Çetin Ünsalan Yazdı: Sorun göçmen işçi mi; kaçak işçi mi?
9 Ekim 2024Göçmen işçi tartışmaları konusunda açıklamalar yapan İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, dünyadaki örnekleri ortaya koyarak Türkiye’nin göçmen işçi meselesine soğuk bakma lüksünün olmadığını söyledi.
Öncelikle açıklamaları içinde genç işsizliğimize atıfta bulunması, ne işte ne de eğitimde olan gençlerin mutlaka kazanılması gerektiği gibi düşüncelere katıldığımı belirtmek isterim. Fakat dünyadaki istatistiklere bakarak, Türkiye’nin göçmen işçi ile ilgili tartışmalarını değerlendirirken, meseleye doğru baktığı kanaatinde değilim.
Çünkü bırakın gelecekteki riski, bugün dahi dünyada yetenek savaşı yaşanırken, hiç kimsenin yurtdışından gelen nitelikli çalışanlara karşı çıktığını düşünmüyorum. Elbette bu ülkeye katkı sağlayacak, iş açığı olan noktalarda liyakat esas alınarak insanların çalıştırılması son derece doğal.
Fakat İTO Başkanı’nın atladığı bir husus var. Ülkede kimse göçmen işçilere karşı çıkmıyor. İtiraz konusu kaçak işçi çalıştırma meselesidir. Yoksa iki kişiden birinin asgari ücret aldığı bir ortamda, çalıştırılan işçinin maliyeti resmi olduktan sonra değişmez.
Bu maaş asgari ücret de olsa, yukarısında da seyretse, vergi ve prim yükleri başta olmak üzere işveren tarafına maliyetinin çalışanın yabancı ya da yerli olmasıyla değişmeyecek bir husus olduğunu sanırım İTO Başkanı da kabul edecektir.
Problem, ülkemizdeki gençlerden daha düşük ücretlere ve kayıt dışı çalışmayı kabul eden kaçak ya da mültecilerin, maaş üzerinden fiyat kırarak ve maliyet avantajı sunarak istihdam piyasasına yerleştirilmesidir.
Bu kişiler bir taraftan kamudan yardım alıp, diğer taraftan daha düşük ücretlere ve kayıt dışı çalışmayı benimsedikleri ve reel sektörün içinde de bazı firmaların buna eğilim gösterdikleri için tartışma haline gelmiş bir konudan söz ediyoruz.
Yoksa legal çalışan, bir iş alanında istihdam açığı oluştuğu ya da katılımıyla değer katacağı için, göçmen haline gelmiş, yurtdışından Türkiye’de çalışma amacıyla bulunan insanlara kimsenin karşı çıktığı yok.
Meseleyi nitelik personel açığı gölgesine sığdırıp, göçmen işçi ile kaçak işçi meselesini birbirine karıştırarak tartışırsak, işin içinden çıkamayız. Aksine diğeri zaten uygulanmalı. Hatta bu kişilerin ülkemize gelmesine bile gerek yok.
Uzaktan çalışma metodu da kullanılarak, tam saatli istihdam edilemeyen yurtdışındaki bir yeteneğin, saatlik anlaşmalarla yeteneğinden faydalanmayı alışkanlık haline getirmemiz gerekiyor.
Ama bu durum, ülkedeki kaçak işçi gerçeğini ve bazı firmaların bu durumdan yararlandıkları, karşılığında da bu ülkenin çalışmak isteyen insanlarına ücret baskısı yaptığı gerçeğini ortadan kaldırmıyor.