Gündem
Akşener: Seçimi kazanma ihtimalimizi yüzde 100 görüyorum, Kılıçdaroğlu HDP ile görüşebilir
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, hafta sonunda yaşanan krizin ardından dün akşam Saadet Partisi Genel Merkezi önünde Millet İttifakı’nın ortak…
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, hafta sonunda yaşanan krizin ardından dün akşam Saadet Partisi Genel Merkezi önünde Millet İttifakı’nın ortak adayı olarak açıklanmasının ardından İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Habertürk yayınında son günlerde yaşanan adaylık krizi ve sonrasına dair değerlendirmeler yaptı.
Aday açıklanırken yüz ifadesinin asık olmasına dair tartışmanın hatırlatılması üzerine, ” Sıfır uykuyla oradaydım. Bir de tuhaf bir ışık geldi. Mutsuz değildim, imzamı atmışım ben” dedi.
Akşener o anları şöyle açıkladı:
“Bu dünyada eşim dahil, oğlum hariç, hiç kimse zorla bir şey yaptıramaz. Bir gece evvel hiç uyumadım. Kemal Bey’in yaptığı konuşma esnasında baktığınızda tuhaf bir ışık gelmiş. Ben aslında herhangi bir mutsuz vesaire durum yok. İmza koymuşum ben. Öyle şey olur mu? Doğru bulmadığım metnin altına neden imzamı atayım? Bir de deprem oldu, kahkaha atmaya çekiniyoruz.”
Akşener, Teke Tek programında Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtladı.
“Açıklama neden o kadar sertti?” sorusunu yönelten Altaylı’ya Akşener’in yanıtı şu oldu:
“Evet sertti, sert olmalıydı. Ne düşünüyorsam o metni kendim yazdım. Ben tarihçiyim, 28 yıldır aktif politika yapıyorum. Sert algılanabilir ama aslında net olmasına dikkat ettim. Aşırı netlik sinir bozar. Senin önerin önemli değil denilirse o zaman net olursunuz, çok dikkat ederek söylüyorum. Herhangi bir menfaat söz konusu değildi. Tartışılması gereken, müzakere edilmesi gereken bir durumdu. Başardık çok şükür. ”
Masadan kalktığına yönelik söylemler hakkında açıklama yapan Akşener, şunları söyledi:
.‘MASA KALKTI BEN DEĞİL’
“Pazar gününün gecesinden bahsediyorum. Hiçbir şey gizli saklı değil. Perşembe günkü müzakere masasında, müzakereye kapalı ortam oluştu. Yani; siz bir fikir ortaya koyuyorsunuz diğer 5 kişi tek bir konuda karar almış, onun üzerinden geri gitmiyor. Siz de bunun tartışılmasını arzu ediyorsunuz. Dolayısıyla orada ne oluyor? Herkes bana masadan kalktı diyor ama; masa kalktı.”
Akşener, Altılı Masa’nın başından beri “seçim tarihine karra verilince adayımızı açıklayacağız” tutumunu benimsediğini şöyle anlattı:
SEÇİM TARİHİ VE ADAYLIK AÇIKLAMASI
“Biz hep bir şey dedik, sayın Erdoğan ve arkadaşlarına. Bize soru soranlara ‘seçim tarihini açıkla adayımızı açıklayacağız’. Ve öyle oldu. Dün sayın Erdoğan 10 Mart’ta seçim tarihini açıklayacağını 14 Mayıs’ı ilan edeceğini ilan etti, biz de adayımızı açıkladık.”
‘KONUŞMAM SERTTİ, SERT OLMALIYDI’
Masadan ayrılışının ardından çıkan tartışmalara dair konuşan Akşener şunları söyledi:
“Ben aday olmadığımı ilan etmiştim. Hiç pişman olmadım. Bugün sizin karşınızda ferah ferah oturuyorsam, her ne kadar Perşembe’den Pazar’a sürekli taş yağmuruna tutulduysam da önemi yok. Kendine bir şey yontuyor duygusunun olmamasını sağlamaya çalıştım. Seçiliriz, seçilemeyiz herkesin Cumhurbaşkanı olmaya hakkı var.
Evet konuşmam sertti! Sert olmalıydı. Ben ne düşünüyorsam, o metni kendim yazdım. Ben tarihçiyim neticede, sosyal bilinciyim. 28 yıldır aktif politika yapıyorum. Bir siyasi partinin mutfağını yönettim. Sert olarak algılanabilir; ama aslında net olmasına dikkat ettim. Aşırı netlikler genel olarak sinir bozar. Bu ‘hayır biz beşimiz böyle düşünüyoruz, senin önerilerin herhangi bir takdire uygun değil’ gibi tutum alınırsa, o zaman net olursunuz. Çünkü siz, kendimden bahsediyorum, kişisel olarak hiçbir şeyin talibi değilim.”
‘KAZANACAK FORMÜLÜ DÜŞÜNDÜM’
Aday konusundaki çıkışının herhangi bir menfaatten kaynaklanmadığını belirten Akşener, şöyle konuştu:
“Siz kazandığınız zaman x, y, z oy almanın elbette Meclis için önemi vardır. Ama önemli olan Cumhurbaşkanlığını kazanmaktır. Bu ülkede bir şekilde siyasi olarak sağ kalmış kadın politikacıyım. Ailesinin de her bir ferdinin ciddi know-how’ı olan, bir dizi eğitimden geçmiş insanım. Burada herhangi bir menfaat sözkonusu değildi. Müzakere tıkanınca sizi aradım, ‘Pazartesi gelemeyeceğim’ demiştim. Sizin de sorumlu olduğunuz insanlar var. Ben buyum. Burada size söylerken kişisel menfaatim var mı? Ben bu milletin, bu ucube sistemden, burada özne de sayın Erdoğan değil, bizim bu ucube sistemden kurtulmamız lazım, bunun için kazanacak formülü düşündüm. Tartışılması gereken, müzakere edilmesi gereken durumdu. Başardık çok şükür. Hepimiz bir adım attık.”
KORAY AYDIN – BEŞLİ ÇETE İDDİASI
İYİ Parti Ankara Milletvekili Koray Aydın’ın ‘beşli çete’nin önde gelen ismi Cengiz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Cengiz’le görüştüğü iddiasına da değinen Akşener, “Koray bey iş adamı bir yanıyla. Ben şimdi Koray beyin bu insanla samimi söylüyorum (görüşüp görüşmediğini) bilmiyorum” yanıtını verdi. Fatih Altaylı’nın “Sordunuz mu hiç” sorusu üzerine ise “Hayır ben yeni duydum. Biz şuanda nasılız biliyor musunuz? Şimdi konuşacağız. (Koray Aydın) “Bunu iddia eden ispatlayamazsa şerefsizdir” dedi. Koray Bey evini satar koyar partiye. Trabzonlu, burnu düşse yerden almaz” ifadelerini kullandı.
‘KILIÇDAROĞLU HDP İLE GÖRÜŞEBİLİR’
Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP ile görüşmesine nasıl bakıyorsunuz? sorusu yöneltilen Akşener, “CHP, HDP ile görüşebilir bu net. Ama bize asla getiremez” dedi. “Bakanlık gibi alışveriş olması mümkün değil” diyen Akşener, şunları söyledi:
“Bakanlık gibi alışveriş olması mümkün değil. Diyalog başka bir şeydir, CHP diyebilir, anlayışla karşılardım. ‘Sizin oy oranınızla HDP’nin oyu farklı hadi size güle güle’ deselerdi o masadan kalkardık. Alengirli işe karşıyım, dürüstlük ve açıklıktan yanayım. CHP, HDP ile görüşebilir bu net. Ama bize asla getiremez.”
‘SEÇİMİ YÜZDE 100 KAZANIRIZ’
Altaylı’nın seçim kazanma olasılığınızı nasıl görüyorsunuz sorusuna ise Akşener’in yanıtı şöyle oldu:
“Seçimi kazanmayı yüzde 100 görüyorum. Barometremiz şu anda Perşembe günün sonrasında Cuma günkü konuşmamdan sonra atılan taşların yönü vardı. Bugün itibariyle atılan taşların yönü kendini rahat hissedenlerden geliyor.
Bir tereddütümüz olsa milletvekili adayı olurum, kazanırız, kazanamayız parti olarak söylüyorum. Çok iyi oy alacağımıza inanıyorum. 3 yıldır sahadayım. Dükkan dükkan gezdim. İlk girdiğim dükkanda yüz ifadesiyle, o dükkandaki aynı insanın yüz ifadesi ve söylemler arasındaki farkı biliyorum. Şu anda iddia ediyorum sahayı benim kadar bilen siyasetçi yok.”
‘YEREL SEÇİMLERE KADAR PARTİSİNİN BAŞINDA KALACAK’
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçildiği takdirde parti olarak CHP Genel Başkanlığından istifa etmesi gerektiğini düşündüklerini söyleyen Akşener, masada alınan ortak kararı şöyle açıkladı:
“Bizim partimiz istifa etmesi gerektiğini düşünüyordu. O masada artılar, eksiler konuşuldu. Ben ikna edildim. Kötü niyetle söylemiyorum. Gerekçeler sunuldu. Bir süre, hiç değilse yerel seçimlere kadar, genel başkan seçilecek vs. iç hareketlilik olmaması açısından. Yerel seçimlere kadar partisinin başında kalmasına dair konsensus var. Yerel seçimler 9 ay sonra oluyor. Benim ve partimin öngörüsü hemen olması gerekendi. Mesela benim ve partimin görüşü, Meclis’i aldığımız takdirde, inşallah alacağız, çok erken bir şekilde parlamenter sisteme geçiş, orada uzatmadan. Kimisi 5 sene olsun diyor sahada. Yazılan çizilenleri söylüyorum. Öyle 3-4 yıl kesinlikle olmaz. Çok kötü şeyler yapıldı, aynı hızla temizlememiz lazım. Aynı kötülüklere sebep olabilirsiniz. Onun için yargı. Onun için liyakat.”
KRİZ NASIL SONUÇLANMIŞTI?
İYİ Parti lideri Akşener, cuma günü Kılıçdaroğlu yerine İstanbul ve Ankara belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a aday olma çağrısı yaparak masadan ayrılmıştı.
Yapılan müzakerelerin ardından Akşener yeniden Millet İttifakı’na dönmüş ve adayın belirleneceği toplantıya katılmıştı.
Millet İttifakı, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu ortak cumhurbaşkanı adayı olarak açıkladığı toplantıda, parlamenter sisteme geçişin yol haritasını da belirlemişti. Açıklanan metinde, İmamoğlu ve Yavaş için öngörülen süreç de anlatılmıştı.
İYİ Parti lideri Meral Akşener’in cuma günü Kılıçdaroğlu yerine aday olma çağrısı yaptığı İstanbul ve Ankara belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın, cumhurbaşkanı yardımcısı olmaları koşullara bağlanmıştı.
Akşener’in talebiyle doğrudan bu göreve getirilebileceği belirtilen iki belediye başkanının, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacakları” belirtilmişti.
Artı Gerçek