındaki ihlalin, sistemin konumu değil satın alınması olduğunu belirttiler. Sistem yer değiştirse bile, bu adım ABD yaptırımlarının ciddiyetini zayıflatır ve tehlikeli bir emsal oluşturur.

“Ankara’nın stratejik meydan okumasını ödüllendirip, transferi örtülü biçimde onaylamak, yanlış bir mesaj verir: Yaptırımlar pazarlık edilebilir,” ifadelerine yer verdiler.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler