Cemre Yoldaş yazdı: Korku ve Açgözlülüğün Dinamikleri
30 Nisan 2025Finansal piyasalar, yatırımcı psikolojisinin en belirgin şekilde gözlemlendiği alanlardan biri olup, bireylerin karar alma süreçleri çoğunlukla rasyonel olmaktan uzak, duygusal ve bilişsel eğilimlerle şekillenmektedir. Bu bağlamda, korku ve açgözlülük, yatırımcıların finansal piyasalardaki hareketlerini yönlendiren temel psikolojik faktörler olarak kabul edilir. (Lo, 2017). Peki, bu duygular neden bu kadar baskın? Korku ve açgözlülüğün yatırım kararları üzerindeki etkileri nelerdir ve yatırımcılar bu tuzaklardan nasıl kaçınabilir? Bu yazıda, korku ve açgözlülüğün psikolojik ve nörolojik temellerini, finansal piyasalardaki etkilerini ve yatırımcıların bilinçli kararlar alabilmesi için izleyebileceği stratejileri detaylandıracağız.
Psikolojik ve Nörolojik Temeller
Kayıp korkusu (loss aversion) kavramına göre, bireyler potansiyel kayıpları kazançlara kıyasla daha güçlü bir şekilde algılar ve bu asimetrik değerlendirme, yatırım kararlarını önemli ölçüde etkiler (Kahneman & Tversky, 1979). Bu durum, özellikle piyasalarda belirsizlik veya düşüş eğilimi görüldüğünde panik satışlarının yaygınlaşmasına neden olmaktadır. Ayrıca, yatırımcılar geçmişte yaşadıkları finansal kayıpları hafızalarında daha baskın şekilde tutma eğilimindedir (recency effect), bu da onların gelecekte riskten kaçınma davranışlarını artırarak daha muhafazakâr yatırım stratejileri benimsemelerine yol açmaktadır (Barberis, 2013).
Açgözlülük ise yatırımcıların finansal karar alma süreçlerinde aşırı risk almalarına neden olabilen güçlü bir duygusal etkendir. Özellikle büyük getiriler elde etme umudu, bireyleri rasyonel karar alma mekanizmalarından uzaklaştırarak riskli yatırımlara yönlendirebilir (Shefrin, 2002). Bu durum, sosyal medyanın yaydığı ‘hızlı zengin olma’ hikâyeleri ile daha da pekişmektedir. Sosyal bilişsel teoriye göre, bireyler çevresel faktörlerden ve toplumsal normlardan etkilenerek yatırım kararlarını şekillendirir (Bandura, 1986). Açgözlülüğün etkisi altında kalan yatırımcılar, rasyonel analiz yerine duygusal dürtüleriyle hareket ederek genellikle aşırı yüksek fiyatlarla alım yapma eğiliminde olurlar. Bu tür irrasyonel davranışlar, piyasalarda balon oluşumuna ve ani çöküşlere neden olabilir (Shiller, 2015).
Nörobilim araştırmaları, korku ve açgözlülüğün yatırım kararları üzerindeki etkisini biyolojik düzeyde de incelemiştir. Amigdala, bireyin korku tepkilerini düzenleyen beyin bölgesi olarak yatırımcıların risk algısını şekillendirirken, dopamin sistemi açgözlülükle ilişkilendirilerek yatırımcıların risk alma eğilimini artırmaktadır (Schultz, 2015). Lo (2004), yatırımcıların stres altındayken korkuya dayalı kararlar alma olasılıklarının daha yüksek olduğunu ve bu durumun piyasa çöküşlerine katkıda bulunabileceğini öne sürmüştür.
Bu iki duygu, piyasa döngülerinin temelini oluşturur. CNN’in meşhur “Fear & Greed Index” (Korku ve Açgözlülük Endeksi), yatırımcı psikolojisinin piyasalardaki rolünü anlamak için önemli bir göstergedir.
Davranışsal Finansta Korku ve Açgözlülük
Davranışsal finans literatürü, yatırımcıların korku ve açgözlülük nedeniyle rasyonel beklenti teorilerinin öngördüğünden farklı hareket edebileceğini ortaya koymuştur. Özellikle prospect teorisi (Kahneman & Tversky, 1979), bireylerin kayıplara karşı aşırı duyarlı olduğunu ve kazançları kayıplardan daha düşük bir ağırlıkla değerlendirdiğini göstermektedir. Bu bağlamda, yatırımcılar piyasa düşüşlerinde panik satışları gerçekleştirirken, yükseliş trendlerinde aşırı özgüvenli bir şekilde riskli yatırımlara yönelme eğilimi göstermektedir. Örneğin, Shiller (2000) piyasalardaki aşırı değerlemelerin ve balonların büyük ölçüde yatırımcı psikolojisinin bir sonucu olduğunu ileri sürerek, özellikle dot-com balonu gibi tarihsel olayları bu çerçevede incelemiştir.
Finansal piyasalarda korkunun en belirgin etkilerinden biri, yatırımcıların kriz dönemlerinde irrasyonel tepkiler vermesidir. 1987 Kara Pazartesi ve 2008 Küresel Finansal Krizi, bireysel ve kurumsal yatırımcıların korkuya kapılarak hızla satış yapmalarıyla piyasaların dramatik biçimde düşüşe geçtiği dönemler olarak kaydedilmiştir. Örneğin, VIX endeksi (yatırımcılar arasındaki korku seviyesini ölçmek için kullanılan bir gösterge) bu dönemlerde olağanüstü yükselmiş, yatırımcıların piyasalardaki oynaklık algısının keskin bir şekilde arttığını göstermiştir (Whaley, 2000). Ayrıca, kayıp korkusu nedeniyle yatırımcılar riskten kaçınma eğiliminde olup, piyasalar istikrara kavuştuğunda bile temkinli davranmaya devam edebilmektedirler (Barberis, 2013).
Öte yandan, açgözlülük yatırımcıların büyük kazançlar elde etme umuduyla irrasyonel kararlar vermelerine yol açabilmektedir. Kripto para piyasalarında gözlemlenen ani yükselişler ve çöküşler, yatırımcıların açgözlülüğünün belirgin bir göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Özellikle Bitcoin’in 2017’deki keskin yükselişi, sosyal medyada yayılan “hızlı zengin olma” anlatılarıyla desteklenmiş ve yatırımcılar arasında güçlü bir FOMO (fear of missing out) etkisi yaratmıştır (Cheah & Fry, 2015). Benzer şekilde, GameStop hisselerinin 2021’de Reddit toplulukları aracılığıyla aniden yükselmesi, bireysel yatırımcıların sürü psikolojisi ile rasyonel olmayan fiyat seviyelerinden alım yapmalarına sebep olmuştur (Eaton et al., 2022).
Bu iki duygunun piyasalarda yol açtığı örneklerden biri, 2007-2008 Konut Balonu ve Küresel Finansal Krizi olarak gösterilebilir. 2000’li yılların başında ABD konut piyasasında aşırı açgözlülük nedeniyle büyük bir spekülatif balon oluştu. Bankalar ve finans kuruluşları, subprime mortgage kredileri olarak bilinen yüksek riskli ipotekli kredileri düşük gelirli bireylere vermeye başladı. Bu krediler, kısa vadede büyük karlar sağlamak amacıyla düşük faiz oranlarıyla verildi ve daha sonra değişken faiz oranlarıyla yapılandırıldı. Yatırımcılar, konut fiyatlarının sürekli yükseleceği inancıyla kredi piyasasına yoğun ilgi gösterdi ve bu durum, finansal ürünlerin aşırı karmaşık hale gelmesine yol açtı (Reinhart & Rogoff, 2009).
Ancak korku faktörü, 2007’de konut fiyatlarının düşmeye başlamasıyla devreye girdi. Yatırımcılar, piyasanın sürdürülemez olduğunu fark ettiklerinde panik halinde satışlara başladı. Bankalar verdikleri kredileri geri alamadıkça, piyasa güveni hızla azaldı ve korku dalgası küresel finans sistemine yayıldı. Lehman Brothers’ın 2008’de iflası, bu korkunun zirve noktasına ulaştığını gösterdi ve piyasalar küresel ölçekte çöküş yaşadı (Gorton, 2010).
Bu kriz, açgözlülüğün finansal sistemde nasıl bir balon yarattığını ve korkunun piyasaları nasıl çöküşe sürükleyebileceğini gösteren en önemli örneklerden biridir. Yatırımcı psikolojisinin finansal piyasalar üzerindeki etkisi, yalnızca bireysel davranışlarla sınırlı kalmayıp, küresel ölçekte ekonomik istikrarsızlıklara yol açabilecek bir güç haline gelebilir (Mian & Sufi, 2015).
Yatırımcıların Korku ve Açgözlülük Tuzaklarına Düşmemesi İçin Alması Gereken Önlemler
1) Kaybediyorum Yerine Yeni Alım Fırsatları Ortaya Çıkıyor Düşüncesi:
Finansal kriz dönemlerinde yatırımcılar tehdit algılarını kontrol altına almak yerine içgüdüsel olarak kaçınma (avoidance) stratejilerine yönelirler. Bu durumu engellemek için bilişsel yeniden çerçeveleme (cognitive reframing) uygulanabilir. Diğer bir söylemle bireylerin belirsizliği tehdit olarak görmek yerine fırsat olarak değerlendirmeyi öğrenmeleri, onları daha rasyonel finansal kararlar almaya yönlendirebilir (Gross, 2015). Örneğin, piyasadaki dalgalanmaları “kaybetme riski” olarak değil, “düşük fiyatlardan giriş fırsatı” olarak değerlendiren yatırımcılar, panik satışlarından kaçınarak uzun vadeli stratejilerini koruyabilirler.
2) İçinize Kapanmak Yerine Konuşmayı Tercih Edin:
Araştırmalara göre, bireyler hissettikleri korkuyu kelimelere döktüğünde, amigdala aktivitesi azalmakta ve bireyler rasyonel karar alma sürecine daha yakın olmaktadır (Lieberman et al., 2007). Yatırımcıların duygusal farkındalıklarını artırmaları, korku bazlı irrasyonel kararlar almalarını önleyebilir.
3) Belirsizliğe Karşı Psikolojik Dayanıklılığı Artırmak:
Bireylerin risk ve belirsizlikle başa çıkabilme yetenekleri, anlık tatmini erteleme kapasiteleriyle doğrudan ilişkilidir (Mischel et al., 1989). Uzun vadeli yatırımcıların dürtüsel kararları en aza indirmeleri için dopamin salınımını yöneten aktiviteler uygulamaları önerilmektedir. Bunlardan bir tanesi meditasyon yapmaktır. Yapılan meditasyonların dopamin dengesini düzenleyerek anlık ödüllere aşırı tepki verme eğilimini azalttığını göstermektedir (Tang et al., 2015). Yatırımcıların meditasyon veya bilinçli farkındalık pratikleri yapmaları, “hızlı kazanç” yanılgısına düşme olasılıklarını azaltabilir.
4) Bekleme Süresi Koymak:
Yatırımcılar, hızlı yükselen bir piyasa gördüklerinde beyinlerinde sıcak bilişsel sistemler devreye girerek risk alma dürtülerini tetikler (Metcalfe & Mischel, 1999). Bu durumu dengelemek için, yatırımcıların soğuk bilişsel süreçlerini devreye sokarak bilinçli kararlar almaları gerekir. Bunun içinde piyasaya girmeden önce bekleme süresi koymak ve hızlı alım satım yapmaktan kaçınmak, dopamin bazlı aşırı güvenin etkisini azaltabilir.
Sonuç olarak, finansal piyasalarda başarılı olmanın anahtarı, korku ve açgözlülüğün etkisini minimize edebilmekten geçer. Jesse Livermore’un da dediği gibi: “Borsa, korkunun ve açgözlülüğün savaş alanıdır. Kazananlar, duygularını kontrol edebilenlerdir.”
Cemre,
Kaynaklar
Bandura, A. (1986). Social foundations of thought and action: A social cognitive theory. Prentice-Hall.
Barber, B. M., & Odean, T. (2001). Boys will be boys: Gender, overconfidence, and common stock investment. The Quarterly Journal of Economics, 116(1), 261-292.
Barberis, N. (2013). Thirty years of prospect theory in economics: A review and assessment. Journal of Economic Perspectives, 27(1), 173-196.
Cheah, E.-T., & Fry, J. (2015). Speculative bubbles in Bitcoin markets? An empirical investigation into the fundamental value of Bitcoin. Economics Letters, 130, 32-36.
Eaton, G., Green, T. C., Roseman, B., & Wu, C. (2022). Retail trader activity in options and the rise of meme stocks. Journal of Financial Economics, 146(1), 203-223.
Gorton, G. B. (2010). Slapped by the invisible hand: The panic of 2007. Oxford University Press.
Kahneman, D., & Tversky, A. (1979). Prospect theory: An analysis of decision under risk. Econometrica, 47(2), 263-29.
Lo, A. W. (2004). The adaptive markets hypothesis: Market efficiency from an evolutionary perspective. Journal of Portfolio Management, 30(5), 15-29.
Lo, A. W. (2017). Adaptive markets: Financial evolution at the speed of thought. Princeton University Press
Metcalfe, J., & Mischel, W. (1999). A hot/cool-system analysis of delay of gratification: Dynamics of willpower. Psychological Review, 106(1), 3-19.
Mian, A., & Sufi, A. (2015). House of debt: How they (and you) caused the great recession, and how we can prevent it from happening again. University of Chicago Press.
Reinhart, C. M., & Rogoff, K. S. (2009). This time is different: Eight centuries of financial folly. Princeton University Press.
Schultz, W. (2015). Neuronal reward and decision signals: From theories to data. Physiological Reviews, 95(3), 853-951.
Shefrin, H. (2002). Beyond greed and fear: Understanding behavioural finance and the psychology of investing. Oxford University Press.
Shiller, R. J. (2000). Irrational exuberance. Princeton University Press.
Shiller, R. J. (2015). Irrational exuberance (3rd ed.). Princeton University Press.
Whaley, R. E. (2000). The investor fear gauge. Journal of Portfolio Management, 26(3), 12-17.