Yağız Kutay
Yağız Kutay: ‘Ekonomi ve Siyaset Çatışması…’
Bir mahalle için milletin kanını emen, diğeri için üretimin kalbi olan TÜSİAD’ın başkanı Orhan Turan, sulh ceza hakimliğine sevk edildi...

Bir mahalle için milletin kanını emen, diğeri için üretimin kalbi olan TÜSİAD’ın başkanı Orhan Turan, sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Sebebi hükümetin ekonomi ve yargı politikalarını eleştiren bir konuşması.
Ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “gerçeğe aykırı bilgiyi yayma” suçlamalarıyla hakkında soruşturma başlattı.
TÜSİAD NEDİR?
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği herkesin ismini bildiği ama etkisi tam anlaşılamayan bir iş dünyası örgütü. Türk sanayisinin başat derneği. Yıl 1971’de Vehbi Koç, Sakıp Sabancı, Nejat Eczacıbaşı isimlerinin katkılarıyla kurulan TÜSİAD, Türkiye’nin en etkili iş dünyası kuruluşlarından biri haline geldi. Kuruluş amacı, Türkiye’de özel sektörün gelişmesini desteklemek, ekonomi, sanayi, ticaret ve sosyal alanlarda politikalar üretmek ve iş dünyasının sesini duyurmaktı.
Sanayileşme trendinin hızlandığı 1970’lerde TÜSİAD, özel sektörün gelişimi için çalışmalara başladı. 1980’lerde ise Özal’ı destekleyerek serbest piyasaya geçişi iyiden iyiye perçinlenmesine önemli rol oynadı.
90’larda TÜSİAD’ın ekonomi haricinde demokrasi ve insan hakları konularında da fikir beyan ettiği diğer konular arasına girdi.
Siyasi dengeleri etkileyebilen bir güce ulaşarak TÜSİAD Ankara’nın İstanbul’daki ortağı gibiydi yıllar boyu. AK Parti iktidarında da böyleydi. Muhalif gibi görünüp bir yandan da mevcut iktidarın ekonomi politikalarındaki yanlışlara sessiz kalması nedeniyle yıllardır samimiyeti sorgulanıyordu.
Yıllarca yanlış politikalara sessiz kalan TÜSİAD, bugün neden böyle sert bir açıklama yaptı? Türkiye’nin ekonomik çıkmazı artık gizlenemeyecek bir noktaya mı geldi?
Asıl soru şu: Dış ticaretin %85’ini yöneten, kurumlar vergisinin %80’ini ödeyen bir yapının başkanının, bu kadar ucuz ve ısmarlama suçlamalarla mahkemeye sevk edilmesi ne anlama geliyor?
Sevilmese bile saygı duyulması gereken bu kurum üzerinden Türkiye’ye mesaj vermek ne ekomomik ne ahlaki ne de hukuki problemlerimize çözüm olacak. Bu tür gözdağı operasyonları, ekonomide güveni sacığını ilkokul öğrencisi bile biliyor. Yatırımcıyı ürküten, piyasalardaki kırılganlığı artıran bu adımlar, Türkiye’yi daha belirsiz ve riskli bir ekonomi haline getiriyor. Bu soruyu yüzüncü kez soruyoruz ve hâlâ cevabı yok. Hükümetin siyasi hesapları ülkenin ekonomik istikrarından daha mı önemli?