Ekonomi
İstanbul’un nüfusu hızla batıya kayıyor
İstanbul’un nüfusu hızla batıya kayıyor. Son 10 yılda Beylikdüzü’nün nüfusu %67 artarken, Fatih’te %16 azalma yaşandı. İstanbul’un en yoğun ilçeleri…

İstanbul’un nüfusu hızla batıya kayıyor. Son 10 yılda Beylikdüzü’nün nüfusu %67 artarken, Fatih’te %16 azalma yaşandı. İstanbul’un en yoğun ilçeleri Esenyurt, Küçükçekmece, Pendik, Ümraniye ve Bağcılar oldu. Gelir adaletsizliği ise Sultanbeyli ve Sultangazi’de en derin seviyede hissediliyor.
Türkiye nüfusunun %20’sini barındıran İstanbul, son yıllarda hızla batıya doğru genişliyor. İLKE Vakfı tarafından hazırlanan kapsamlı rapora göre, megakentin nüfus dinamikleri önemli değişimler gösteriyor. Özellikle Beylikdüzü, Esenyurt ve Başakşehir gibi ilçelerde nüfus hızla artarken, Fatih, Kadıköy ve Şişli gibi merkez ilçelerde ise azalma eğilimi gözlemleniyor.
Rapora göre, İstanbul’da nüfus en yoğun şekilde Esenyurt, Küçükçekmece, Pendik, Ümraniye ve Bağcılar ilçelerinde toplanıyor. Bu beş ilçe, kent nüfusunun %25’ini barındırıyor.
İLKE Vakfı yetkilisi Ahmet Sait Öner, İstanbul’daki demografik değişime ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
Fatih, Kadıköy ve Şişli gibi ilçelerde nüfus düşüşü yaşanıyor.
Beylikdüzü’nde son 10 yılda nüfus %67 arttı.
Başakşehir ve Esenyurt gibi çeper ilçelerde de ciddi nüfus artışı gözlemlendi.
Fatih ilçesinde nüfus %16 oranında azaldı.
Bu değişimin şehirleşme, ekonomik faktörler ve doğurganlık oranlarıyla bağlantılı olduğu ifade ediliyor.
Raporda, tek kişilik hanelerin artış gösterdiği vurgulanıyor. Özellikle Kadıköy, Şişli ve Bakırköy’de her dört haneden birinde yalnız yaşayan bireyler bulunuyor. Öner, bu değişimin kentleşme ve bireyselleşme trendleriyle bağlantılı olduğunu belirtiyor.
Doğurganlık oranlarının, ekonomik faktörlerden çok kültürel kodlarla bağlantılı olduğu belirtilen raporda, şu tespitler öne çıkıyor:
Esenyurt, Sultanbeyli, Sultangazi ve Sancaktepe gibi ilçelerde doğurganlık oranları yüksek.
Beşiktaş, Şişli, Kadıköy ve Bakırköy gibi ilçelerde ise bu oran oldukça düşük.
Bu durum, İstanbul’un demografik yapısında bölgesel farklılıkların belirgin hale geldiğini gösteriyor.
İstanbul, Türkiye’nin gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYİH) üçte birini üretmesine rağmen, gelir adaletsizliğinin en yüksek olduğu metropoller arasında ilk sırada yer alıyor.
Sultanbeyli ve Sultangazi, gelir eşitsizliğinin en derin hissedildiği ilçeler olarak öne çıkıyor.
Beykoz ve Sarıyer gibi ilçelerde ise mahalle içi ekonomik uçurumlar belirgin şekilde hissediliyor.
Öner, “Beykoz ve Sarıyer’de hem en yüksek gelir grubuna hem de en düşük gelir grubuna mensup bireyler yan yana yaşıyor” diyerek İstanbul’daki ekonomik farklılıkların altını çizdi.
En Pahalı İlçeler
İstanbul’daki kiralar da ilçelere göre büyük farklılıklar gösteriyor. Rapora göre:
Esenyurt’ta ortalama kira 15 bin 500 TL ile en düşük seviyede.
Sarıyer’de ise ortalama kira 60 bin TL’ye ulaşıyor.
Şişli, Kadıköy ve Fatih ticaret ve finans merkezi olarak öne çıkarken, Esenyurt ve Tuzla’nın sanayi bölgeleri olarak öne çıktığı belirtiliyor.
Raporda, İstanbul’un nüfusunun önümüzdeki yıllarda batıya doğru genişlemeye devam edeceği, merkez ilçelerde ise nüfusun azalmayı sürdüreceği öngörülüyor. Kentleşme dinamikleri, ekonomik koşullar ve sosyal yapılar, bu değişimi hızlandıran faktörler arasında yer alıyor.