Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Havada seçim kokusu var…’
26 Ekim 2023Ekonomik problemlerimizi halletmeden, para bulamadan ve yapısal hiç bir dönüşümü gerçekleştirmeden 2023 yılını bitirmeye hazırlanıyoruz. Bir tarafta bütçe yapılıyor; diğer tarafta insanlara yine ‘yılbaşına kadar sıkın dişinizi’ mesajı veriliyor. Yılın başında ne olacaksa?
Fakat söylemlere baktığınızda seçim sathına girdiğimiz görülüyor. Öncelikle ‘ey’ nidaları yine havada uçuşmaya başladı. Üstelik iki gün önce ‘ey’ denilen İsveç’in NATO üyeliği ile ilgili karara imza atılırken…
Ekonominin başındaki isim Mehmet Şimşek, tur üstüne tur bindirip yine eli boş döndükten sonra, bir iyi niyet anlaşmasını satmaya, dolar ve enflasyonun yenileceğini söylemeye, ama bu arada insanları hedeflenen enflasyon üzerinden zam yapacağına alıştırmaya çalışırken…
Biz dolar ve enflasyonu yenme söylemini nereden hatırlıyoruz? Bir programdan değil, söylemden söz ediyorum. Önce Berat Albayrak’tan sonra da Nebati’den. Sonuç ortada… Çünkü gerçekten bir şey yapmayıp, sonucu değişeceğine inanıyorsanız, büyük bir yanılgı içindesiniz demektir.
O süreçte ‘dolar 2 TL olmazsa yüzüme tükürün’ diye söylemler geliştiren danışmalar da, ‘çok beklersiniz dolar 7 TL olacak’ diyen Bakan da gördük. Ekonomiyi sadece algı ve beklenti zannedip, politika geliştirmek yerine siyasetiyle uğraşanlar değişiyor, ama fatura tüm ağırlığıyla bizim üzerimize kalıyor.
Geldiğimiz noktada popülizmin yine ayak seslerinin duyulmaya başladığına şahit oluyoruz. Geri alınan köprü ve otoyol zamlarından, sabır istemelere, yandaş kanallarda çıkıp olası sıkıntılarda meseleyi Merkez Bankası’nın aldığı ya da alacağı kararlara bağlama temelli mesajlara kadar tehlikeli bir sürece girdik.
Neden derseniz; yanıtı çok basit. Bugüne kadar sadece Albayrak ve Nebati dönemindeki iktisatla uzaktan yakından ilgisi olmayan, ‘ben istedim oldu’ inadıyla yapılan bir işin sonuçlarını üstlenip, hatadan geri dönmeye başladık. Yapılan sadece durumu sıfır noktasına getirmeye çalışmak.
Fakat bunun dışında ortaya konulan orta vadeli programda da, kalkınma planında da ayağı yere basan tek bir hamle yok. Sadece cek ve caklardan ibaret olan bir niyet mektubu okuyor ama uygulamalara baktığınızda da tam sersine şahit oluyorsunuz.
Bu saatten sonra zaten delik deşik olmuş bir bütçenin daha fazla açılma, kontrolsüz para kullanma, günü birlik iktisadi tavizler verme, ama temelde ‘seçimi bir atlatalım da’ duygusundan öteye gitmeyen işlerin mevsimine girdik.
Bu aşamada insanlar geçinemiyormuş, firmalar maliyet yapamıyormuş, dolar ve faizde geri dönüş hamlelerinin faturası ağır olacakmış ve üç nokta koyarak yapılacak uzun listenin sonuçlarıyla herkes daha az ilgilenir hale gelecek. Sadece algıya oynanacak.
Hatırlar mısınız bir hava durumu sunucu vardı. Havalar nasıl olursa olsun sizin havanız iyi olsun derdi. Şimdi bu sürece girdik. Dikkat edin soğuk algınlığınız oluşmasın.
Tüm Yazarlar
