Sosyal Medya

Borsa

BBVA Stratejisti Tufan Cömert:  Türkiye  hikayesini sürdürecek mi? Riskler nedir?

Sene sonu itibarıyla kolay kısım bitiyor. Enflasyonla mücadelede bu kez çok daha zorlu, çok daha sabır isteyen, çok daha kararlı olmamız gereken bir süreç bizi bekliyor. Bunun bir takım bedelleri olacak tüm ekonomik ve siyasi aktörler açısından.

BBVA Stratejisti Tufan Cömert:  Türkiye  hikayesini sürdürecek mi? Riskler nedir?

 

BBVA bölge stratejisti Tufan Cömert’in X (Twitter) paylaşımıdır

 

Geçen hafta katıldığım EMTA Yaz Forumu’nda Türkiye ve Arjantin’deki makroekonomik politika U dönüşleri, ABD başkanlık yarışının Çin, Meksika, Ukrayna ve diğer EM’ler (Gelişen Piyasalar)  üzerindeki etkileri ve bir sonraki EM geri dönüş hikayesi (ralli yapması) için adayları tartıştık.

 

Geçen yıl bu panele katıldığımda Türkiye hakkında oldukça olumlu görüşlerim olduğundan bahsetmiştim. O dönemde çok ikna edici olamamıştım, zira önceki U-dönüşlerimiz hep ters yönde olmuştu.

 

Bu yıl panelin açılış sorusu, elbette beni çok sevindiren şekilde, “geçen sene söylediklerine şüpheyle yaklaşmıştık ancak haklı çıktın, peki bundan sonra Türkiye  hikayesini sürdürecek mi, riskler görüyor musun”  oldu.

 

Buna Winston Churchill’in ünlü sözüyle yanıt verdim: “Amerikalılara her zaman doğru şeyi yapmaları konusunda güvenebilirsiniz, ama diğer tüm seçenekleri denedikten sonra”.

 

Türkiye’nin durumu da bunun gibi.  2018 2023 arasında istihdam ve büyümeyi arttırmak, enflasyonu düşürmek, bu esnada faiz yükünü azaltmak konusunda (hepsi aynı anda ama) “değişik” politikaları denedikten sonra Türkiye’nin ortodoks politikalara dönmek dışında bir seçeneği kalmamıştı. Bundan sonrası için de Türkiye’nin ekonomik dönüşüm programının devam edeceğini gene aynı ilkeye bağlı kalarak açıkladım, çünkü başka yol kalmadı 🤷🏼‍♂️

 

Ancak şurası da kesin ki bundan sonraki süreç çok daha zor olacak. Çünkü  başladığımız yerde çıta çok düşüktü.

Sene sonu itibarıyla kolay kısım bitiyor. Enflasyonla mücadelede bu kez çok daha zorlu, çok daha sabır isteyen, çok daha kararlı olmamız gereken bir süreç bizi bekliyor. Bunun bir takım bedelleri olacak tüm ekonomik ve siyasi aktörler açısından.

 

Özetle 2024 bir geçiş yılı, ama doğru politikalara devam edersek 2025 dönüşüm yılı olacak. Elbette kayıp yılları geri getirmeyecek bu, saf olmaya gerek yok, ama en azından 2 sene önceki gibi kaygılanmamızı gerektirecek durumlardan uzaklaşıyoruz (yanlış faiz/kur politikası neticesinde yumuşak sermaye kontrolüne geçmemiz, risk primimizin ve borçlanma maliyetimizin artması, bu esnada çıldıran ithalat ve yurtiçi talep ile ödemeler dengesi krizine göz kırpmamız).

 

Korkum ve gördüğüm en büyük risk ilk olarak bazı “aktörlerin”  bu esnada sabrının taşması!

 

Bunun ardından bölgemizde genişleyen savaş neticesinde Türkiye’ye milyonlarca göçmenin daha gelmesi, bunun bütçe ve askeri harcamaları hızlı bir şekilde yukarıya çekmesi, ya da zamanından çok daha öne çekilmiş bir seçim sonucunda bütçe disiplinin iyice arka plana atılması gördüğüm olası riskler.

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler