Dünya Ekonomisi
Financial Times: ABD’de resesyon riski var mı?
Eski Beyaz Saray ekonomisti ve şu anda Harvard'da profesör olan Jason Furman, "İşsizlik oranı dışında neredeyse tüm reel ekonomi göstergeleri büyüyor, bazıları güçlü gidiyor" dedi. "Resesyona gireceğimizi iddia edenler, durumu dramatik biçimde abartıyor" diye ekledi.
Ekonomistler, tedirgin yatırımcıların ABD’de resesyon tehdidini abarttığını ancak dünyanın en büyük ekonomisinin yavaşlamaya yöneldiğinin kesin olduğunu söylüyor. Cuma günü başlayan ve yer yer bu hafta da devam eden riskli varlıklarda satış dalgası, beklenenden zayıf gelen istihdam raporu da dahil olmak üzere ABD ekonomisinin sağlığına ilişkin endişelerden kaynaklandı.
Hisse senedi fiyatları, yatırımcıların Fed’in faiz oranlarını yüzde 5,25 ile 5,5 arasında çok yüksek tutmakla suçlaması eşliğinde ekonominin soğumaya başladığına dair işaretlerin artmasına tepki veriyor. Ancak çoğu ekonomist, işsizlikte keskin bir artış olmadan enflasyonun Fed’in yüzde 2 hedefine gerilemesiyle ABD’nin hala yumuşak iniş arifesinde olduğuna inanıyor.
Eski Beyaz Saray ekonomisti ve şu anda Harvard’da profesör olan Jason Furman, “İşsizlik oranı dışında neredeyse tüm reel ekonomi göstergeleri büyüyor, bazıları güçlü gidiyor” dedi. “Resesyona gireceğimizi iddia edenler, durumu dramatik biçimde abartıyor” diye ekledi.
ABD tarım-dışı istihdam raporu, işsizlik oranının art arda dördüncü kez yükselerek yüzde 4,3’e çıktığını saptadı. Bu, McDonald’s ve Diageo gibi şirketlerin ABD tüketicisindeki zayıflığı işaret eden zayıf mali sonuçlarının ardından geldi. Nihayetinde bazı analistler ABD’nin dünya ekonomisini rotasından çıkaracak kadar derin bir resesyona girebileceğinden endişe duyuyor.
Citi ekonomisti Andrew Hollenhorst, “Resesyon konusunda endişelenmeye başladığınızda genellikle resesyona girmişsizindir” dedi. “Geçmiş ekonomik döngülerde işsizlik oranı arttığında, geçici işten çıkarmaların kalıcı hale geldiğini de gördük.”
Veriler aynı zamanda Fed’in Eylül toplantısında faiz indirimi yapması yönündeki baskıyı da artırdı. Şu ana kadar FOMC üyeleri bu çağrılara kulak tıkadı. Chicago Fed başkanı ve FOMC üyesi Austan Goolsbee Pazartesi günü esprili bir şekilde borsada ruh halinin Fed’den “çok daha fazla volatiliteye sahip olduğunu” söyledi.
Bununla birlikte piyasalar, geçen haftaki istihdam verileri öncesindeki üçe kıyasla, bu yıl ABD’de dört veya beş çeyrek puanlık faiz indirimi fiyatlıyor. Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü düşünce kuruluşu başkanı Adam Posen, “FOMC açısından, eyleme geçme riski ile eylemsizlik riski temelden değişti” dedi. Ancak ekonomistler son verilerin, karşı çıkanların düşündüğünden daha az endişe verici olduğuna inanıyor ve kanıtların ABD’nin hâlâ tam istihdama yakın olduğunu gösterdiğini ileri sürüyor.
Beyaz Saray Ekonomi Danışmanları Konseyi’nin eski baş ekonomisti ve şu anda Yale’de profesör olan Ernie Tedeschi, tarım dışı maaş bordrolarına ilişkin “114.000 yeni iş tam olarak işgücü pazarından arz-talebi dengeleyecek miktardır” dedi. “[Ama] ekonomi uzun süre tam istihdamda kaldığında, verilerin aşağıya gitmekten başka olasılığı yok.”
Fed yetkilileri ayrıca işsizlik rakamının tarihi standartlara göre düşük kaldığını belirtti. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly Pazartesi günü yaptığı açıklamada, istihdam verilerindeki birçok ayrıntının “yavaşladığımıza ancak uçurumdan düşmediğimize işaret ettiğini” söyledi. Goolsbee, tarım dışı istihdam rakamlarının beklenenden zayıf olmasına rağmen ekonomik tablonun “henüz resesyona benzemediğini” söyledi.
Bir diğer endişe ise, işsizliğin artması ve salgın sırasında biriken tasarrufların azalması durumunda ABD’li tüketicilerin büyümeyi sırtlamaya devam edip edemeyeceği. Taşıt kredileri ve kredi kartlarındaki temerrüt oranları, özellikle düşük gelirli haneler arasında arttı. Ancak New York Fed’in verilerine göre henüz 2008 mali kriziyle ilişkilendirilen seviyelerde değiller.
Oxford Economics’in ABD baş ekonomisti Ryan Sweet, “Ancak tüketici harcarsa ABD ekonomisi yolunda gider” dedi. “Tüketici oldukça iyi durumda ancak özellikle düşük ve orta gelirli hanelerde kırılganlık başgösterdi.” Diğerleri, acının en çok yoksul haneler tarafından hissedildiği için bunların toplam harcamalardaki payının ABD ekonomisini rotasından çıkarmaya yetmeyebileceğini belirtiyor.
“En ağır darbeyi alanlar, tüm ekonomiyi çökertmeye yetecek kadar harcama gücüne sahip mi? Cevap şu: pek değil,” dedi BCG’nin küresel baş ekonomisti Philipp Carlsson-Szlezak. Analistler, Walmart ve Target gibi perakende devlerinin indirimlerinin de alışveriş yapanların harcamalarını sürdürebileceğini söylüyor. Wells Fargo ekonomisti Paul Christopher, “Tüketiciler biraz daha fazla satın alma gücü elde ediyor” dedi. “Kredi kartlarının kapasitesi dolmuş veya dolmak üzere olsa bile, aylık gelirler güçlü”.
Kaynak: Is the US heading for a recession?