Genel
New York City belediye başkanı ABD-Türkiye arasında yeni sorun
Başsavcı, “Adams, Türk hükümeti ve iş insanlarının üzerinde nüfuz sağlamak istediğini bile bile kendisine sunulanları kabul etti. Sadece hediye almadı; adeta hediye yağmuruna tutuldu” dedi. Bu suçlamalar Türk-Amerikan ilişkilerini bozar mı?
New York Belediye Başkanı Eric Adams’a Türk yetkililerden yasadışı bağış ve hediye aldığı iddiasıyla açılan davada, Türkiye’nin başkonsolosluğu ve Birleşmiş Milletler nezdindeki daimi temsilciliğinin bulunduğu Türkevi binası da tartışmaların odağına yerleşti
New York Güney Bölgesi Başsavcısı Damian Williams, dün düzenlediği basın toplantısında, Adams’a yönelik iddianamede yer alan suçlamaları, Türkevi binasının görselinin olduğu monitörden göstererek açıkladı. Adams’ın Türk yetkililerden ve iş insanlarından kişisel menfaat sağladığını, rüşvet aldığını iddia eden Başsavcı, “Adams, Türk hükümeti ve iş insanlarının üzerinde nüfuz sağlamak istediğini bile bile kendisine sunulanları kabul etti. Sadece hediye almadı; adeta hediye yağmuruna tutuldu” dedi. Bu suçlamalar Türk-Amerikan ilişkilerini bozar mı?
Ankara dün geç saatlerde suçlamaya karşı ilk resmi açıklamayı yaptı:
Reuters’ın aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Adams’a yönelik suçlamaların ardından devam eden süreci yakından takip ettiklerini belirtti.
Sözcü, “Türkiye’nin herhangi bir ülkenin iç işlerine karışması söz konusu değil. Diplomatik misyonlarımız Viyana sözleşmelerine ve diplomatik geleneklere uygun olarak görev yapmaktadır” dedi.
Suçlamalar önemli mi?
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, New York Belediye Başkanı Eric Adams hakkında açılan dava kapsamında hazırlanan iddianamenin Türkiye’yi ilgilendiren kısımlarını açıkladı. Günaydın, iddianame için “iş insanı/diplomat/siyasetçi sıfatlı aktörleri yanında, ‘Türk Amerikan ilişkilerinin’ kazandığı çok boyutlu düzeyi yansıtması açısından önem taşıyor” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da dosyanın içeriğine ilişkin bir açıklama yaptı. Sosyal medya platformu X’teki hesabı üzerinden bir paylaşınmda bulunan Günaydın, iddianamenin incelendiğinde Adams ile “Türkiye tarafı” arasındaki ilişkilerin kendisinin 2017’de Brooklyn Belediye Başkanı olduğu dönemde başladığının görüldüğüne işaret etti. İddianamenin 3 ana husus üzerine kurulu olduğunu aktaran Günaydın, bunları şöyle sıraladı:
“1- Adams’a kampanyası sırasında Amerikan yasaları dolanılarak yapılan yüksek bağışlar..
Burada beş Türk iş insanından kodlanarak söz ediliyor.. ABD yurttaşı değiller, seçimde oy kullanamıyorlar ancak bağış yapmakta cömert ve hevesliler.. Amerikan yasalarına aykırılık Amerikan tarafı için temel sorun. Bizim açımızdan ise, bu iş insanlarının kimliği ve motivasyonları siyaseten sorgulanmaya değer..
2- Adams’a THY üzerinden sağlanan “avantajlar”..
Adams, daha önce verdiği röportajlarda, Türkiye’yi altıncı ya da yedinci kez ziyaret ettiğini belirtiyor. Sadece Türkiye’ye değil, dünyanın neresine giderse gitsin THY ile uçan Adams, “THY benim uçma yöntemimdir” diyor, bunun nedenini “vegan beslenme ihtiyaçlarının karşılanması” olarak açıklıyor..
Buna karşılık İddianame somut saptamalar içeriyor, bilgi ve hatta fotoğraflar barındırıyor. Buna göre THY tarafından Adams’a 123 bin dolarlık indirim, ucuz bilet, business upgrade, otel indirimi vs takdim edilmiş..
Hukukun işlediği ülkelerde hukuka aykırılık nicel boyutu olmakla birlikte asıl olarak nitel boyutuyla değerlendiriliyor.
3- NY’ta açılan Türkevi’nin yetersiz yangın düzeneği nedeniyle verilemeyen iskân izninin alınması karşılığında sağlanan rüşvet iddiası.
ABD yasalarına göre yabancı ülkelere rüşvet vermek veya almak ağır suç. Ancak; kanunlarda ABD’de rüşvet veren ülkelere karşı yaptırım bulunmuyor. Bu sene ünlü Yuna dostu, Türk düşmanı Senatör Bob Menendez rüşvetten dolayı komisyon başkanlığından istifa etmişti, ama ABD-Yunan ilişkileri darbe almadı.
Ağır cezai yaptırım olmasa da, duruşmalar esnasında iddianamede adı geçen Türk işinsanlarının hükümetten emir veya teşvik aldıklarını itiraf etmesi, Türk-ABD ilişkilerinde yeni bir sorun teşkil edebilir.
Hatırlatalım, Halkbank’a ağır maddi yaptırımlarla sonuçlanma potansiyeli taşıyan İran yaptırımlarını delme davası hala New York Federal Mahkemesi’nde beklemede.
Basın kaynakları