Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

ABD Nord Stream 2 İçin Harekete Geçti: İsviçre’de Gizli Görüşmeler Sürüyor

ABD’li Yatırımcıların Nord Stream 2’ye İlgisi Artıyor Nord Stream 2’nin akıbetiyle ilgili dikkat çekici bir süreç yaşanıyor. İki yıl önce…

ABD Nord Stream 2 İçin Harekete Geçti: İsviçre’de Gizli Görüşmeler Sürüyor

ABD’li Yatırımcıların Nord Stream 2’ye İlgisi Artıyor

Nord Stream 2’nin akıbetiyle ilgili dikkat çekici bir süreç yaşanıyor. İki yıl önce patlamalarla devre dışı kalan ve uzun süre sessizliğe bürünen boru hattı için, bu kez ABD’li yatırımcılar devreye girmeye hazırlanıyor. İsviçre’de haftalardır süren gizli görüşmelerde, boru hattının devralınması ve yeniden işletilmesi üzerinde yoğun pazarlık yapıldığı öğrenildi.

ABD’nin hedefinde, Rusya ile yeni bir gaz tedarik anlaşması yapmak ve bu anlaşma kapsamında ABD’li yatırımcıların, Nord Stream 2 üzerinden Almanya’ya gaz taşıyan ara istasyon görevi üstlenmesi bulunuyor. Bu senaryoda, Almanya’ya giden gazın kontrolü ABD’li yatırımcıların eline geçerken, süreçten finansal kazanç sağlanması da esas alınıyor. ABD hükümetinin bu süreçte doğrudan bir rol üstlenmesi beklenmezken, özel yatırımcılar üzerinden yürütülecek modelin hazırlıkları sürüyor.

İflas Sürecindeki Şirketler ve ABD’li Talipler

Nord Stream 1 ve Nord Stream 2’nin sahibi olan şirketler, boru hatlarından gaz akışı sağlanmadığı için iflas etmiş durumda. İsviçre’de devam eden iflas sürecinde, özellikle ABD’li yatırımcıların yoğun ilgisi dikkat çekiyor. ABD’den birden fazla yatırımcının resmî teklif hazırlığında olduğu ve bunlar arasında öne çıkan isimlerden birinin iş insanı Stephen Lynch olduğu öğrenildi. Lynch, Nord Stream 2’nin satın alınması için ABD yönetiminden özel izin talep etti. Bu izin, Rusya’ya yönelik yaptırımlar nedeniyle gerekli hale geldi.

Lynch’in temel argümanı ise dikkat çekici. ABD’nin, boru hattının mülkiyetini devralması halinde, bu durumun Rusya ile yürütülecek Ukrayna savaşını bitirmeye yönelik müzakerelerde bir koz olarak kullanılabileceği öne sürülüyor. Aynı zamanda Almanya’ya karşı da stratejik bir baskı aracı yaratılması planlanıyor.

Almanya Sürecin Dışında Tutuluyor

Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Almanya’nın sürece dahil edilmemesi tartışma yaratıyor. Alman Ekonomi Bakanlığı, Nord Stream 2’nin yeniden devreye alınmasıyla ilgili hiçbir planın gündemde olmadığını açıklasa da, hattın sertifikasyon süreci hala tamamlanmadığı için Almanya’nın nihai onayı olmadan boru hattının aktif hale getirilmesi hukuken mümkün değil. Bu durum, ilerleyen dönemde Almanya’nın elini güçlendiren bir faktör olarak masada duruyor.

BSW üyesi ve Avrupa Parlamentosu milletvekili Fabio De Masi, Almanya’nın kendi çıkarlarını göz ardı etmemesi gerektiğini belirterek, boru hattı üzerinden gaz akışının yeniden başlamasını savunuyor. De Masi, aynı zamanda 2022’de Nord Stream’e düzenlenen saldırının bağımsız bir soruşturmayla aydınlatılmasını talep ediyor.

Yarısı Zarar Gören Boru Hattı ve Onarım Maliyetleri

Nord Stream 2’nin iki paralel hattından yalnızca biri 2022’deki patlamalardan zarar gördü. A hattı iki noktadan yırtılarak su dolarken, B hattı zarar almadan ayakta kalmayı başardı. Hasar gören kısmın onarımı için yaklaşık 500 milyon euro tutarında bir maliyet hesaplanıyor. Bu rakam, Nord Stream 2’nin toplam maliyeti olan 10 milyar euronun yanında oldukça düşük kalıyor.

Yatırımcılar için cazip olan bu durum, boru hattının tamir edilip yeniden devreye alınmasının ekonomik açıdan makul bir seçenek olarak öne çıkmasını sağlıyor. Üstelik, Almanya’nın mevcut durumda yüksek fiyatlarla LNG ithal ettiği dikkate alındığında, Rusya’dan boru hattı üzerinden doğrudan gaz tedarik edilmesi, hem enerji maliyetlerini düşürme hem de arz güvenliğini yeniden sağlama açısından avantajlı bir senaryo olarak değerlendiriliyor.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler