Ekonomi
Mehmet Şimşek: “2025 dezenflasyon yılı olacak”
Bakan Şimşek, katıldığı bir televizyon programında enflasyonu düşürmekte kararlı olduklarını 2025 yılında ilk rahatlamanın görüleceğini belirtti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında ekonomideki gelişmeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. “Milletimiz sonuçlarını görecek, çektiğimiz sıkıntılara değecek.” diyen Şimşek Türkiye’nin bir dezenflasyon hikayesi olduğunu belirtti.
Hikayesi olan ülkelerin genelde olumsuz koşullardan bile az etkilenebildiğini belirten Şimşek, “Haziran itibarıyla da yıllık enflasyon düşmeye başladı. Temmuz’da düştü, Ağustos’ta da düşmeye devam edecek. Şu anda enflasyondaki gelişmeler bizim program öngörülerimizle paralel gidiyor. Mayıs’ta enflasyon yüzde 75’le zirveyi buldu, şimdi 61 civarına indi. Enflasyonu düşürmede çok kararlıyız” dedi.
Bakan Şimşek’in diğer açıklamaları şu şekilde oldu:
*Küresel büyümede yavaşlama varsa bizi olumsuz etkiler, beraberinde petrol ve emtia fiyatlarında da düşüş geliyor. Petrol fiyatlarındaki düşüş cari açık ve enflasyon kanalıyla bizi olumlu etkiler. Cuma gününe giderseniz, piyasalar, Fed’in çok daha fazla ve hızlı faiz indireceğini öngördü ve bunu fiyatlamaya başladı. ABD’nin yumuşak inişi başarıp başaramayacağı önemli. Küresel finansal koşulların da bu gelişmeler ışığında gevşemesi Türkiye gibi ülkelerin lehine. Risk iştahı azalırken finansal koşulların gevşemesi lehimize.
*Bizde çok aşırı yabancı pozisyonu yok. Geçmişe oranla buradaki konsantrasyon riski düşük, yoğunlaşma az. Bizim bir hikayemiz var. Hikaye dezenflasyon hikayesi. Hikayesi olan ülkeler genelde yine olumsuz koşullarda bile az etkilenebilirler.
“2025 yılında ilk rahatlamayı göreceğiz”
*Uygulamakta olduğumuz reform ve istikrar programı var, yaklaşık 1 yıl oldu. Geçen sene Eylül başında paylaştığımız reform ve istikrar programı var. Bu programın en büyük önceliği milletimizi hayat pahalılığı belasından kurtarmak. Enflasyonu biz çok kötü bir vergi olarak görüyoruz. Enflasyonu, özellikle sabit gelirliler açısından gelir dağılımını bozan makroekonomik problem olarak görüyoruz. Programımızın özü de dezenflasyon. Bunun için bir yıllık geçiş dönemi öngördük. Biz geçiş dönemini Haziran’da bitirdik. Haziran itibarıyla da yıllık enflasyon düşmeye başladı. Temmuz’da düştü, Ağustos’ta da düşmeye devam edecek. Şu anda enflasyondaki gelişmeler bizim program öngörülerimizle paralel gidiyor. Mayıs’ta enflasyon yüzde 75’le zirveyi buldu, şimdi 61 civarına indi. Enflasyonu düşürmede çok kararlıyız. Milletimizin karşı karşıya olduğu sıkıntıları gidereceğiz. 2025 yılında ilk rahatlamayı göreceğiz. 2025 dezenflasyon yılı olacak. Milletimiz sonuçlarını görecek, çektiğimiz sıkıntılara değecek.
“Biraz zaman ve sabra ihtiyacımız var.”
*Geçen sene bir çalışma yayımlandı, 56 ülkede 100 enflasyon şoku incelendi. Enflasyonun şok öncesine dönmesi ortalama 3,4 yıl alıyor. Dolayısıyla milletimiz bize inansın, biz gerçekten güçlü program ortaya koyduk. Bu programı kararlılıkla uyguluyoruz. Çünkü siyasi irade çok değerli. Teknik anlamda en iyi programı ortaya koyabilirsiniz, esas belirleyici siyasi otoritedir. Biraz zaman ve sabra ihtiyacımız var.
Merkez Bankası’nın bir hedef patikası var. Öngörülebilirlik çok yüksek olmadığı için nokta tahmin yerine aralık tahmininde bulunuyorsunuz. Hedef bandın üst kısmı yüzde 42 enflasyon. Gidişatın öngörülerimizle uygun olduğuna inanıyoruz. Piyasa beklentileri de enflasyonda yüzde 43 civarı. Beklentiler çok yüksekti. Geçen Ekim’de enflasyon beklentisi yüzde 45’ti bugün yüzde 30’a düşmüş durumda.
*Orta Doğu’daki kriz büyürse bizi olumsuz etkiler. Turizm, petrol, risk primi tarafından tabi ki etkilenir. Piyasa gerginliğin yayılmayacağı varsayımıyla hareket ediyor. Gerginlikleri önemsiyoruz. Cari açığımız gerginlik olmasaydı yüzde 2 yerine yüzde 1.5’in altında olacaktı. Biz enerji fiyatlarını Merkez Bankası beklentisinin ortalamasına göre ayarladık yüzde 38 yaptık. Enflasyon patikasıyla uyumlu yaptık. MB ile istişare etmiştik, kendileri bir yıl önceden biliyordu, burada bir sürpriz yok.
“Yatırım yapılabilir kredi notunu hak ediyoruz”
*Moody’s Türkiye’yi ilk kez 2 kademe artırmıştı, bu normal değil çok istisnadır. 2024 yılı içinde her 3 ayrı kredi derecelendirme kuruluşu kredi notu artışına mazhar olan tek ülke dünyada Türkiye. Sadece kredi notumuz artmadı, görünüm de olumlu. Yani bu politikaları kararlılıkla uygularsanız notunuzu tekrar artıracağız demek. Programımız güçlü, önümüzde 4 yılımız var. Bütçe disiplini zaten bizim artık DNA’mızda var. Deprem ve EYT nedeniyle geçici bütçe dengesizlikleri yaşıyoruz. Bütçe disiplini çok önemli. Biz yatırım yapılabilir kredi notunu hak ediyoruz.
“Doğrudan yatırım zaman alıyor”
*Ülkemizin kendisinden teknolojik olarak daha gelişmiş ülkelerden yatırım çekmesi lazım. Doğrudan yatırımlar gayrimenkul alımıyla sınırlıydı. Şimdi bu programı uygulamaya başladıktan sonra ilgi artmaya başladı. Genelde biraz zaman alıyor. Türkiye bu programı uygulayarak önemli cazibe merkezi haline gelecek. Türkiye büyük bir ekonomi, 86 milyon nüfusa sahip. Kişi başı milli geliri 13 bin doların üzerinde. Türkiye belki 15 bin doları zorlar bu yıl. Şu anda bana nüfusu 86 milyon ve üzeri olan kişi başı 13-15 bin dolar arası olan kaç ülke sayabilirsin.
“20 yılda 280 milyar dolarlık altyapı yatırımı yapıldı”
*Türkiye önemli bir cazibe merkezi, son 100 yılda yıllık reel büyüme ortalama %4,8 civarı, son 20 yılda ortalama büyüme %5,5, gelişmekte olan ülke ortalamalarına göre büyüme performansımız çok iyi. Her alanda iyileştirici çabaya girdik. 1970’li yıllarda doğrudan yatırımlar canlandı. 70’le 2000’li yıllar arasında toplamda doğrudan yatırım girişi 15 milyar dolar oldu. 20 yılda 280 milyar dolarlık altyapı yatırımı yapıldı.
*Orta Vadeli Program (OVP) 3 yıllık bir program, her sene yenileniyor. Her sene özel sektör için rehber olan kamu için bağlayıcı olan yol haritası açıklamamız lazım.
*Enflasyonla ilgili tereddütümüz yok. Emekli, memur, asgari ücretliyi enflasyon sıkıntısından kurtarmak en büyük önceliğimiz. Bu sene için MB’nin belirlediği üst bant olan yüzde 42’ye yaklaşacağımıza yakalayacağımıza inanıyoruz.
“Cumhurbaşkanımızın kararlılığını ve sabrını çok değerli buluyorum”
*Rezerv birikimini öngördüğümüzden çok daha muazzam şekilde başardık. Eksi (-)60 milyar civarından +24 milyar dolar civarına kadar çıkardık, 90 milyar doların üzerinde bir iyileşmeden bahsediyoruz. KKM’den çıkışta da program öngörülerimizden daha iyi durumdayız. Enflasyon hedefine yakınız, başaracağız, hedeflerden önemli bir sapma yok. Ama rehavete kapılamayız, programın henüz başındayız, enflasyon tek haneye düşene kadar asla ve asla rahatlayamayız. Program süreklilik, kararlılık arz ediyor, Cumhurbaşkanımızın kararlılığını ve sabrını çok değerli buluyorum, çünkü çok kesimden baskı var, kararlılığı çok değerli, biz de sonuç alacağız.
*Maliye denetimleri yoğunlaşarak, artarak her sektörde devam edecek. Her sektörde. Bizim kayıt dışılıkla mücadele dışında hiçbir seçeneğimiz yok. Vergilerde biz birçok alanda sınırdayız. Artık vergideki artıştan çok kayıt dışılıkla mücadelede dozu artıracağız. O kesimleri buradan uyarıyorum, sürekli sahada olacağız. Arkadaşlara söyledim, üst düzey yöneticiler dahil buna. Maliye kampüslerinde görmek istemiyorum. Sahadaki ekiplerin başında olacaksınız. Hedef vergide adalet ve etkinlik, kayıt dışılık en büyük adaletsizliktir.
Kayıt dışılık; düşük verimlilik, düşük ölçek, itibarsızlık, haksız rekabet demek, en büyük tutku ile üzerine gideceğimiz konu kayıt dışılık, bizim bütçeyi düzeltmemiz lazım. EYT’nin gelecek yıl etkisi 1.2 trilyon lira oldu. Bu olmuş bitmiş, artık geriye bakmanın manası yok. Kayıt dışılıkla mücadele ederek bunu telafi etmek istiyoruz.
*Yapay zeka müfettişlerimiz bütün mükellefleri denetleyecek. Bütün bu konulara eğileceğiz. Çok kazananlar mutlaka maliye kapınızı çalacak.