Dünya Ekonomisi
Ekonomistler: İsrail-Hamas çatışması yayılırsa, global durgunluk başgösterir
Sanki bize söylüyor: S&P Global Ratings gelişmekte olan piyasalar baş ekonomisti Elijah Oliveros-Rosen'e göre, enerji fiyatlarında uzun süreli bir artış, gelişmiş piyasalara kıyasla gelişmekte olan piyasa ekonomileri için endişe kaynağı olacak.
Ekonomistler, İsrail-Hamas savaşının tırmanmasının küresel ekonomi için büyük bir risk oluşturacağı, enerji fiyatlarını artıracağı ve önemli ticaret yollarını aksatacağı konusunda uyardı.
İsrail’in Hamas’ı ortadan kaldırmak amacıyla Gazze’yi işgale hazırlanması, olayın tüm Orta Doğu bölgesine yayılma riskini artırdı.
Orta Doğu’da savaş ekonomistler arasında çatışmanın küresel enerji ve ticaret altyapısına uzun vadeli bir tehdit oluşturmaya başladığı korkusunu derinleştirdi.
Ekonomist İstihbarat Birimi (EIU) Orta Doğu ve Afrika Direktörü Pat Thaker, “Ortadoğu’daki herhangi bir çatışma dünya ekonomisinde sarsıntılara yol açıyor. Çünkü bölge çok önemli bir enerji tedarikçisi ve ikinci olarak küresel ticaret için anahtar geçiş yolu” dedi.
Petrol ve nakliye rotası riskleri
Thaker, petrol fiyatlarının ne ölçüde artacağının ve küresel ekonomi üzerindeki zincirleme etkisinin, çatışmanın coğrafi olarak ne kadar yayılacağı ile doğru orantılı olacağını belirtti. Petrol piyasasının OPEC+ arz kısıtlamaları sonrasında zaten sıkışık olduğunu da sözlerine ekledi.
Ayrıca, Ukrayna’daki savaşın tüm şiddetiyle devam ettiği ve merkez bankalarının parasal sıkılaştırma döngülerinin sürdüğü bir dönemde, savaşın “muazzam ekonomik belirsizlik” başlattığını ekledi.
Thaker, CNBC’ye yaptığı açıklamada, “Halihazırda durgunluk içinde olan veya buna doğru giden ekonomiler Fed ve Avrupa Merkez Bankası’nın daha fazla artırımı ile uçuruma sürüklenebilir” dedi.
“Burada çifte bir olumsuzlukla karşı karşıyayız: enerji fiyatları bir kez daha yükselirken, aynı zamanda enflasyon yumuşuyor. Ancak faiz oranlarında gevşemeye yetecek kadar radikal bir düşüş yaşanmıyor.”
Thaker, Orta Doğu’da “en kötü senaryoda” piyasaların uzun bir süre boyunca varil başına 100 doların üzerinde Brent’le mücadele etmek zorunda kalacağını ekledi. Bunun da “daha yüksek küresel enflasyon, daha cılız ekonomik büyüme” ve “resesyon koşulları anlamına geldiğini” öngördü.
Safra Sarasin’deki stratejistler yeni araştırma notunda, dünyanın en büyük sekizinci üreticisi olan İran’ın petrol sevkiyatının ABD yaptırımlarının yeniden sıkılaştırılması halinde, risk altında olacağını söyledi. Bunun küresel üretimde günde 1 milyon varil kadar eksilmeye yol açacağını tahmin ediyorlar.
“Üstelik, Suudi Arabistan arzına ilişkin belirsizliğin artması, fiyatların 2022’deki Ukrayna işgalinde gözlediğimiz ölçüde artmasına neden olabilir”. O zamanlar petrol fiyatları iki hafta gibi kısa bir sürede %30 değer kazanmıştı.
Orta Doğu, Süveyş Kanalı, Kızıldeniz, Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı dahil olmak üzere dünyanın en yoğun nakliye rotalarına ev sahipliği yapıyor ve bu da gerilimin artmasıyla bağlantılı ekonomik tehlikeyi artırıyor.
“Savaşın Sina Yarımadası ve Süveyş bölgesine yayılması, Süveyş Kanalı üzerinden akan enerji ve diğer ticarete saldırı riskini artırıyor. Bölge rotaları küresel ticaretin neredeyse %15’ini, ham petrolün neredeyse %45’ini naklediyor.
Eğer savaş yayılırsa, yalnız fiyatlarda değil, aynı zamanda diğer mallara yönelik tedarik zincirinde de büyük aksaklıklar yaratır.
Gelişmekte olan pazarlar tehdit altında
S&P Global Ratings gelişmekte olan piyasalar baş ekonomisti Elijah Oliveros-Rosen’e göre, enerji fiyatlarında uzun süreli bir artış, gelişmiş piyasalara kıyasla gelişmekte olan piyasa ekonomileri için endişe kaynağı olacak. Gelişmekte olan ekonomilerde enerji genellikle daha büyük bir enflasyonist baskı yaratıyor.
Oliveros-Rosen geçen hafta CNBC’ye düzenlediği basın toplantısında, “Tipik TÜFE sepetinde enerji gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık %10 civarında. “ABD’de bu oran yüzde 6,9, dolayısıyla gelişmekte olan ülkelerde enflasyona daha yüksek geçişkenlik var. Ayrıca birçok gelişmekte olan piyasa net enerji ithalatçısı haline geldi” dedi.
“Hangi ülkelerin sürekli yüksek enerji fiyatlarına karşı daha savunmasız olabileceğini düşünmeye başladığınızda, TÜFE sepetinde enerji katkısı yüksek olan enerji ithalatçılarına bakmaya başlamalısınız”. “Şili, Türkiye gibi ülkeler de o ligde. Tayland, Filipinler, Hindistan gibi birçok Asya ekonomisi orada.”
S&P’nin küresel baş ekonomisti Paul Gruenwald, merkez bankalarının para politikasını sıkılaştırmasına rağmen enflasyon beklentilerini düşüremeyen ülkelerin kırılgan olabileceğini söyledi. Türkiye de Arjantin’le birlikte bu grubun başını çekiyor.
“Son birkaç yıldaki enflasyonun seyrini düşünürseniz, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği dönemde, ilk yükseliş gıda ve yakıttan geldi ve daha sonra bunun bir kısmı tüm ekonomiye yayıldı”.
“Enflasyon beklentileri iyi sabitlenmemiş ülkelerde, yüksek enerji fiyatları dalga dalga yayılabilir. Bittiği sanılan parasal sıkılaştırma yeniden başlayabilir.”
Gruenwald, bir çok merkez bankasının piyasayı, orta vadeli beklentileri sabitlemek için ne gerekiyorsa yapacağına ikna ettiğini, dolayısıyla enerji fiyatlarındaki geçici artışların oldukça sorunsuz geçebileceğini ekledi. Ancak bunu henüz başaramayanların riske gireceğini öne sürdü. Bu durumda TCMB gibi merkez bankaları bir kez daha sıkılaştırmayla tepki vermek zorunda kalacak.
Kaynak: Economists fear major disruption if the Israel-Hamas conflict is not contained