Femi Koru: Erken seçim ne zaman?

Bir sonraki seçimin tarihinin erkene alınacağı biliniyor. Tayyip Erdoğan’ın dördüncü kez beş yıllığına cumhurbaşkanı seçilebilmesi için en kullanışlı formül, TBMM’nin erken seçim kararı alması…

Cumhurbaşkanı Erdoğan adaylığı düşündüğünü türkücü İbrahim Tatlıses aracılığıyla duyurdu zaten…
Ana-muhalefet partisi CHP, 31 Mart 2024 yerel seçiminden birinci parti çıkmasından aldığı güvenle, son zamanlarda dozunu daha da artırarak, iktidarı erken seçime davet edip duruyor.

Ekonomik sıkıntılardan en fazla etkilenen kesimlerde durumlarının düzelmesini iktidardan bekleme alışkanlığı giderek yerini değişime bırakmaya başladı; halk da bir an önce seçim olsun ve ne olacaksa olsun diye düşündüğünü belli ediyor.

Seçim erken bir tarihte olacak, ama ne kadar erken?

Bizde erken seçimler genellikle ‘baskın seçim’ olarak gerçekleşiyor. Genellikle iktidarlar, seçime zorlandıklarında, kendilerini en hazır hissedecekleri tarihe iki ay kala “Haydi, seçime” diyorlar…
Gelecek seçim de aynı şekilde bir ‘baskın seçim’ olarak gündeme gelecektir.

AK Parti iktidarda 23 yılını doldurmak üzere. Demokratik ülkelerde bu bir rekor. İktidarlar çok daha kısa sürede değişir demokrasilerde; en uzun süre 11-13 yıldır. Daha uzun süreli iktidarlar demokratik olma iddialı tek adam rejimlerinde görülüyor.

Uzun süren iktidarlar, kendi ülkemizde görebiliyoruz, yönetimden şikayetleri artırıyor ve olan bitenden muhalefetin suçlanmasını güçleştiriyor.

AK Parti iktidarının işi bu bakımdan zor ve bu zorluğu aşmak için kullanabileceği kozlar da fazla değil. Buna karşılık, her geçen gün, iktidardan kaynaklı sorunlar kendilerini daha fazla hissettiriyor.
Her şey bir tarafa, ekonominin durumu ortada.

Enflasyonun yıkıcı etkisi en fazla AK Parti seçmenini sarsıyor. AK Parti kadrolarının her düzeyi enflasyona şerbetli, buna karşılık her seçimde partilerine oy verdiği bilinen geniş kitleler, kendilerini birdenbire yoksulluk veya açlıkla sınanır buldular.

Kadroları ile seçmenleri arasındaki ekonomik durumdan etkilenme farkı, iktidar partisini kendini savunamaz hale getiriyor.

Ekonomide düzelme beklentisi her seferinde bir sonraki bahara bırakılmak zorunda. Ertelemelerin ceremesini de geniş kitleler çekiyor.

Yılbaşında asgari ücret ile memur ve emeklilerin maaşları belirlendi.
Neye göre yapıldı belirleme?

Yeni yılın -2025 yılının- enflasyon beklentisine göre…

Merkez Bankası yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 21 olarak hesapladığını duyurdu. O hesaba göre, memurlar ile memur emeklilerinin maaşına yüzde 11.54, SSK ve BağKur emeklilerinin maaşına da yüzde 15.75 zam uygun görüldü.

Aralık 2024 enflasyonu yüzde 1.03 çıkınca Merkez Bankası’nın yüzde 21 enflasyon beklentisi 2025 sonunda doğrulanacakmış havası doğdu.

Peki Ocak 2025 enflasyonu kaç çıktı: Yüzde 5.03…

Emekliler ve memurlara uygun görülen zam oranının yarısı Ocak ayı enflasyonuyla erimiş oldu.
Belli ki, yıl sonu ile ilgili hesap yanlış çıkacak.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kamuoyu önüne çıkıp “Enflasyon düşüyor” dedikçe, olan bitenden en fazla zarar gören çevrelerin öfkesi daha da artıyor.

Daha önce, “Erken seçim ne zaman” diyen soranlar, şimdilerde “Bu durumdan ne zaman kurtulacağız” demeye başladılar.

Bakan Şimşek’in son açıklamasının “Türkiye tarifeler noktasında ABD’nin hedef ülkeleri arasında olmayacak” bölümü önemli. ABD’nin çılgın mı yoksa deli mi ekseninde değerlendirilen başkanı Donald Trump’ın, taleplerine olumlu cevap vermeyen ülkelere uyguladığı ek gümrük vergileri kast ediliyor.
Ya Türkiye’den de talep söz konusu olursa?

Ekonomiyi yalnızca emek-maaş ilişkisi açısından değerlendirdim; oysa işin daha geniş boyutları var ve onlar bakımından da sorunlar had safhada. İhracatçı, sanayici ve esnaf kesimi de geçmiş dönemleri hayırla yad etmeye ve sorunlarına farklı çözümler aramaya başladı.

İktidardakilerin kendilerini bir dönem daha iktidarda tutmaları ve adaylarını cumhurbaşkanı seçtirebilmeleri için kitlelere sunabilecekleri neler olabilir?

Bu soruya verilebilecek -varsa- olumlu cevaplar sandık başarısı için yeterli olmayabilir.

İktidar açısından başarıyı getirecek tek umut, muhalefetin kendi kendini başarısız hale getirmesidir. O başarısızlık ne zaman kendini belli ederse ‘baskın seçim’e o zaman hazır olun.

karar.com