Sosyal Medya

Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yüzde 14 alıştırması…’

4 Eylül 2024

Enflasyon yüzde 52 sınırına kadar indi. En azından indiği söyleniyor. Muhtemel birkaç ay içinde faiz düşürme aşamasına kadar geleceğiz. Çünkü kâğıt üzerinde baktığınızda rakamlar buna olanak verecek.

Öyle müthiş bir enflasyon yaratıldı ki, kamu eliyle yapılan herhangi bir zamdan etkilenmiyor. Yeter ki ücretlere zam istemeyin. O zaman Türkiye ekonomisinin enflasyonu arttırarak başlayan süreçte batmasına neden olabilirsiniz.

Mesele gittikçe kara mizah haline dönüşmeye başladı. Öyle ki, çarşıda pazarda yetişemediğiniz gıda fiyatlarının aylık bazda eksi çıktığından haberiniz var mı? Yani Ağustos ayında gıda fiyatları artmadı. Peki o zaman kilogramı 200 TL’den satılan sivri biber nereden çıktı?

Esasen konunun özü şu: Ekonomi yönetimi vatandaşı ve hatta reel sektörü açıkladığı enflasyon oranları başta olmak üzere verilerine inandıramayacağına anladı; fiili durum ve gerekçe yaratıyor.

Ne için? Kimsenin açıklananın üzerinde maliyetlerini arttırması birinci öncelik. Nitekim üretici enflasyonunu bile yüzde 35’e kadar düşürdüler. İnanın bana gerçek olsa bu oranlara reel sektör hemen ‘evet’ der.

Ortada durdurulamayan girdi maliyetleri, yüzde 38’lerde elektrik fiyatı artışları, nakliye ve benzeri giderlerde, hammadde fiyatlarında dinmeyen bir fiyat grafiği var, ama nasıl oluyorsa bizim üreticinin maliyeti, yani enflasyonu her ay sistematik olarak düşüyor.

Üstelik bunu o kadar başarılı gerçekleştiriyorlar ki, yüzde 120’lerden bu noktalara gerileyen üretici enflasyonu, tüketici enflasyonunu da yukarıya itmedi. Daha önce bir yazımda belirtmiştim.

Bence Şimşek yönetiminin en büyük icadı, zam seçen enflasyon yaratmış olması. Şayet gelirlere yönelik bir artış talep ediyorsanız ülke batıyor, ama giderlerin kamu eliyle arttırılan başta olmak üzere yükselmesinde sınır yok. Yetmiyor, bunları fiyatlara yansıtmak da yasak.

Yasak dediysem, resmi bir yasaklama yok. Tavsiye üzerine sermaye erimesine yöneltilen bir reel sektör var. İsterseniz uymayın, hemen fırsatçı damgasını yemeniz muhtemel. Nitekim TÜİK ile reel sektör arasında yakın zamanda geçen tartışma halen hafızalarda.

Peki bu enflasyon kâğıt üzerinde düşüyor da, hayatımıza yansımıyorsa neden bu kadar ısrar ediliyor? Çünkü ‘hayalimdeki enflasyon’ isimli filmi vizyona sokacaklar. Yüzde 80’lerde gezen bir enflasyon oranıyla bunu yapamazsınız.

Ama resmen yüzde 40’lar civarında enflasyonla yılı kapatma aşamasına gelirsek ne olur biliyor musunuz? Denilecek ki: “Gördünüz mü biz başarıya ulaştık. Planımız tuttu. Bir yıl daha dişinizi sıkın, sonrasında kurtuluyoruz.”

Peki dişi sıkmanın karşılığı ne? Sene sonunda ücretlere yüzde 14 zam oranına razı gel. Bildiğiniz bunun için ortam ve gerekçe yaratıyorlar. Kimin ne halde olduğunu düşünmeksizin.

[email protected]

 


İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Ekonomide kemik sesleri...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Ekonomide kemik sesleri…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Yokluk ve yoksulluk bitmişken…'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yokluk ve yoksulluk bitmişken…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: Veride sıra tarıma mı geldi?Çetin Ünsalan Yazdı: Veride sıra tarıma mı geldi?

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Şezlong varsa tamamdır...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Şezlong varsa tamamdır…’

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları