Nedir bu bahşişlere vergi meselesi?  Uğur Gürses işin aslını anlattı

Bu hafta TBMM’ne sunulması beklenen Vergi Paketi hakkında spekülasyonlar ayyuka çıkmış durumda. Basının diline doladığı bir madde de garsonlara verilen bahşişlere de vergi salınması. Mesele aslında hiç de öyle değil. Ekonomist  Uğur Gürses, Linked-in paylaşımında işin gerçeğini anlattı.

Basında ağızlar sulanarak sürdürülen bahşişe vergi tartışmasına bir örnek olarak Mediascope’de yer alan haberden şu paragrafı aktaralım:

Bahşiş gelirlerinin vergilendirilmesi de pakette yer alıyor

Vergi paketinde, bahşiş gelirlerinde basitleştirilmiş vergi uygulamasına geçilmesi öngörülüyor.

Pakette konuyla ilgili, “Hizmet alanlar tarafından servis elemanlarına bırakılan bahşişler hediye niteliğinde olduğundan gelir vergisinin konusuna girmemektedir. Bahşişin fatura bedeline yansıtılması veya diğer şekillerde toplanan bahşişlerin işverence belirlenen kriterlere göre işçilere dağıtılması durumunda, ücretin bir unsuru olarak değerlendirilen bu ödemelerin ücret matrahına eklenerek tevkif suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir” ifadeleri yer aldı.

Ayrıca “İşletme tarafından fiş/fatura düzenlenmek suretiyle hizmet bedeline ilave olarak tahsil edilen bahşiş bedelleri hizmetin matrahına dahil bir unsur olarak kabul edilmekte ve KDV’ye tabi tutulmaktadır” denilerek şöyle devam edildi:

“Bahşiş gelirlerinin; işverenlerce ayrı açılan bir banka hesabında takip edilmesi, fatura/fiş bedelinin yüzde 10’undan fazla olmaması, çalışan başına aylık brüt asgari ücreti aşmaması, bahşiş gelirlerinden yüzde yüzde 10 kesinti yapılmak suretiyle çalışanlara aktarılması kaydıyla bu gelirlerin ayrıca ücret matrahına dahil edilmemesinin, vergiye gönüllü uyumu artırıcı etkisi olacaktır.”

Yani?  Biz anlamadık, ya siz?

Bakalım Uğur Gürses ne yazdı:

Büyük gürültüyle meselelerin aslını tartışamıyoruz.

“Bahşişe vergi” diye konuşulan şeyin aslı şöyle:

Gastroekonomi Zirvesi’nde de dile getirilmişti. Lokantalarda bahşişlerin faturaya dahil edilmesi halinde, bahşişin içerideki muhatabı servis elemanlarının eline bunun yarısı geçiyordu. Zira, bahşiş faturaya girince ücret gibi muamele görüyor, gelir vergisi ve KDV’ye tabi oluyordu.

Gelir İdaresi tarafından 24 Mayıs’ta yapılan bir iç sunumda, bu konunun düzenleme önerisi yer almış. Bu da geçen hafta kamuoyuna sızdı.

Lokantacıların talebiyle, yani ‘kayda giren’ bahşişe düzenleme yapılıyor. İşletmeler faturaya (ödemede banka slipine) eklenen bahşiş (kimi bunu servis ücreti olarak otomatik kesiyor) üzerinden ücret muamelesi ile gelir vergisi ve ayrıca KDV ödemek zorunda kalıyordu.

Düzenleme önerisi ile bahşişler ayrı tutulacak ve sadece yüzde 10 stopaj kesilerek servis elemanlarına ödenecek.

Bu işletmeler için de servis ve mutfak çalışanları için de basitleştirilmiş iyi bir düzenleme. Uygulamada bu işin böyle olduğunu bilmeyenler “bahşişe vergi geliyor” diye yazıp çizdi.

Bu yeni bir vergi değil, tersine tarafları rahatlatan bir düzenlemeydi.

Tek sorun, bahşişin faturanın yüzde 10’u ile neden sınırlandığında. Yüzde 20 bırakıldığında ne olacak?

Fiili durumda ise bu düzenlenecek ‘kayıtlı bahşiş’ yanında nakit bahşiş de eskisi gibi devam eder. Kimse de bunun peşine düşmez…