Çetin Ünsalan: Demek ki doğalgaz bedava değilmiş
21 Ağustos 2023Bu ülkenin başına ne geliyorsa, analitik düşünmemekten geliyor. Seçim zamanı insanların evlerine sıfır bedelli doğalgaz faturaları gönderildi. Hatta bunun üzerinden bir de propaganda yapıldı.
Aramaları süren ve çalışmaları tamamlanmamış bir emtiaya atıfta bulunup, insanların çok net ifadeyle kandırıldığı zaten açıktı. Buna inanan oldu mu diye düşünürseniz, inanın buna hayır cevabı vermekten bile çekinirsiniz.
Çünkü çok geniş bir kitle, evine gelen sıfır bedelli faturaların ülkenin ekonomik gücünün bir yansıması olduğunu düşündü ve tercihlerini de etkileyen faktörlerden biri oldu. Peki biz o zaman ne anlattık?
Faturanın sıfır gelmesi, kullan / kullanma yapılan bir doğalgaz anlaşması varken ve ödemelerin ötelendiği söylenmişken, bedava doğalgaz anlamına gelmez. Elbette o dönemde de niyet sorgulayanlar oldu. Oysa gerçek buydu.
Şimdi ne oldu? Bolu Milletvekili Türker Ateş’in verdiği bilgilere bakalım. KİT zararlarında yüzde 412, diğer kurumlarda ise yüzde 178 görev zararı ortaya çıktığını söyleyen Ateş diyor ki: “…sadece BOTAŞ’ın görev zararı yüzde 540 artarak 5 milyar liradan 32 milyar liraya yükseldi…”
Bütçedeki paranın, kendi parası olduğunu düşünmeyen ve sadece faturasının sıfır gelmesine aldananlar ise şimdi bunun da izahını sokak röportajlarında yapsınlar. Çünkü birden bire hayatımıza giren ek zamlar ve vergiler bu ve benzeri fotoğrafların eseri.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Bankalar Birliği’nde yaptığı konuşmada topu taca atmaya çalıştı. Bütçedeki sapmaların vatandaşın gelirine sunulan ek zamlardan olduğunu söyledi.
Buna ‘el insaf’ denir. Neden biliyor musunuz? Çünkü hemen bu zamlar verildikten sonra, Merkez Bankası enflasyon raporunda, yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 58’e çıkarttı. Oysa bu kadar zam bile verilmedi ki.
Enflasyonun gerçekliğini koydum bir kenara, açıklanan enflasyon kadar zam vermediğiniz insanların gelirindeki artış, enflasyondaki ve bütçe açıklarındaki gerçek neden olamaz. Zaten verilen de daha cebe girmeden gidere yapılan zamlarla geri alındı.
Dönersek tekrar enerji maliyetlerine bu zarar, enflasyonun bedava olmadığını çok net bir biçimde anlatıyor. Bedava olmanın ötesinde çok pahalıya mal olduğunu da gösteriyor. Fakat iş sadece vatandaşın kandırılmasıyla kalmıyor.
Daha önemli bir ayrıntı var. Vatandaşın gelirindeki zammı da etkileyen enflasyon hesaplamasında da Ali Cengiz oyunu yapıldı. Bu sıfır faturalar, enflasyon sepetinin içinden çıkarılmadı ve enflasyonun düşük gösterilmesinin aracı olarak kullanıldı.
Oysa yine o zaman ne demiştik? Vatandaşa bir faturanın sıfır gelmesi, kamunun da sıfır maliyetle karşı karşıya olduğu anlamına gelmez. Günün sonunda bu bir sübvansiyon ya da seçim hediyesi de olsa harcama gerçekleşiyor.
Harcamayı kamunun ya da bireyin yapması sonucu değiştirmez. Bu enflasyon hesaplamasında sıfır etkiyle değerlendirilemez. Şimdi ortaya çıkan tabloya göre görev zararındaki artış oranı yüzde 540.
Dönüp TÜİK’e şunu sormak gerekiyor. Fatura sıfır iken ortalamayı düşürdüğünüz doğalgaz fiyatlarını, BOTAŞ’ın bu dev görev zararını da düşünerek yeniden ele alacak mısınız? Yoksa yok mu sayacaksınız? Cevap elbette belli, ama sonucu değiştirmiyor.