Dünya Ekonomisi
DTÖ’den küresel ticarette aşağı yönlü risklere vurgu
Rapora göre Türkiye dünyanın en büyük 29. ihracatçısı ve en büyük 20. ithalatçısı. Tarım ürünlerine bakıldığında ise Türkiye dünyanın en…
Rapora göre Türkiye dünyanın en büyük 29. ihracatçısı ve en büyük 20. ithalatçısı. Tarım ürünlerine bakıldığında ise Türkiye dünyanın en büyük 10 ithalatçısı arasında. 2000 yılında küresel tarım ürünleri ithalatında Türkiye’nin payı sadece yüzde 0,7 iken, bu oran 2022 itibariyle ikiye katlanarak yüzde 1,4’e ulaşmış durumda.
Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) küresel ticaretin seyrine ilişkin detaylı analizlerini paylaştığı Dünya Ticareti İstatistikleri İncelemesi 2023 raporunda 2022 yılında ticaretin cılız da olsa büyüdüğü ancak 2023 yılında jeopolitik gerilimlerden olası finansal istikrarsızlıklara orta vadeli görünümün bozulmaya başladığına dikkat çekiliyor.
DTÖ Genel Direktörü Ngozi Okonjo-Iweala, raporun girişindeki açıklamasında “Covid-19 pandemisinin ardından Ukrayna’da savaş, enflasyon, parasal sıkılaşma ve iyice yaygınlaşan borç sıkıntılarıyla birlikte küresel ticaretin momentum kaybettiğini, 2022 yılında yavaşladıktan sonra, 2023’ün ilk yarısında da zayıf kaldığını” belirtiyor.
Ticaret dirençli olsa da, aşağı yönlü riskler görünümü bozdu
Yine de küresel ticarette bir artış olduğuna ve bunun ticaretin direncini gösterdiğine dikkat çeken Okonjo-Iweala “Yine de jeopolitik gerilimlerden, olası finansal istikrarsızlığa, aşağı yönlü birçok risk, hem ticaret hem de toplam üretim için orta vadeli görünümü bozuyor” değerlendirmesi yapıyor.
Hükümetlerin birlikte çalışarak küresel ekonominin tam potansiyelini kullanabileceğini belirten DTÖ Genel Direktörü, “Açık ve öngörülebilir küresel ticaret, çok taraflı bir ticaret sistemiyle birlikte, şirketlere ve hanehalklarına beklenmedik arz şoklarıyla başa çıkabilecek seçenekler sunar. Uluslararası arz ağlarını derinleştirmek, konsantrasyonunu azaltmak ve çeşitlendirmek, ‘refah devlet modeli’ gelişmekte olan ülkeler için kayda değer fırsatlar sunar” diyor.
2022’de ticaret zaten hız kesmiş, emtia değer bazında güçlü artırmıştı
Rapora göre küresel mal ticareti 2022 yılında hacim bazında sadece yüzde 2,7 arttı. Değer (dolar) bazında ise mal ticareti aynı dönemde yüzde 12,4 artış kaydetti. Hacim ve değer artışı arasındaki bu fark, rapora göre 2022 yılı içinde yükselen emtia fiyatlarından kaynaklanıyor. Hizmet ticaretinin 2022 boyunca mal ticaretinden çok daha iyi seyrettiğini belirten DTÖ, sektörde hacmin geçen yıl yüzde 15 arttığını bildirdi. Uluslararası seyahat pandemiden hızla iyileşmeye devam ederek yıllık bazda yüzde 70 arttı. En az gelişmiş ülkelerin mal ve hizmet ihracatının 2019-2022 döneminde değer bazında yüzde 31 arttığı, mal ihracatlarının ise yine yüksek emtia fiyatlarından dolayı yüzde 41 artış kaydettiği belirtiliyor. Bu ülkelerin hizmet ticareti ise pandemi öncesi düzeylerin yüzde 14 altında seyretmeye devam etti. Bunda Asya ülkelerinde uygulanan karantinaların büyük payı var.
PMI verilerinde de daralma net bir şekilde görülüyor
Euro Bölgesi fabrika çıkış fiyatlarında 14 yılın en sert düşüşü görülüyor ve İmalat PMI verileri, Türkiye’nin en büyük ihracat pazarlarının bulunduğu blokta düşen maliyetler ve faiz artışları ve enflasyon nedeniyle zayıflayan talebe bağlı olarak daralmanın derinleştiğine işaret ediyor. Birliğin imalat sektörünü izleyen PMI verisi hazirandaki 43,4 düzeyinden 38 ayın en düşük düzeyi olan 42,7’ye geriledi. Almanya’da da imalatta daralma derinleşiyor. Hem üretim, hem yeni siparişler hem de fabrika çıkış fiyatları veri setinin başından bu yana en sert hızda düştü. Fransa, İtalya, İspanya, İngiltere, Polonya, Japonya, Güney Kore ve Tayvan da imalatın temmuz ayında daralma bölgesinde kalmaya devam ettiği ekonomiler arasında.
Mal ticareti 2023’e düşüşle başladı, %1,7 artış için hızlanması gerekiyor
2022’nin ilk üç çeyreğinde beklentilerin de üzerinde artan ancak 4. çeyreğinde önceki çeyreğe göre sert düşen küresel mal ticareti, 2023’ün ilk çeyreğinde de düşmeye devam etti ancak düşüşün hızı azaldı. Rapora göre mal ticareti 2021’de hacim bazında yüzde 9,4 arttıktan sonra 2022’de yüzde 2,7 arttı ve 2023’ün ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1 daraldı. DTÖ’nün 2023 için öngördüğü yüzde 1,7’lik ticaret büyümesi için ticaret büyümesinin yılın geri kalanında hızlanması gerekiyor. 2023 yılı için ticaret ve GSYH büyüme görünümü DTÖ’ye göre artan jeopolitik gerilimler, gıda ve enerji güvenliği, artan finansal istikrarsızlık riski ve yüksek dış borç düzeyleri gibi aşağı yönlü riskler nedeniyle bozuluyor. DTÖ küresel ticaret ve toplam hasıla büyümesinin 2023’te de ortalamanın altında olacağını öngörüyor ve bunun “inatçı yüksek enflasyon ve sıkılaşan finansal koşulların tüketim ve yatırımları baskılamasından kaynaklandığına dikkat çekiyor.
En büyük 10 tarım ithalatçısından Türkiye’nin payı ikiye katlandı
Türkiye DTÖ verilerine göre dünyanın en büyük 29. ihracatçısı ve en büyük 20. ithalatçısı. İthalatta 2022 yılında yıllık yüzde 34 artışla büyüme şampiyonu da Türkiye. Küresel ithalattaki payımız ise yüzde 1,4. Küresel ihracatın yüzde 1’ine denk gelen ihracatımız ise 2022’de önceki yıla göre değer bazında yüzde 13 arttı. Tarım ürünlerine bakıldığında ise Türkiye dünyanın en büyük 10 ithalatçısı arasında. 2000 yılında küresel tarım ürünleri ithalatında Türkiye’nin payı sadece yüzde 0,7 iken, bu oran 2022 itibariyle ikiye katlanarak yüzde 1,4’e ulaşmış durumda.
Güçlü dolar da ticareti yavaşlatıyor
DTÖ, raporda ABD dolarının 2022 yılında Fed’in sıkılaşma döngüsüyle güçlenmiş olmasının da küresel ticaret büyümesine hız kestiren unsurlardan olduğunu, hem hacim hem de değer bazında ticareti zayıflattığını söylüyor. Gelişmekte olan ülkelerde güçlü doların ithalat fi yatlarını artırarak, enflasyon baskılarını ve borç ödeme maliyetlerini artırdığına dikkat çeken raporda Ekim 2022-Mayıs 2023 arasında doların diğer para birimleri karşısında yüzde 5,9 gerilediği bunun da küresel finansal piyasalardaki gerilimi azalttığı aktarılıyor. Dolar 2022’nin ilk üç çeyreğinde ise sürekli artmış, ekim itibariyle bir önceki yıla göre yüzde 12,7 yükselmişti. Bu dönemde dolar euro karşısında yüzde 17,7, yuan karşısında yüzde 12, Japon yeni karşısında ise yüzde 30 yükselmişti. Reel efektif bazda ise doların artışı Ekim 2022 itibariyle yüzde 13,5’e ulaşmıştı.
Ekonomi