Kıbrıs İktisat Bankası: Altının onsu son 6 ayın; gram altın ise tüm zamanların zirvesinde

Küresel mali piyasalarda yıl sonuna doğru geri sayım sürerken, temkinli iyimser havanın da korunduğunu görüyoruz. Buna rağmen iki ana belirgin fiyatlama eğiliminin de bu dinginliğin arasında sıyrılarak ön plana çıktığının altını çizmek gerekiyor.

Altını zirveye taşıyanlar

Son 2 senedir merkez bankalarının enflasyonla mücadele kapsamında vermiş oldukları zorlu sınavın ardından FED’in faiz artırım döngüsünde sona geldiği yönünde iyice artan beklentiler, hatta bu sabah itibari ile vadeli faiz kontratlarının Mayıs 2024’de başlaması beklenen faiz indirimini Mart ayına çekmesi ve yılın geriye kalan kısmında 107 baz puana ulaşacağı yönünde yeni fiyatlama, faiz getirisi olmayan (faiz kazandırmayan) altının ons fiyatının 2,050 dolar seviyesine yaklaşarak son 6 ayın en yüksek seviyesine taşıdı.

Fed’in görevi bitti algısı çok yüksek

Takdir edeceğiniz üzere, faiz getirisi olmayan bir enstrümanın değerinin artması için de faiz getirisi olan başka bir enstrümanın değerinin düşmesi gerekiyor. Bu bağlamda ABD’nin 10 yıllık tahvil getirisi de bu sabah %4,30 seviyesinin altına sarkarak 2,5 ayın en düşük seviyesini test etti.

Elbette, faiz tarafında yaşanan gelişmeler altına destek verse de, jeopolitik risklerin tırmandığı dönemlerin de bir numaralı yatırım aracının altın olduğu unutulmamalıdır. Gelinen noktada, FED’in bundan sonrası için yapacağı işin faiz indirimi olacağı beklentisi hemen hemen herkes tarafından 2024 yılının hikâyesi olarak kabul edilirken, jeopolitik risklerin de son günlerde yumuşama göstermesine rağmen 2024 yılı için en büyük risk kalemlerinden bir olarak hâlen daha kabul görmesi ile altında yükselişin en azından 2,070 dolara kadar devam edeceğine kesin gözüyle bakıyoruz.

Gümüşte yükseliş çok nadir bir durum

Hafta başı kaleme aldığımız raporumuzda da belirttiğimiz üzere, altının 3 kez test edilip ‘kırmızı kart’ gördüğü seviyenin 2,070 dolar olduğunu tekrar not etmek isterim. Gram altının da benzer bir şekilde bu sabah 1,900 TL ile tüm zamanların rekorunu bir adım daha kuzeye taşıdığını belirtelim. Unutmamak gerekiyor ki, gram altın iki enstrümanın birleşiminden oluşuyor: USDTRY ve ons altın. Her ikisinin de birlikte yukarıya gitmesi, beraberinde gram altını da kuzeye taşımaya devam ediyor.

Gelin bir de hazır kıymetli madenlerden söz etmişken, 24 dolar seviyesinin üzerinde yükseliş isteği artacak dediğimiz gümüşün ons fiyatına bakalım. Gümüş, haftalık anlamda 24,20 dolar seviyesi bulunan önemi bir teknik bölgenin üzerinde haftalık kapanış yaparak bu sabah 25 dolar seviyesini test etti. Gümüşte de benzer bir şekilde yukarıda ilk etapta 25,70 dolar seviyesini takip edeceğiz. Tıpkı altında olduğu üzere, gümüşün de kırmızı kart gördüğü seviyenin 30 dolar olduğunu bir kez daha yeri gelmişken hatırlatalım.

Doların sonbaharı

Para birimleri cephesinde ise, dünyada egemen olan ılımlı havaya binaen doların değer kaybetmeye devam ettiğini görüyoruz. Özellikle, FED’in politika yapıcıları, ekonomi için “yumuşak iniş” tasarlamaya çalışırken, ilk faiz indiriminin ne kadar erken yapılacağına dair ‘saatin’ adeta ilerlemesiyle doların piyasa kuru olan sepet bazında DXY de uzun bir süre önce bültenimizde dile getirdiğimiz 103,1 seviyesinde bulunan önemli teknik seviyenin de altına gerileyerek bu sabah 102,65 seviyesini test etti. Doların (DXY) değer kaybetmesi ile, teknik mânâda ön plana çıkardığımız EURUSD paritesi için 1,1080 seviyesine doğru ilerlerken, GBP cephesinde 1,2725 hedefimiz gerçekleşti.

Bitcoin ralliye katılamadı

FED üyelerinden gelen yorumların yumuşaması, piyasa aktörlerinin de faiz indirim tahminlerini öne çekmesi ile EUR dolar karşısında bu sabah 1,10 seviyesi aşarak neredeyse son 4 ayın zirvesine yükselirken, küresel iyimserliğe pek de istediğimiz ölçüde ayak uyduramayan Bitcoin de bu sabah 38bin dolar seviyesinin hemen üzerine yükseldi. Teknik mânâda yukarıda 42bin dolar seviyesi hâlâ radar menzilinde görülürken, yurtdışında esen iyimser havaya rağmen Bitcoin’in ağır hareket etmesi bizleri düşündürmeye devam ediyor.

Yabancı alımları başladı mı?

Türk mali piyasalarında da temkinli iyimser havanın korunmaya devam ettiğini görüyoruz. Özellikle, Uluslararası bankaların Türk özel bankalarına yönelik olumlu değerlendirme içeren raporları ardından haftanın ilk iş gününü %6 oranında etkileyici bir yükselişle tamamlayan BİST Banka endeksi (XBANK) dün bir miktar kâr satışlarına boyun eğerek günü %0,9 oranında düşüşle tamamladı. USDTRY kuru kamunun kontrolünde her gün bir adım daha yukarı sloganı ile psikolojik 29,00 seviyesine gelirken, tahvil faizlerinde ise bir miktar da olsa alımların ışığında gerileme gördük: 2 yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi %40,70 seviyesine geriledi.

Türkiye’nin yabancı indinden risklerini yansıtan 5 yıl vadeli CDS risk primi ise 338 baz puan seviyesinde yatay seyretti.

Yeni güne içimizi burkan bir haber okuyarak başladık: Warren Buffett’ın güvendiği sırdaşı ve sağ kolu 40 yıldan fazla beraber çalıştıkları Charlie Munger 99 yaşında hayatını kaybetti. FED’in neredeyse iki yıldır süren agresif faiz artırımlarının ardından gelecek yıl para politikasını gevşetmeye başlayabileceği yönündeki beklentiyi destekleyen FED politika yapıcıları arasında şahin ve etkili bir ses olan Christopher Waller’ın açıklamaları bu sabah Asya piyasalarında da ılımlı da olsa alımları destekledi.

Mali piyasaların gündeminde bugün Türkiye’de dış ticaret dengesi ve ekonomik güven endeksi, dışarda ise Almanya’da TÜFE, ABD ise büyüme rakamları takip edilebilir.

Dün Türk-İş’in yaptığı araştırmaya göre Kasım ayında gıda enflasyonu %2,49 artarken (yıllık gerçekleşmeyi %80,1’e taşıdı) açlık sınırı ise 14,025 TL ile asgari ücretin (11,402 TL) %23 üzerine yükseldi. TÜİK resmî enflasyon verilerini haftaya açıklayacak. TÜİK’in yarın açıklayacağı yılın üçüncü çeyreğine ilişkin büyüme rakamları da dikkatle takip edilecek. Anketlere göre GSYİH’nın yıllık bazda %5,5 büyümesi bekleniyor.

Emre Değirmencioğlu, Grup Müdürü