Erol Taşdelen Yazdı: ‘POS maliyetleri esnafı isyan ettiriyor…’
14 Ocak 2024Esnaf POS’dan geçen kart ödemeleri kesintisiz almak istediğinde 45 gün bekliyor; ertesi gün almak istediğinde aylık %4’lere varan komisyon ödemek zorunda. POS cihazlarına bakım ücreti, yazılım güncelleme ücreti, ekstre gönderim ücreti, bloke çözüm ücreti gibi kesintiler esnafı dert sahibi yaptı.
POS iptalleri artarken, satışlar peşin ya da IBAN’a para gönderme şeklinde yayınlaşıyor ama bunun da ciddi sakıncaları var. Bazı esnaf toptancıdan mal alırken eski “senetli alış/satış” yöntemine döndü. Kayıt dışı ekonomi ile mücadele eden Devlet Kurumlarının bir taraftan POS işlemlerini teşvik ederken, bu alanda gelen şikayetler ile ilgili denetimde geç ve etkisiz kalmasının ise açıklaması yok!
POS cihazlarının maliyeti anormal arttı
Bankalar Üye İşyeri Hizmeti verdiği esnaftan çeşitli isimler adında “POS ücret ve komisyon” kesintisi yapması dayanılır noktayı aşmaya başladı. Her geçen gün gelen yeni kesintiler Esnafı POS kullanma konusunda canından bezdirir noktasına getirken; POS Yazılım ücreti, POS Donanım Ücreti, POS Bakım Ücreti, POS İletişim ücreti, POS aksesuar bedeli, POS Tamir bedeli, POS Entegrasyon bedeli, POS Yıllık Operasyon maliyeti; Sanal POS bedeli gibi ücret ve komisyonlar rutin ve kalıcı hale geldi. Daha önce yıllık yansıyan bazı ücret ve komisyonlar da aylık ve kalıcı olarak yansıtılmaya başlandı. Çoğu bankanın Pandemi sürecinde başladığı “POS rulosu vermeme” uygulaması da kalıcı hale geldi. Esnaf POS rulosunun maliyetini karşılayarak piyasadan tanesi 5-10 TL’ye temin ediyor.
POS çalışma koşulları ağırlaştı
Esnaf ödenen ücret ve komisyon kesintilerinden şikayet ederken; blokeli gün sayısının vadelere göre 45 ile 150 güna kadar çıktığını, bu nedenle POS işlemlerinde vadeli satışların durma noktasına geldiği; peşin satışlarda bile %4’lere kadar çıkan komisyon kesintisi ya da 45 günü bulan blokede tutma uygulaması esnafın nakit dengesini bozduğu gibi karlılığını da olumsuz etkileme noktasına getirmiş durumda. POS işlemleri sayesinde Bankalar esnaf ile Ticari Kar ortaklığı kurdu resmen. Tekstil Giyim, Diş Poliklinikleri, Otel gibi yerlerde çoğu esnaf nakit ve POS satışlarda maliyeti yansıtarak çift fiyat uygulamasına geçmeye başlarken; lokanta, restaurant, cafe, fırın, eczane gibi işletmeler çift fiyat uygulamasının zorluklarından maliyeti genel satış içine yansıtmayı tercih ediyor. Bu durumda da nakit ödeyen vatandaş bu maliyeti de haksız yere ödemiş oluyor. İnternet üzerinden satışlarda aracılarn aldığı komisyonlar da esnafa ek maliyet olarak, ekonomiye de enflasyon nedenlerinden biri olarak yansımakta. Nereden baksanız bir tutarsızlık söz konusu.
IBAN’a para gönderme arttı ama bunun da ciddi riskleri var
Çaresizlikten çoğu esnaf ‘ödemeleri IBAN’a gönderilmesini’ talep etmeye başlarken; bu uygulamanın da ciddi sakıncaları var. Bir defa; iletişim bilgileri; TC, IBAN gibi kişiye özel bilgileri karşı taraf ile paylaşmış oluyorsunuz. Gönderilen EFT ve Havale detaylarında bu bilgiler de yer alıyor. Bu işlemlerdeki ödenen masraf da vatandaşa ait. Sakıncalı diğer bir durumda ödemelerde itilaf olması halinde ödeme açıklamasına “niçin ödendiği” bilgisi yazılmadı ise ıspatı çok zor. Vatandaş, itilaflarda mükerrer ödeme durumu ile karşı karşıya kalınabiliyor. IBAN’a ödemelerde, “ödemenin hangi ürün ve hizmet için yapıldığı” bilgisi net olarak yazılması gerekiyor. Hayatın olağan akışında çoğu müşteri bu bilgiyi yazma gereği duymuyor. IBAN’a para göndermenin diğer olumsuz bir durumu da ürün ya da hizmet aldığınız yer ile gönderdiğiniz hesabın farklı olması hali. Bu durumda da itilaf olmasında sakınca yaratıyor ve aldığını ürün ve hizmetin bedelini ödediğinizi kanıtlamakta zorlanıyorsunuz, hatta imkansız hale geliyor. Mahkemeler de ödemenin niçin yapıldığı ve kime yapıldığı bilgisinin net olması gerektiği aksi taktirde ödemenin yapılmadığı yönünde kararlar veriyor. Her çözüm sorunları ile birlikte geliyor; çık işin içinden çıkabilirsen!
Garantili cihazdan bakım onarım ücreti niçin alınır; her ay “yazılım güncelleme ücreti” de ne?
Esnaflar POS cihazlarının bakım ve onarım ücretlerinden yakındı. Bankalar her ay düzenli olarak POS cihazlarının bakım ve onarımı için ortalama 250-750 TL ücret talep ediliyor. Esnaf konuyla ilgili bu makinelerin zaten “garantili” olduğunu, bozulduğunda ise servisin gelip ekstra bir ücret talep ettiğini dile getirdi. Hiçbir arıza olmadığı halde alınan bu ücretlerin de haksız yere alınıyor. Eskiden bu ücretlerin geri iade olarak alınabiliyordu fakat şimdi bankalar bu kesintileri de iade etmemeye başladı. Her ay “yazılım güncelleme maliyetinin” ise hiç mantığı yok, ciddi haksızlık. Sektörün içinde olanlar iyi bilir; 20 yıldır POS altyapısını değiştirmeyen bankalar var ama esnaftan sürekli “Yazılım Ücret Komisyonu” alıyor!
Hangi bankanın ne aldığı belli değil: Şeffaf olmalı!
Türkiye’de 2.2 milyondan fazla POS cihazı var. Her cihaz için ayda ortalama olarak 250-300 TL’lik bir bakım onarım ücreti, 100-200 TL yazılım güncelleme ücreti alındığı taktirde bu para çok büyük. Zaten, bankacılık sektöründe son yıllarda net ücret ve komisyon geliri; Net Faiz gelirini aşmasında bu tür haksız alınan ücret ve komisyonların katkısı büyük oldu. Bankalar bu tür haksız alınan ücret ve komisyonları genelde “Diğer Gelirler” bölümünde gösterdikleri için BDDK murakıpları detay incelemesi ile ortaya çıkabilir. Bizim de haksız alınan ödemelerin ne kadar olduğunu anlamamız çok zor oluyor. Denetim ve sorumluluk BDDK’da yani! Rekabet Kurumu’na da ciddi iş düşüyor aslında. Kötü iyiyi bozuyor; bankanın biri haksız bir uygulamaya başlayıp ses çıkaran/denetleyen/sorgulayan olmayınca virüs gibi sektöre yayılıyor ve kalıcı hale geliyor!
Bazı bankalar TCMB POS kurallarını açıkça ihlal ediyor: Esnaf soyuluyor!
Bazı bankalar POS işlemlerinde TCMB’nin koyduğu kuralları açıkça ihlal ediyor. Örneğin: POS satışlarından biriken tutarını çözmek isteyen firmaya banka TCMB’nin belirlediği en yüksek komisyon kesintisini uygularak çözüyor. POS ve Kredi Kartı en fazla olan bankalardan biri bu komisyon dışında POS’dan çözülen tutarın vade ortalamasına göre 10-25 gün vadesizde blokede tutulması koşulu getirilyor ki bu tamamen TCMB’nin koyduğu kurallara açıkça meydan okumak ve “sen de kimsin” anlamına geliyor! Buradan ihbar ediyorum! BDDK ve TCMB’nin bu uygulamalar karşısında ne yapacağını takip edelim. Bu tür kural dışı uygulamalar ceza ile geçirilmemeli tespitinde faizi ile birlikte zararın bankanın benzer tüm müşterilere iade edilmediği sürece bu uygulamaların önünün alınamayacağı ve caydırıcı olmayacağını yaşayarak öğrendik. O neden yıllardır BDDK ve TCMB’ye bunu yapmasını öneriyorum. Tıpkı Kredi ücret ve Komisyonlarında olduğu gibi POS işlemlerinde de bankalar fiili “gri alanlar” yarattı ve konforlu şekilde haksız ve yasal dayanağı olmayan ücret ve komisyonlarını alıyorlar! Resmen Dijital soygun!
POS harcama itirazında da esnaf mağdur oluyor, Chargeback kuralı istismar ediliyor
Kredi Kart harcama itirazlarına çoğu banka haklı olup olmamasına bakmaksızın işleme bloke koyuyor. Oysa Ters ibraz (Chargeback) kuralında esnaf faturayı göndermesi halinde hızlıca blokeye alınan tutarı ödeme yapması gerekirken, çoğu banka; “işlemi araştırıyoruz” diyerek direkt 120 gün çoğu zaman 540 güne kadar itiraz edilen tutarı blokede tutuyor. Chargeback kuralı yanlış ve istismar edilir şekilde uygulanıyor bankalar tarafından. İtiraz yargıya yansıması halinde, dava sonuna kadar bloke süresi yıllarca sürebiliyor; üstelik bu tutar vadesizde bekletildiği için esnaf esflasyon ortamında değer kaybından ikinci bir mağduriyet yaşıyor. Yargıya yansımış Döviz şeklinde POS ödemelerde diğer bir mağduriyet döviz karşılığı tutar da güncel kurdan TL’ye çevrilerek vadesiz bırakılıp yıllarca blokede tutulabiliyor. Özellikle turizm bölgelerinde bu şekilde süren yüzlerce dava var ve Lokanta, Otel ve Emlakçı gibi esnafın ciddi maddi kayıpları oluşuyor.
Ticari Kartlara taksit kısıtlaması, 1990’lara kadar yaygın olan Senetli satışlar patladı
Kredi Kartlarındaki maliyet artışı yanında 2023 sonunda uygulamaya konan Ticari Kartlara taksitli satış kısıtlaması esnaf arasında Senetli satışları da artırmış durumda. Zira, çoğu esnaf toptancılardan Kredi Kartı ile mal alırken bu alandaki kısıtlama esnafın mal alımda hareket alanının da daratmış oldu. Çözüm olarak 1990’lara kadar çok yaygın olan eski “Senetli Satış dönemi” tekrar yaşanmaya başladı. Bankaların POS işlemlerinde olduğu gibi Çek Karnesi hizmetinde de ekstre “ücret ve komisyon” talebi esnafın senetli işlemlere sarılmasında etkili oldu.
TCMB ve BDDK görevini yapıp haksız uygulamalara dur demeli: Esnafın soyulması seyredilemez!
Bankalar bu tür haksız alınan ücret ve komisyonları genelde “Diğer Gelirler” bölümünde gösterdikleri için BDDK murakıpları detay inceleme dışında bizim de haksız alınan ödemelerin ne kadar olduğunu anlamamız çok zor oluyor. BDDK’nın müdahale etmekte ve düzenleme yapmakta çok geç kaldı; bankaların çeşitli isimler altında aldığı fahiş maliyetlere acil müdahale etmeli. Satışların POS dışına kayması gayri resmi satışları da patlatarak devlete vergi kaybına neden olmakta. Zira; firmalar POS satışları banka hesap hareketlerine otomatik yansıdığı için resmi satışlarında mizan ve bilançolarında göstermek zorunda. POS dışı satışların kontrolü ise zor olduğu gibi vergi kaybına da neden olmakta. Piyasanın daraldığı; taksitli satışların durma noktasına geldiği; kredi kart işlemlerine getirilen kısıtlamanın etkisini gösterdiği bir dönemde POS maliyeti esnafın isyan etmesi noktasına getirdi. Maliyetleri düşürmek için, POS makinası iade işlemleri de son aylarda artmakla birlikte çözüm de olmamalı. 2023 yılında kapanan 111 bin’den fazla esnafın kepenk kapamasından Bankaların ve POS uygulamalarının çorbada tuzunun olduğunu söylemek abartı sayılmamalı!
Kayıt dışı ekonomi ile mücadele eden Devletin bir taraftan POS işlemlerini teşvik ederken bu alanda kontrolde geç ve etkisiz kalmasının ise açıklaması yok!
Erol TAŞDELEN – Ekonomist www.bankavitrini.com