Çetin Ünsalan Yazdı: Kredi musluğu çare mi?
2 Haziran 2023Perakende Günleri kapsamında beyanat veren sektör yetkilileri ‘kredi musluklarının açılması’ çağrısında bulundu. Piyasada çok büyük bir nakit sıkışıklığı olduğunu biliyoruz. Sadece dövizde değil sorun, düşen iş hacmi karşısında firmaların kredilerle ayakta kalmaya çalıştığının, hatta büyüme rakamlarının bile bu temelden geldiğinin herkes farkında.
Bu nedenle nakit ihtiyacının dile getirilmesini ve iç piyasanın hareketlenmesi talebini garip karşılamıyorum. Ama burada sorulması gereken bir soru ve ezberin bozulması zorunlu bir başlık var. Kredi musluklarını kim açacak?
Şayet kamu bankaları üzerinden meseleyi görüyorsak, çok uzun zamandır tüm kaynakları inşaat sektörüne kullandıran, bu haliyle finansman yönetimini tek tarafa bağlayan bir yapı var. Yetmedi, hemen seçim sonrasında bu kadar kaynak aktardığımız sektör de halen destek talebini dile getiriyor.
Ayrıca seçim harcamaları, o süreçte verilen vaatler, eksiye düşen net rezervler, yeni kaynak bulamayan ve bütçe açığını patlatan ekonomi yönetiminin, yeniden bir finans genişlemesi çok da mümkün gözükmüyor. Bunu yapabilmek için bugün yaptığı ve yapacağı zamların üzerine çıkması lazım gelir ki, son gelen zamları bile satın alma gücünü yitirmiş vatandaşın karşılama ihtimalinin olmadığını görüyoruz.
Bir diğer adres özel bankalar ve finans kuruluşları kalıyor. Bunların da ağırlıklı olarak yurtdışından sendikasyon yoluyla para getirdiğini düşünürseniz, dünyadan da yeterince para gelmediğini, gelenin de güvenli kredi şartlı geldiğini hesaba katarsanız, bu denli riskli bir ortamda ve bilançolar karşısında kredi verme şansları bulunuyor mu?
Peki 2 trilyon TL’ye adım adım koşan bir tüketici borcu gerçeğini dikkate alırsanız, daha fazla kredilendirme eğilimi ile ilgili ihtimal görüyor musunuz? Bence bu da çok mümkün görünmüyor.
Öte yandan dönüp perakende piyasasına baktığımızda bir çözüm bulunması şart. Peki bugüne kadar sunulan parasal genişleme olanakları bizi istediğimiz noktaya götürdü mü? Hadi diyelim bugün de kredi muslukları açıldı, görev zararlarına rağmen para sunuldu, reel sektör bu parayı alıp ne yapacak?
Yatırımlarını mı geliştirecek? Verimliliğini arttıracak işlere mi imza atacak? İdeal olan bu. Fakat biliyoruz ki günlük sıkışıklığını gidermek, hatta kamuya olan yükümlülüklerini yerine getirmek için kullanacak.
O zaman verdiğiniz kaynağın da üretime, ticarete dönüp kazanç, ardından geri ödenmesi ihtimali güç gözüküyor. Yani altı delik çuvala para atmaya devam edeceğiz. Bu durumda böylesine finansın kıt, bütçenin delik deşik olduğu bir ortamda kredi musluğunu rast gele açmak ancak sorunu büyütür.
Şayet bir finansman kullandırılacaksa, bundan sonra verimliliğin, ilerlemenin ve katma değerli işlerin kapısı açılmalı. Aksi takdirde verilen sadece firmaların riskini arttırıyor ve ekonomiyi de açmaza sokuyor.