Sosyal Medya

Borsa

Üç uzmandan görüş:  Borsa İstanbul ne yöne?

Üç uzman da hem fikir: Borsa'da kısa vadede beklenti yok. Ralli için yabancı katılımı şart!

Üç uzmandan görüş:  Borsa İstanbul ne yöne?

Ömer Faruk Bingöl, Türkiye Gazetesi:  Kar daralması ve büyümede ivme kaybı fren attırdı

 

Hızlı giden hacimli, büyük hisselere kâr satışları geliyor. Faizlerde sınırlı da olsa yukarı dönüş, likiditeyi etkiledi. Para, biraz yeni halka arzlara kaydı. Risksiz TL getirisi, alternatif olarak yerinde duruyor. Özellikle tahvile yatırım yapan fonlarda aylık prim %5-6 bandına çıktı. Son bilançolarda kârlarda gerileme, marjlarda daralma gözlemlendi. Faizdeki yüksek seyrin, şirketlerin finansman giderlerini artırdığı görüldü. 3. çeyrekle birlikte ekonomide bir miktar yavaşlama beklentileri mevcut. Borsa biraz bunları fiyatlıyor olabilir. Yabancı yatırımcı, tahvilde olduğu gibi borsada iştahlı değil. Hatta önceki iki haftada, 260 milyon dolarlık hisse satışı yaptılar.

Madalyonun olumlu tarafında TL’ye güvenin artması, risk priminin 260’ın altına düşmesi, TCMB’nin swap hariç net rezervlerinin artıya geçmesi var. Gri listeden çıkış, Moody’s not artışı, TÜFE’de baz etkisiyle hızlı düşüş yaklaşırken; borsada orta-uzun vadeli beklenti pozitif. Gerilemelerde doğru sektör ve hisselerde kademeli pozisyon ve daha orta vadeye odaklanma, uygun strateji olabilir.

 

10.400’ün borsa için anlamı var. Bu seviye; bir önceki TL bazlı zirveye, 22 günlük hareketli ortalamaya ve döviz bazlı kritik 322 dolar desteğine işaret ediyor. Bu anlamda korunması önemli. Aksi hâlde baskı bir miktar daha artabilir.

 

Zeynep Aktaş, Milliyet:  Yılbaşından bu yana Borsa İstanbul’da en dikkat çeken sektör endeksi, yüzde 88,23’lük bir artışla BIST Sigorta Endeksi oldu

 

Olumlu haberler geldikçe yönelimin gücünde de artış gözlenmekte. Kredi kuruluşlarının not artırmaları, yatırım bankalarından gelen olumlu değerlendirmeler hisse senetlerine ilgiyi canlı tuttu.

 

Gözlenen bir diğer olumlu gelişme risk primiyle ilgili. Risk primi düşüyor. TCMB’nin swap hariç net rezervi toparlandı. Yabancıların tahvil alımları güçlendi.

 

 

Yılbaşından bu yana Borsa İstanbul’da en dikkat çeken sektör endeksi, yüzde 88,23’lük bir artışla BIST Sigorta Endeksi oldu. BIST İletişim ve BIST Banka sektör endeksleri ise sırasıyla yüzde 77,29 ve yüzde 76,46 oranlarında yükselerek yatırımcılara önemli kazançlar sağladı. Genel olarak tüm sektörlerde pozitif bir performans gözlendi. BIST Mali ve BIST Holding & Yatırım sektörleri de yüzde 50’nin üzerinde artışlarla öne çıktı. Yılbaşından bu yana verilere göre, yatırımcıların farklı sektörlerdeki fırsatları değerlendirdiği ve piyasanın genel olarak olumlu bir seyir izlediği görülüyor.

Yılbaşından bu yana en fazla kazandıran yüzde 123,91 ile Tav Havalimanları oldu. Garanti Bankası yüzde 93 getiri ile onu izledi. Anadolu Sigorta yüzde 90 ve Akbank yılbaşından bu yana yüzde 89 getiri ile dikkat çeken diğer hisseler oldu. Türk Telekom’un getirisi d yüzde 89,33 oldu. Yatırımcılar diğer hisselere göre daha fazla geride kaldıkları ve mali potansiyelleri yüksek olduğu için bu hisselere yöneldi.

 

 

Zeynel Balcı, Hürriyet:  Piyasalara beklenti lazım

 

BIST 100 Endeksi’nde çıkış denemeleri kâr satışlarıyla karşılaşırken, yaşanan geri çekilmeler de toparlanmakta zorlandı. Bu görünüme neden olan gelişmeyi ise; yabancı yatırımcılardan gelen alımların yerini son haftalarda satışa bırakması, yerli yatırımcının ilgisinin de yüksek faize bağlı olarak zayıf kalması şeklinde yorumlamak mümkün.

 

 

Diğer yandan, Yapı Kredi Bankası’nın yabancı bir ortaklığa yönelik satış görüşmeleri de borsanın dalgalanmasına neden oldu. Satış görüşmelerinin başladığı haberi Yapı Kredi Bankası ile Koç Holding başta olmak üzere bankacılık hisselerini ve BIST 100 Endeksi’nin yukarı taşımıştı. Görüşmelerin uzaması ve sonrasında da cuma akşamı piyasa kapanırken görüşmelerin sonlandırıldığı bilgisi bu defa satışlara neden oldu. Bu gelişmenin etkisi yarın da (pazartesi) hissedilebilir.

 

Yüksek faiz nedeniyle tahvil bonoya olan ilgileri artarak devam ediyor. Son beş haftalık tahvil bono alımları 7.1 milyar doları buldu. Aynı dönemde hisse senetlerindeki satışları ise 20 milyon dolar oldu.

 

Piyasalarda genelde “Önce portföy yatırımları, ardından doğrudan yatırımlar gelir” şeklinde öngörüler vardır. Bu döngü çoğu zaman çalışır. Dileriz bu defa da öyle olur. Ekonomideki doğru politikalar uygulanırsa yabancı girişlerinin devamı beklenebilir. Türkiye gelişen ülkeler arasında önemli bir pazar ve piyasadır. Jeopolitik konumu zaten malum.

 

 

Ekonomi yönetimi önceliği enflasyon ile mücadeleye vermiş durumda. Diğer yandan likidite fazlalığına bağlı olarak bankaların mevduat faizlerinde düşüşlerin 6 puanı geçtiğine dair haber akışları mevcut. Buna karşılık TCMB, geçtiğimiz günlerde karşı hamle ile TL mevduatlardaki zorunlu karşılıklarının yükseltilmesiyle sistemden yaklaşık 550 milyar TL çekildiğini açıkladı. Mevduat faizlerinin çok da gevşemesine imkan verilmek istenmiyor. TCMB faiz artırırken mevduat faizleri gevşerse enflasyon için önemli görülen sıkı para politikasının akamete uğraması gibi bir risk var. Faizlerin yüksek kalması ise borsaya alternatif demek. Borsa İstanbul’daki olumlu hava yerini daha temkinli bir görünüme bırakmış durumda.

 

 

 

 

 

 

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler