Sosyal Medya

Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Kalkınmadan zenginleştiren OVP…’

6 Eylül 2024

Önümüzdeki üç yıla yol haritası niteliğinde olacağı söylenen Orta Vadeli Program açıklandı. Detaylara bakmadan önce iyi niyetle hazırlanmış, temennilerle bezenmiş bir niyet mektubu olduğu tespitini yaparak işe başlayalım.

Niyet mektubu tanımlamasını yapıyorum, çünkü ‘cek cak’ların ötesinde, koyulan hedeflerin yarattığı çelişkiler de ya gözden kaçmış ya da bilmediğimiz bir mucize ile karşı karşıyayız. Hangisi olduğunun yanıtını herkes kendine versin.

Çünkü aynı hedeflemenin içinde hem büyüme Türkiye’nin ihtiyaçlarının altında oranlara çekilmiş, hem de işsizliğin artmayacağından söz edilip, kişi başına gelirin de neredeyse 2 ile 4 bin dolar arasında değişen oranlarda artacağı öngörülüyor.

Bu arada enflasyon da tek hanelere kadar düşürülebiliyor. Buna bir detay daha ekleyelim. Aynı zamanda dış ticaret açığı ve cari açık problemini de yönetilebilir hale sokuyoruz. Şimdi ayrı ayrı okuduğunuzda kulağa hoş geliyor. Ama birlikte analiz ettiğinizde sıkıntılar olduğu gözleniyor.

Bu kadar kısa süre içinde, herhangi bir envanter çalışmasından bahsedilmediğine göre, üretim yapısını değiştirecek bir modellemenin eylem dahilinde olmadığı görülüyor. Bunu kendi içinde ayrıca tartışabiliriz.

Ama bize konuyla ilgili çıktısı ne? Üretim yapımız ve yapımızın içindeki yüzde 70’lik ithal girdi oranı değişmeyecek demektir. Cari açık problemimizin büyük ölçüde neredeyse dış ticaretteki açıkta altına beş oranında çıktıyla önümüze geldiğini düşünürsek ve cari açıkta ciddi bir iyileşme öngörüldüğünü hesaba katarsak, ihracat pazarlarından ümidimizi kestiğimiz anlaşılıyor.

Zaten bugün olması gereken kurları 2025’in sonunda öngörüyorsanız, sorun kendiliğinden çözülür. Çünkü ortada ihracatçı namına bir şey kalmaz. Demek ki ihracat bundan sonra ne söylenirse söylensin, programa göne gözden çıkarılmış.

Peki dönelim bu üreticinin iç piyasa açılımına… Orada da enflasyonda dramatik ölçüde düşüşler beklendiğine göre, aynı bakış açısı hem kişilerin gelirleri, hem de firmaların maliyetleri ölçüsünde devam edecek. Ayrıca daralan bir iç piyasada üreticinin buradan da çıkış noktası bulamayacağı görülüyor.

O vakit hem büyüme 3,5 olacak, hem döviz kaynakları azalmasına rağmen dolar düşecek, öte yandan işsizlik azalırken, bütçe gelirlerinin kritik başlıklarından biri olan vergiler de gerilemesine rağmen, bütçe açığı da düşecek.

Ama tüm bunlar gerçekleşirken aynı zamanda kişi başına gelirimiz de 2’şer bin dolar olmak üzere yukarı yönlü gidecek öyle mi? Hepsi aynı fotoğrafın içinde okuduğunuzda ne kadar mantıksız geldiğinin farkındayım.

Lakin 2027 yılına kadar plan olarak açıklanan ve hedeflerden oluşan bir manzumenin içeriğinden söz ediyorum. Bu OVP tek bir şey anlatıyor? Bu ülkede çalışanından işsizine, çiftçisinden esnafına, emeklisinden sanayicisine kadar herkes yine kaderiyle baş başa.

[email protected]

 


İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'İSO Başkanı’ndan reel sektör uyarısı...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘İSO Başkanı’ndan reel sektör uyarısı…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Yüzde 14 alıştırması...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yüzde 14 alıştırması…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Ekonomide kemik sesleri...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Ekonomide kemik sesleri…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Yokluk ve yoksulluk bitmişken…'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yokluk ve yoksulluk bitmişken…’

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları