Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Piyasalar kadar değeri olmadı vatandaşın…’
26 Mart 2025Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek… Son olayların her açıdan önemli aktörü olmasına rağmen ‘görevimizin başındayız’ dışında bir açıklamasını duydunuz mu? Vatandaşın geçim sıkıntısının, reel sektörün durumunun hiç gündeme geldiğini gördünüz mü?
Meseleyi sadece son İBB başlığı ile de ele almayın. Bugüne kadar defaten piyasaların ayağına giden ve her seferinde eli boş dönen, serseri paradan başka bu ülkeye yatırım getiremeyen Şimşek’in, herhangi bir tüketici örgütüyle ya da emeklileri temsil eden insanlarla görüştüğüne şahit oldunuz mu?
İş dünyasıyla bir araya geldiğinde de ekranda sunum yapıp, sonra da nasihat verip, birilerini suçlamaktan başka bir iş yapmıyor. Mehmet Şimşek doğru düzgün basının karşısına bile çıkmıyor.
Tüm kararlarını sosyal medya üzerinden aktarıyor, buradan yorumlar yapıyor. Kimileri buna modernizasyon diyebilir. Ama ben ciddiyetsizlik olarak yorumluyorum. Çünkü bir ülkenin yetkilisi önce resmî açıklama yapar, sonra sosyal medyadan istediğini paylaşır.
Daha önceki bakanlık dönemlerinde de işe alımları bile kendi sosyal medya hesabından açıklardı. Kendisini bu performansıyla yakından biliyoruz. Ekonomi basını ile bir araya gelmeden önce liste isteyen, liste vermeyenle buluşmaktan vazgeçen bir isimdir.
Bu tavırların tümünden anlaşılıyor ki, soru sorulmasına olanak tanımak istemeyen, soru soracakları da kendi seçtiği listeden görmeyi arzu eden, ekonomiyi riskli hale getirirken, açıklama yaparken risk almayan bir bakan profili…
Son gelişmelerden sonra performansına bakalım. Şimşek, önce görevinin başında olduğunu, sonra programın olağan akışıyla devam ettiğini söyledi. Elbette akabinde de ‘piyasalara güven verdi, koordinasyon toplantıları yaptı, yabancı yatırımcılarla buluştu’ gibi haberler birbirini izliyor.
Düşünsenize, açlık seviyesinin altında yaşayan insanlardan para toplayan, ama o parayla yabancı yatırımcılara ortam anlatan bir kişi. Rasyonelleşme diye göreve gelip, verilerle yüzleşmeden rasyonalite anlatan, 2 binli yıllardaki bakanlık döneminde gelen parayı tüketime harcayıp, oradan kasa dolduran, elde avuçtakini satarak iş yapan bir isim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine yönelik suçlamalarına girmeyeceğim. Onu aralarında halletsinler. Ama ikinci döneminde beklediği gibi bir ortam bulamayınca, kimi ezeceğini biliyor.
Piyasalara bugüne kadar defaten açıklama yapan, her fırsatta ayaklarına gidip, herhangi bir proje anlatmak yerine, TÜİK verileriyle ekonomi anlatan ve ‘bize güvenin’ diyen, olağanüstü durumlarda vatandaşa izahat vermek yerine, hemen piyasalara koşmaktan başka ne yaptı?
Aslında kendi içinde tutarlı olduğunu düşünüyorum. Çünkü sadece finansçı… Ne düzeyde finansçı olduğunu da para varken anlamak zor, ama para yokken ortaya çıktığını gördük. Şimşek şimdi yine piyasalarla buluşup, telekonferans yaptı.
Öyle bir isim ki 2007 yılında NewYork’taki yatırımcılarla toplantısında ülkede küreselciler ile ulusalcıların mücadelesine atıfta bulunup, kendilerinin küreselcilerden yana olduğu alenen söyleyen bir isimden şimdi işçinin, işsizin, memurun, emeklinin, çiftçinin, sanayicinin, öğrencinin, esnafın, çalışanın halinden anlamasını bekliyoruz. Bizimki de saflık.