Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Londra mesajları ve geçim sıkıntısı…’
17 Ocak 2025Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yeniden ve yeniden Londra’da yatırımcılarla bir araya geldi. Esasen öncelikle bu tip toplantıların faydalı olduğunu düşünüyorum. Ama bir yerde bulunmanızdan çok, o yerde ne anlattığınızın daha önemli olduğunu sanıyorum hepimiz biliyoruz.
Peki ne anlattı Bakan Şimşek? Düşen enflasyon, kamuda dengelenen harcamalar vesaire… Sizce karşınızdaki insanlar saf mı? Yani bir rakam açıklıyorsanız, o rakamın detaylarına bakmaktan uzak, finansal okuryazarlığı olmayan insanlar mı?
Sanıyorum böyle olmadığını hepimiz biliyoruz. Öncelikle ülkeyi üretim ekosisteminden sıyırırsanız, o ülkede sadece paradan para kazanma ortamı yaratırsınız. Hiçbir yatırımcı da kendilerine birtakım garantilerin verilmesi durumu hariç olmak üzere, iç piyasası tıkanmış, satın alma gücü düşmüş, piyasaları sığlaşmış ve kuru sürdürülebilir olmayan biçimde baskılanmış, rakamları tartışmalı bir ülkeyi tercih etmez.
Şimşek düşüşteki bir enflasyondan bahsediyor ama bunun sadece gelirlerdeki kısılmaya bağlı, tüketim sorunundan kaynaklandığını, rakamlarla dizayn edilen bir yapıya dair inanç olduğunu ifade etmiyor.
Ülkede yaşam ve üretim maliyetleri artarken, gelirleri kısıyorsanız, orada sürdürülebilir bir ekonomi yaratamazsınız. Aksine büyük iktisadi kırılmaların eşiğinde bir durum ortaya çıkarırsınız.
Üstelik enflasyonu, kamu zamları eliyle tetikliyorsanız, orada da bir dezenflasyon ortamından değil, ancak stagflasyondan bahsedebilirsiniz. Sizin bunu istatistiklerinize yansıtmıyor olmanız, yatırımcı açısından durumu değiştirmez.
Bütçe dengelemelerinden bahsediyor Şimşek. Ama 2,1 trilyon bütçe açığını, yüzde 62 artan vergi gelirleriyle birlikte izah etmekten de kaçınıyor. Bu haliyle Şimşek’in mesajları ne anlatıyor.
Açıkçası ortada bir proje olmadan ‘bize güvenin’ demenin modasının geçtiğini anlamayan, kendisini 2 binli yıllardaki parasal genişleme ortamında zanneden ve müflis esnaf gibi kapı kapı para arayan görüntüsüyle sonuç alması mümkün değil.
Ama vatandaş açısından meseleye ve verilen mesajlara göz attığınızda çok daha zorlu bir dönemi yaşayacağımızı anlıyoruz. Böylesi bir ekonomik ortamı ülke insanın sürdürebilmesi mümkün gözükmüyor.
Hatta yastık altına kayan altının ya da tasarrufun dikkat çektiği haberleri ortaya saçılmışken, ancak o paraya talip olarak gelen yatırımcıya da yatırımcı denmez. Gerçek yatırımcı ülkenin üretim odaklı bir hikâyesi olmasını bekler.
Projeleri inşaat üzerine kurgulu olmayan, yapılan projelerden dolayı inşaat sektörünün hareketleneceği bir yapının öneminin dahi farkında olmayan bir ekonomi yönetimiyle işimiz çok zor ve anlaşılan o ki bizi derinleşen bir geçim sıkıntısı beklemeye devam ediyor.