Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Financial Times:  İsrail İran’da hangi hedefleri vurabilir?  Petrol fiyatları ne kadar yükselebilir?

İsrail hangi İran hedeflerini vuracak? İran bir misilleme kısır döngüsü başlatır mı? Hangi senaryoda petrol fiyatları hızla yükselir?

Financial Times:  İsrail İran’da hangi hedefleri vurabilir?  Petrol fiyatları ne kadar yükselebilir?

İsrail’in İran’a misillemesi kaygıyla beklenirken, Tel Aviv’de hangi hedeflerin vurulacağının hesabı yapılıyor olabilir.  Beyaz Saray, Tel Aviv’e İran’in nükleer ve enerji tesislerini bombalamasını öğütledi.

Dolayısıyla, dünya açısından temel soru Netanyahu’nun İran’la didişmeyi hangi noktaya kadar götüreceği.  Eğer İran sayfasını kapatıp, Hizbullah’ı temizlemeye odaklanırsa, dünya ekonomisi rahat nefes alır. Ama oldukça karamsar senaryolar da var. Bunların en başında İran ve İsrail’in sürekli birbirlerini vurarak tüm bölgeyi topyekün savaşa sürüklemesi.

 

Financial Times uzmanlarla görüşerek olası senaryoların petrol fiyatlarına etkisini inceledi.  Özet olarak tercüme  ettiğimiz incelemede şu başlıklar yer alıyor:

İsrail Orta Doğu’daki savaşın küresel petrol arzını tehdit edeceği yönündeki endişelerini artıracak bir misilleme olarak İran’ın enerji sektörüne saldırı yapmayı düşünüyor. Tahran’ın günlük 1,7 milyon varil petrol ihracatını sekteye uğratacak herhangi bir İsrail saldırısının küresel enerji piyasaları üzerinde sonuçları olacaktır. İran’ın Orta Doğu’daki rakip petrol ihracatçılarını hedef alacak herhangi bir misillemesi ise daha da fazla çalkantıya yol açacaktır.

Analistler, böylesine kontrolsüz bir saldırı döngüsünün, dünyanın en temel emtiasında fiyat artışı riski oluşturacağını, enflasyonu yeniden alevlendireceğini ve ABD seçimlerinden haftalar önce küresel ekonomiye zarar vereceğini söyledi. Ancak hem dünya ekonomisi,  hem de petrol pazarı oldukça dirençli, savaşın gelişmesi halinde dahi dünya en kötüsünden sakınabilir.

 

İsrail İran’ın enerji altyapısını vuracak mı?

İsrail, Tahran’ın 180 füze fırlatmasına cevabını değerlendirirken ABD’li müttefikleriyle İran’ın petrol ve gaz endüstrisine yönelik saldırıları görüşüyor. Analistler, İsrail’in muhtemelen İran’ın kilit petrol ve gaz endüstrisini hedef alan agresif bir tepki vereceğini tahmin ediyor.

Washington İsrail’i İran’ın enerji altyapısına yönelik saldırılarını sınırlamaya çağırdı. RBC Capital Markets emtia stratejisi başkanı ve eski bir CIA analisti olan Helima Croft, bölgedeki İran destekli militan grupların ağına atıfta bulunarak, İsrail’in enerji sektörünü “direniş ekseni için ATM” olarak gördüğünü söyledi.

 

İsrail İran’da hangi siteleri hedef alabilir?

İslam cumhuriyetinin en önemli enerji altyapısı, İran’ın güney kıyısından yaklaşık 25 kilometre uzakta bulunan ve ham petrol sevkiyatlarının yaklaşık yüzde 90’ını gerçekleştiren Kharg Adası dolum tesisi.

 

Petrol sevkiyatlarını raporlayan TankerTrackers.com’un genel müdürü Samir Medeni, İran’ın İsrail’e füze saldırısından bu yana Kharg’a yakın boş petrol tankerlerinin bölgeden kaçtığını söyledi. İran’ın ulusal tanker grubunun “İsrail’in yakın bir saldırısından korktuğunu” ve daha önce böyle bir “bir gecede tahliyenin” gözlemlenmediğini de sözlerine ekledi.

Alternatif, daha az önemli enerji hedefleri arasında İran’ın rafineri kapasitesinin yüzde 17’sini ve benzin arzının yüzde 13’ünü oluşturan Abadan rafinerisi ve Mahshahr petrol terminali yer alabilir. Hormozgan yakınlarındaki büyük boru hatları ve depolama depoları da hedef alınabilir.

Citi, İsrail’in İran’ın bu küçük tesislere yönelik bir saldırısının, günde 450.000 varil kadar geçici üretim kaybına neden olabileceğini tahmin ediyor. Ancak Kharg’a yapılacak bir saldırı, günde 1,5 milyon varil veya küresel tüketimin yaklaşık yüzde 1,4’ü kadar çok daha büyük ve daha uzun süreli bir kayba yol açacaktır.

Petrol sahaları veya ihracat terminalleri yerine rafinerileri vurmak, petrol fiyatı üzerinde daha az etkiye sahip olabilir, hatta İran’ın yurt dışına satabileceği daha fazla ham petrol serbest kalacağı için fiyatı aşağı çekebilir.

 

İran ne karşılık verebilir?

Misilleme olarak İran ve vekilleri, ABD şirketlerinin veya Körfez’deki Amerikan müttefiklerininkiler  de dahil olmak üzere enerji üretim-nakil ağını sabote ederek çatışmayı uluslararasılaştırmaya çalışabilirler. Analistler bu tür herhangi bir hamlenin ciddi bir tırmanışa işaret edeceği konusunda uyardı. “Risk, bunun artık İsrail ile İran arasında sınırlı bir çatışma olmamasıdır. Pulitzer ödüllü enerji tarihçisi Daniel Yergin, “Artık geniş bir belirsizlik alanı var” dedi. “Risk, bunun artık İsrail ile İran arasında sınırlı bir çatışmayla kalmaması”.

 

RBC’den Croft, Suudi Arabistan’ın “İran’ın misilleme listesinin başında” olmadığını söyledi. Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırının bölgesel düşmanlık dalgasını tetiklemesinden bu yana iki ülke sürekli temas halindeydi. İran bunun yerine vekil güçlerini petrol tankerlerine yönelik saldırıları artırmaya cesaretlendirerek, arzı kesintiye uğratabilir; veya nakliyatı yeniden yönlendirmeye zorlayabilir. Yemen’deki Husi isyancıları, saldırıların Hamas ve Filistinlilere destek amaçlı olduğunu söyleyerek aylardır Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırıyor.

Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikası Merkezi’nin kurucu direktörü Jason Bordoff, “daha aşırı” bir senaryonun, küresel ham petrol tüketiminin beş varilinden birinin geçtiği deniz yolu olan Hürmüz Boğazı’ndaki trafiği tıkamak  olduğunu söyledi. Marine Traffic’e göre boğazdan her ay ortalama 2.500 ticari gemi geçiyor.

Nisan ayında, İsrail’in Suriye’deki büyükelçilik binasına düzenlediği saldırıya misilleme olarak İran topraklarından İsrail’e ilk doğrudan askeri saldırısını başlatırken, orada bir gemiye el koydu. Ancak gerilimin yüksek olduğu dönemlerde dahi İran, bu  boğazdaki trafiği hiçbir zaman engellemedi.

 

Petrol fiyatlarına etkisi ne olur?

Bu hafta yaşanan olaylar piyasaların rehavetini bozarken,  Çin’den gelen durgun talep fiyatları baskıladı. Küresel gösterge Brent ham petrolü bu hafta yüzde 8 artışla varil başına yaklaşık 78 dolara yükseldi. Eurasia Group’tan Henning Gloystein, çatışmanın enerji altyapısını etkilemeyen sınırlı hava saldırılarıyla sınırlı kalması durumunda Brent fiyatlarının varil başına 85 doların üzerine çıkmasının pek olası olmadığını söyledi.

Ancak İsrail’in İran petrol varlıklarına yönelik başarılı saldırılarının “fiyatları varil başına neredeyse kesinlikle 85 doların üzerine ve muhtemelen 100 dolara doğru iteceğini” ekledi. “Velakin, İran’ın Hürmüz üzerinden nakliyeyi ciddi şekilde etkileyecek büyük bir misillemesi olursa Brent muhtemelen çok daha yüksek seviyelere çıkabilir.”

Citi’deki analistler, Hürmüz Boğazı’nı kapatmaya yönelik başarılı bir çabanın, her ne kadar pek olası olmasa da, sınırlı bir süre için de olsa, “önceki rekor seviyelerinden çok daha yüksek” bir fiyat artışına yol açacağını söyledi. Brent’in tüm zamanların en yüksek seviyesi 2008’de varil başına 147,50 dolardı.

Ham petrol fiyatlarındaki herhangi bir artış, sonuçta petrol maliyetlerine yansıyacak ve bu da Kasım ayında yapılacak ABD başkanlık seçimlerini etkileyebilir. Artan fiyatlar görevdeki Demokrat Parti için bir handikap olabilir.

 

Piyasayı ne istikrara kavuşturabilir?

Daha önceki çatışmalarda mevcut bulunmayan bazı faktörler, çatışmanın tırmanması durumunda fiyatların kontrol altında tutulmasına yardımcı olacak. Opec+ üreticilerinin (özellikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri) iki yıl boyunca üretim kesintisi yapması, grubun günde 5 milyon varilden fazla yedek kapasiteye sahip olduğu anlamına geliyor.  İran’ın arzı aniden kesintiye uğrarsa bu kapasite geri getirilebilecek. Wood Mackenzie’nin petrol piyasalarından sorumlu başkan yardımcısı Ann-Louise Hittle, “Bu, çok tehlikeli bir duruma girerken piyasada sahip olduğumuz güven verici bir arz tamponu” dedi.

Batılı ülkeler ayrıca 1970’lerdeki fiyat şoklarının ardından ani fiyat artışını durdurmak için kullanılabilecek önemli stratejik rezervlere sahipler. Rusya’nın Ukrayna’yı geniş çaplı işgalinin ardından ABD öncülüğünde yapılan rezervlerden satışlar, 2022’de fiyatların soğumasına yardımcı oldu. Ancak ABD’nin stokları şu anda 1980’lerden bu yana en düşük seviyelerinde. İran petrolünün neredeyse tamamının varış noktası olan Çin, rezervlerini artırıyor ve bu da herhangi bir arz kesintisinin yumuşatılmasına yardımcı olabilir.

ABD’nin verimli kaya petrolü yatakları geçmişte tampon görevi gördü.  Sondajcılar teorik olarak üretimi hızlı bir şekilde artırarak fiyat yangınını söndürebiliyor. Ancak Wall Street’te yatırımcılar artık düşük karlı yeni üretime tahammül etmeyecek. Teksas merkezli Elevation Resources’ın genel müdürü ve Amerika Bağımsız Petrol Birliği başkanı Steve Pruett, “O güzel dönemin ötesine geçtik” dedi. “Sermaye piyasaları bir disiplin dayattı ve bu şirketlerin liderleri de bu disiplini kabul etti.”

 

Kaynak:  Is the Middle East on the brink of an ‘oil war’?

 

 

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler