Sosyal Medya

Genel

Ragıp Soylu/Middle East Eye: Türkiye BRICS bloğuna katılacak mı?

ABD'deki Northeastern Üniversitesi'nden Rusya ilişkileri uzmanı Leon Rozmarin, "Her iki düğünde de yemek yemek daha iyidir tabiri caizse. Türkiye, hem Batı'yla hem de diğer kilit devlet ve yapılarla işbirliği kurarak, Her ülkenin başaramayacağı benzersiz bir rol üstleniyor."

Ragıp Soylu/Middle East Eye: Türkiye BRICS bloğuna katılacak mı?

Türkiye’nin BRICS grubuna tam üye olunması gerektiği ilgili açıklamalar ardı ardına geliyor.

 

Uluslararası Güvenlik, sürdürülebilir kalkınma ve küresel yönetişim konularının ele alınacağı BRICS+ oturumuna BRICS üyelerine ek olarak 15 ülke (Türkiye, Bahreyn, Bangladeş, Belarus, Cezayir, Endonezya, Kazakistan, Küba, Laos, Moritanya, Nijerya, Tayland, Sri Lanka, Venezuela Ve Vietnam) davet edildi. Bakan Fidan’ın bu toplantı marjında muhataplarıyla ikili görüşmeler yapması öngörülüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Da 2018’de Johannesburg’da düzenlenen 10. BRICS Zirvesi Marjında BRICS+ oturumuna katılmıştı. BRICS dönem başkanlığını 1 Ocak itibarıyla Rusya, Güney Afrika Cumhuriyeti’nden devralmıştı. Rusya dönem başkanlığının teması, “Adil küresel kalkınma ve güvenlik için çok taraflılığın güçlendirilmesi” olarak belirlenmişti. 16. BRICS Zirvesi’nin 22-24 Ekim’de Kazan’da düzenlenmesi planlanıyor.

Middle East Eye haber sitesine bu konuda bir inceleme yazan Ragıp Soylu, Ankara ve akademisyenlerden şu bilgileri edindi:

Konuyla ilgili bilgisi olan üç Türk yetkili Middle East Eye’a, Türkiye’nin bu yılın başlarında Brics ekonomik bloğuna katılmak için stratejik bir hamle yaptığını söyledi. Bazı yorumcular, ilk üyelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) kısaltması olan Brics’in önümüzdeki yıllarda küresel ekonomiye hakim olacağını düşünüyor.

Çoğunlukla Batılı ulusların önderlik ettiği G7’ye alternatif olarak görülen Brics, küresel güç dinamiklerinde önemli bir değişimi temsil ediyor. Türkiye’nin teklifi kabul görürse bloğa katılan ilk NATO müttefiki olacak. Kremlin, Türkiye’nin çıkarlarının bu hafta Nijniy Novgorod’da Rusya başkanlığında yapılmakta olan Brics zirvesinde tartışma konusu olacağını belirtti. Ancak örgütün her üyelik başvurusunu kabul etme ihtimalinin düşük olduğu konusunda uyardı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan geçen hafta zirveye katılacağını doğrulamıştı.

 

Geçtiğimiz Ağustos ayında Brics, diğerlerinin yanı sıra Suudi Arabistan, Mısır, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne davetiye göndererek üyeliğini ikiye katlama planlarını duyurdu. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha önce Brics’e katılmakla ilgilendiğini belirtmişti ancak şu ana kadar resmi görüşmeler yapılmamıştı.

MEE’ye konuşan bir Türk yetkiliye göre, Brics’in genişleme kararının ardından Türk dışişleri bakanlığı üyeliğin potansiyel faydalarını ve maliyetlerini değerlendirmeye başladı.

Bir yetkili “Brics’i NATO veya AB’nin alternatifi olarak görmüyoruz. Ancak Avrupa Birliği’ne katılım sürecinin duraklaması bizi diğer ekonomik platformları keşfetmeye teşvik ediyor” bilgisini verdi.

Türkiye’nin Çin ve Rusya’nın öncülüğünde bir ekonomik platforma ilgisi Avrupa başkentlerinde şaşkınlık yarattı. İkinci bir Türk yetkili MEE’ye, Türkiye’nin Brics’e ilgi duymasının nedeninin siyasi veya ekonomik taahhüt veya anlaşma gerektirmediğini söyledi.

Yetkili, Türkiye’nin “kağıt üzerindeki müttefiklerinin” sıklıkla Ankara’nın güvenlik kaygılarını görmezden geldiğini ve gelişmiş silah siparişlerini red ettiğini de sözlerine ekledi. Yetkili, “Bize fayda sağlama şansı az da  olsa, her çok taraflı platformun parçası olmak isteriz.” dedi.

Diğerlerinin yanı sıra, Türkiye Milli Savunma Üniversitesi’nde akademisyen olan Hayati Ünlü, Türkiye’nin Bric’e olan ilgisinin Batı’dan tamamen uzaklaşma olarak görülmemesi gerektiğini savunuyor. “Türkiye ekonomik zorlukları aşmak için batıyla bağlarını tamamlayıcı bir ilişkiler ağı geliştirmek istiyor” dedi.

Ünlü, Birleşmiş Milletler ve Dünya Ticaret Örgütü gibi geleneksel küresel kurumların giderek modası geçmiş olarak görüldüğünü, bunun da Quad (Avustralya, Hindistan, Japonya ve ABD’yi içeren bir güvenlik diyaloğu) gibi alternatif platformların yükselişine yol açtığını kaydetti.

ABD’deki Northeastern Üniversitesi’nden Rusya ilişkileri uzmanı Leon Rozmarin, “Her iki düğünde de yemek yemek daha iyidir tabiri caizse. Türkiye, hem Batı’yla hem de diğer kilit devlet ve yapılarla işbirliği kurarak, Her ülkenin başaramayacağı benzersiz bir rol üstleniyor.”

Rozmarin MEE’ye, Türkiye’nin Brics arayışının, Ukrayna’nın 2022 işgalinden sonra bile Rusya ile ticari bağlarını sürdürme politikasıyla uyumlu olduğunu söyledi. “Eğer Türkiye katılırsa bu mutlaka Batı karşıtı bir hareket değildir çünkü Hindistan ve Brezilya en başından beri bu örgütün içindedir” dedi.

 

 

Ancak ilk Türk yetkili, bloğun son zamanlarda dolar kullanmadan ticarete odaklanması ve Ankara’nın bölge ülkeleriyle yerel para birimlerinde ödeme mekanizmaları kurma konusunda yaptığı anlaşmalar göz önüne alındığında, Brics üyeliğinin sürdürülebilirliğine ilişkin şüphelerini dile getirdi.

“Çin dışında Bric ülkeleriyle önemli bir ticaretimiz yok” diyen yetkili, Türkiye’nin hâlâ yıllık ticaretinin yarısından fazlasını Avrupa Birliği ile gerçekleştirdiğini kaydetti.

Yetkili ayrıca Brics’in siyasi nüfuzunu da sorgulayarak bloğun etkisinin sınırlı kaldığını öne sürdü. Yetkili, “Brics, siyasi açıdan daha önemli hale gelirse ve uluslararası kamuoyunda yankı bulursa gelecekte daha anlamlı olabilir” yorumunu yaptı.

Ünlü, Türkiye gibi orta ebatta güçlerin katılımının Brics’in önemini artırabileceğine, zira bu ulusların süper güçlerin hakimiyetinde olmayan çok kutuplu bir dünya düzeni arayışında olduğuna inanıyor.

 

Kaynak:  Türk basını, Why Turkey wants to join Brics, Middle East Eye

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler