Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Pencereden enflasyon kaçtı…’
6 Aralık 2023Enflasyonla ilgili sürekli bir bahane arama, tespitte bulunma, ama çözüm adına hiçbir şey yapmama eğilimi ısrarla sürdürülüyor. Elbette vatandaşa ‘yeme, içme’ denilerek çözüm arandığını yok sayarsak…
Merkez Bankası Kasım ayı enflasyonunu analiz ederken, şimdi de doğalgaz faturalarına sıra geldi. Limitlenen tüketim arttığı için enflasyona olumsuz katkı yapmış. Yani her sorunumuz bitti, sadece doğalgaz mı kaldı?
Öylesine büyük bir ucuzluk içinde yaşıyoruz ki, doğalgazda beklenti aşılınca, bu da enflasyona sebep olmuş. Artık mesele çocuk kandırmaya dönüştü. Hani pencereleri açıyorduk, yakıyorduk kombileri?
Bu ne kadar saçma bir yaklaşımsa, son açıklamadaki gerekçe de o kadar abes ile iştigal. Öncelikle doğalgaza yaz aylarında öyle bir zam yapmış olmalısınız ki, insanlar kombilerini ya da kazanlarını çalıştırır çalıştırmaz fiyat artışına neden olmuş.
Bu itirafı ortaya koyalım. Zira öyle kara kış yaşanmadı ve amiyane tabirle köklenen doğalgazları görmedik. Daha anlamlı bir kış bile yaşamadık. Bir de gerçekten kaloriferler yandığında başımıza ne gelecek onu göreceğiz.
Ayrıca reel sektöre yapılan doğalgaz zamları zaten ürünlerin maliyetlerini yeterince arttırıcı bir etki gösteriyor ve enflasyonu da körükleme özelliğini sergiliyor. Yani bunun için vatandaşın yaktığı bahanesinin altına sığınamazsınız.
Gıda, ulaştırma, ev ve kira fiyatlarını görmezden gelen bir ekonomi yönetiminin, doğalgaz faturalarına sığınıyor olması gerçekten çok acı. Peki sistematik olarak ev fiyatlarının yükselmesiyle ilgili, satın alanlar düzeyinde bir ‘nereden buldun’ uyguladınız mı? Elbette hayır. Neden? Orası yasaklı alan; tanıdık çıkabilir.
Yükselen ev fiyatlarının kiraları yukarı çektiğini de hepimiz biliyoruz. Ama bu meseleye nedense çözüm odaklı yaklaşılmıyor. Tekrar doğalgaza dönersek, madem bu enflasyonist bir etkiye neden oluyor; neden yalıtımı daha fazla konuşmuyorsunuz?
Gündemde ilgili yasanın revizyonu var. Malzeme kalınlıklarını ve ısı geçirgenlik kat sayısını Avrupa standartlarına getirmeyi düşündünüz mü? Ülkede vatandaşı, bilhassa mevcut binalarda yalıtımını destekleyecektiniz. Ne oldu?
Sadece laftan ibaret kaldı. Doğru düzgün bir kredi mekanizması çalıştırılmadığı gibi, kalınlıklar ve ısı geçirgenlik kat sayısı noktasında da ısrarlı ve anlamsız direnç sürüyor. Bu işin tüketimi. Peki ya üretimi?
Yenilenebilir enerji konusunda gerçekten politikanız ne? Hamasetten bahsetmiyorum. Gelişmiş ülkeler buralara milyarlarca dolar ya da avro kaynak aktarırken, Diyanet kadar bütçeleri ayırmadığınız güdük rakamlarla sonuç mu alacağız?
Sözün özü şu: Sadece bahane üretiyorsunuz ve ülkede üretimi destekleyip, tüketimi de kontrol altına almıyorsunuz. Geriye de sadece suçlu aramak kalıyor; o da zaten klasik alışkanlık.