Genel
TUSIAD: Güven bunalımı yaşıyoruz, sistemik risk var, enflasyonla mücadele gecikiyor
TUSIAD, hükümetin yanlış politikaları hususunda uzun süredir sessiz kalmıştı. Bugün yapılan konuşma TUSIAD’ın ekonomik güveni de etkileyen siyasi uygulamalara tepkisini yansıtıyor.
![TUSIAD: Güven bunalımı yaşıyoruz, sistemik risk var, enflasyonla mücadele gecikiyor](https://i.paraanaliz.com/wp-content/uploads/2025/02/tusiad-genel-kurul.png)
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) bugün olağan genel kurulunu gerçekleştirdi. TÜSİAD’ın sunumu ‘Politik hayatta olağanüstü olaylar’ başlıklı slaytla başladı.
TUSIAD, hükümetin yanlış politikaları hususunda uzun süredir sessiz kalmıştı. Bugün yapılan konuşma TUSIAD’ın ekonomik güveni de etkileyen siyasi uygulamalara tepkisini yansıtıyor.
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras konuşmasında da Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutuklanması, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında soruşturma başlatılması, ‘tekelleşme’ iddialarıyla hakkında soruşturma başlatılan menajer Ayşe Barım’ın Gezi Parkı eylemlerinden tutuklanması, HALK TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, tutuklanması ve ordudan ihraç edilen genç teğmenlere değindi.
Sözcü’de yer alan habere göre, TÜSİAD Genel Kurulu’nda konuşan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras, “Ülke olarak moralimiz bozuk. Güven bunalımı yaşıyoruz. Kartalkaya’da 78 canımız yanarak hayatını kaybetti. Yangın çıkabilir ama 78 kişi ölmez. Ölüyorsa nedeni usulüne uygun yapılmayan binalar ve denetimsizliktir. Çöken bir sistemdir. Bu olay yakın tarihte olduğu için henüz yüreklerimizde” dedi.
TUSIAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan da yüksek enflasyona isyan etti: “Enflasyonla mücadelenin hızlanması gerekiyor. Artık daha hızlı netice almalıyız. Yoksa stres birikiyor. Enflasyonla mücadelenin maliyetine katlanmak zorlaşıyor.
Eski bankacı ve danışman Ömer Rıfat Gencal TUSIAD konuşmasını şöyle değerlendirdi: Geç de olsa TUSIAD’ı bu cesur çıkışı nedeniyle kutluyorum. Keşke aynı cesareti, zamanında çalışanlarını birer birer görevden uzaklaştırma talimatı verirlerken de gösterebilselerdi…
Danışman ve influencer Güzem Yıldız Ertem ise “Bugün TÜSİAD’dan gelen açıklamalar yaşanan birikmiş stresin, baskının, liyakatsızlıkların bir patlaması. Ders çıkaran veya en azından kulak veren oldu mu bilmiyorum ama tarihi nitelikte bir genel kurul oldu” diye yazdı.
TUSIAD Genel Kurulunda Aras şu uyarıları yaptı:
Politik anlamda da önemli olayların yaşandığını ifade eden Aras, “Son haftalarda politik hayatta da olağanüstü olaylar yaşıyoruz. Seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor yerlerine kayyum atanıyor. Bir siyasi parti lideri hakkında önce soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Birçok sanatçının menajerliğini yapan bir iş kadını hakkında önce soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Bir büyükşehir belediye başkanı hakkında, yaptığı konuşmalar nedeniyle basın toplantısından dakikalar sonra soruşturmalar açılıyor. Bilirkişi görüşmesini yayınlayan gazeteciler gözaltına alınıyor, genel yayın yönetmeni tutuklanıyor” dedi.
Teğmenlere de değinen Aras’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Yeni mezun teğmenler ordudan ihraç ediliyor. Bu olaylarda suç vardır yoktur diyemeyiz. Ancak çok kısa sürede arka arkaya gelen bu olayların toplumda endişe yarattığını ve güveni sarstığını söyleyebiliriz.
Ayrıca tutukluluğun istisna değil kural haline gelmesi gibi kangrenleşmiş bir sorunun kanunlar değişse de çözülmediğini görüyoruz.
Kişiyi, bir gün dahi olsa, özgürlüğünden mahrum edecek tutuklama ve adli kontrol kararlarının, hatta gözaltı kararlarının ne denli titiz verilmesi gerektiğini yıllar sonra gelen tahliyelerde, beraat kararlarında görüyoruz. Ancak bugünkü endişe ve güvensizlik ortamına rağmen ülkemizin geleceği ile ilgili umudumuzu hiç kaybetmiyoruz. Çünkü biliyoruz ki doğru politikalarla ülkemiz kalkınır ve vatandaşlarımız kendilerini mutlu ve huzurlu hisseder.
Bu nedenle inandığımız doğruları bıkmadan usanmadan dile getireceğiz. “Söylesek de hiçbir şey değişmiyor” zihniyetine kapılamayız. Bizim görevimiz doğru bildiklerimizi söylemektir. Mevcut uygulamaları eleştirmekle kalmayıp yeni politikalar önermektir.
Orhan Turan: Suistimal ve kayırmacılık çok yaygın
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan’ın konuşmasının satır başları şu şekilde:
Gündem çok ağır. Hangi birisini sayayım. Depremlerde, yangınlarda, iş kazalarında çok sayıda vatandaşımızı kaybediyoruz. Demek ki, hata, suistimal ve kayırmacılık çok yaygın. Eleştirel ifadelere ve habercilik faaliyetlerine açılan soruşturma haberleri, çok sıklaştı. 10 küsur sene önceki olaylara, şimdi yeni soruşturmalar açılıyor. Tutuklu milletvekillerine, siyasi parti liderlerine ve belediye başkanlarına sürekli yenileri ekleniyor. Disiplinsizlik suçuyla teğmenler hakkında ihraç kararı alınıyor. Fakat, deprem, yangın taciz, kadın cinayeti, iş kazası, gibi kamuoyunda infial yaratan nice olayda, ya suçlular bulunmuyor ya da kısa sürede serbest kalıyorlar. Kamuoyu vicdanında suç ve ceza arasında orantısızlık kanaati oluşuyor. İster seçimle, ister atamayla gelen kamu görevlilerinin görevlerinden alınmasının, yeni örneklerine şahit oluyoruz. Üstelik, yeni yasal düzenlemelerle, kamu görevlilerinin Devlet Denetleme Kurulu tarafından görevden alınması ve TMSF’nin şirketlere kayyum olarak atanması mümkün oluyor.
Yolsuzluk, dolandırıcılık, karaborsa haberlerinin ardı arkası kesilmiyor
Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, galiba artık şirket kurmaktan daha kolay. Kadın cinayetlerinin de, çocuk tacizlerinin de sonu gelmiyor. Nedir bu tırmanma? Biz niye bu hale geldik? Hangisini ele alsak günlerce, belki de aylarca konuşmak gerekiyor.
Tüm bu sorunların arkasında, hukuka olan güvenin sarsılması var. Hukuka güven kalmazsa güvensizlik, istikrarsızlık ve belirsizlik her yere sirayet eder. Sistemik risk oluşur. Günü kurtarmak mümkün olsa da yarınlar tehlike altına girer.
Hukukun üstünlüğünü, hemen ve tam olarak tesis etmeden; ne ekonomide, ne toplumda, ne iç ne de dış politikadaki sorunlar çözülebilir.
Ayrıca toplumsal kutuplaşmanın yerini, toplumsal uyuma bırakması, siyasette yumuşama ve siyasi alanın genişlemesi, sorunlarımızın çözümünü mutlaka kolaylaştıracaktır. Bu noktada, terör sorununun kalıcı olarak ortadan kalkması en büyük dileğimizdir.
Enflasyonla mücadele hızlanmalı
Sayın Bakan Mehmet Şimşek’in ekonomi programına destek veriyorsak da, ekonomide her şeyin yolunda olduğunu söyleyemeyiz. Enflasyonla mücadelenin hızlanması gerekiyor. Artık daha hızlı netice almalıyız. Yoksa stres birikiyor. Enflasyonla mücadelenin maliyetine katlanmak zorlaşıyor. Hem girişimciler için hem çalışanlar için.
Başka ülkelerde hammaddeyi daha ucuza alan, krediye daha ucuza erişen, enerji ve işçilik maliyetinin toplam maliyetler içindeki payı daha düşük olan rakiplerimizle biz nasıl rekabet edebiliriz?
Çalışan sayısı artmadan, nitelik yükselmeden, verimlilik hızlanmadan, katma değer artmadan nasıl büyüyeceğiz? Bunu açıklayan bir teori var mı? Hem sanayici mutsuz hem çalışanlar. Hem büyük işletmeler zorlanıyor hem KOBİ’ler. Hem Batıdaki girişimciler yakınıyor hem Doğudakiler. Peki kimin yüzü gülüyor?