FED’den 2. çeyrek puanlık faiz artırım beklentisi risk iştahını zayıflattı

ABD Hazine Bakanı Yellen, haftasonu yaptığı konuşmada, son yaşanan banka iflasları ve mevduat çekilişlerine işaret ederek bankaların kredi verirken daha temkinli davranacağını; kredi koşullarının sıkılaşması ile FED’in daha fazla faiz artırımına olan ihtiyacın da ortadan kalkabileceğini söyledi. Cuma günü ise, FED’in oy kullanma hakkına sahip üyesi Waller, FED’in enflasyonu yavaşlatma konusunda ilerleme kaydetmemesinin oranların daha yüksek hareket etmesi gerektiği anlamına geldiğini söyleyerek, birden fazla faiz artırımına kapı açması piyasaların dengesini bozdu.

Haftanın son iş gününde, FED cephesinden gelen açıklamalar küresel mali piyasaların son günlerin aksine olumsuz bir seyir kaydetmesine neden oldu.  ABD’de Cuma günü açıklanan ve ekonominin gidişatı hakkında önemli bir veri olarak kabul gören perakende satışlar ekonomik aktivitede yavaşlamaya işaret ederken, FED’in Mayıs ayında tekrar faiz oranlarını yükseltmesini durduracak kadar hızlı olmadığının anlaşılması ile ABD’de hazine tahvillerinin getirileri yükseldi, dolar endeksi (DXY) ise bir yılın en düşük seviyesinden sıçradı. Hâliyle, hafta içi 1,11 seviyesine dayanan EURUSD paritesi de son 1 yılın zirvesinden geriledi.

Öte yandan, Michigan Üniversitesi güven endeksinde enflasyon beklentilerinin sert yükselmesi de moralleri bozarken, FED’in Mayıs ayında kesin gözüyle bakılan faiz artırımı ardından ikinci bir çeyrek puanlık faiz artırımının da fiyatlanmaya başlaması, risk iştahını azalttı.

FED’in politika faiz oranına bağlı vadeli işlemler (tahminciler), 3 Mayıs tarihinde sonuçlanacak olağan toplantıda borç verme faiz oranını çeyrek puan daha artıracağına dair iddiaları %81 seviyesine taşırken, Haziran toplantısında da faiz artırım beklentisinin oluştuğunu, bu yılın sonlarına doğru bir faiz indirim beklentisinin de ertelendiğini görüyoruz.

Bu bağlamda, piyasalar, FED’in yüksek enflasyonu dizginlemek için parasal sıkılaştırmaya ne zaman ara vereceğini belirlemek için mücadele ederken, havanın bozması ile hisse senetleri haftanın son iş gününde geriledi, dolar ise yukarıda da değindiğimiz üzere güçlendi. Faiz getirisi olmaya altın, Cuma günü 2,050 dolar seviyesini neredeyse test etmesi ardından haftayı keskin bir düşüşle 2,003 dolar seviyesinde tamamladı. Altın ile ilgili bir miktar kafamızın karıştığını itiraf etmemiz gerekiyor. Altın tarihinde peş peşe ilk kez iki haftayı üst üste 2bin doların üzerinde tamamlarken (olumlu), bazı teknik göstergelerde uyumsuzluk, bazılarında ise aşırı alım bölgesinde sat sinyalini geldiğini görüyoruz (olumsuz). Bu minvalde bu haftanın nasıl ilerleyeceğini görmek üzere takipte kalacağız.

Altının geri çekilmesi ile son 5 haftadır soluksuz yükselen ons gümüş, Cuma günü 26 dolar seviyesinin üzerine varan bir yükseliş kaydetmesi ardından, haftanın son iş gününü neredeyse %2 düşüşle 25,35 dolar seviyesine gerileyerek tamamladı. Gümüş açısından bir sonraki adımı daha iyi anlayabilmek adına tıpkı altında olduğu üzere bu haftayı izleyerek geçirmek isteriz. Bitcoin ise 28bin dolar seviyesinde olan önemli teknik bölgeden uzaklaşması ardından 30bin dolar seviyelerinde zemin kuvvetlendirme çalışmalarına devam ettiğini görüyoruz.

Türkiye cephesinde ise, döviz kurunu artık Kapalı Çarşıdan takip ettiğimize göre, USDTRY kurunun psikolojik 20 seviyesine yükselmesi haftanın son iş gününe damgasını vurdu. Bankalararası piyasada ise 19,38 seviyesinde işlem gören kur ile ‘çarşıda’ işlem gören kur makasının bu kadar açılması pek de hayra alamet bir durum olmasa gerek. BİST100 endeksi Cuma gününü %1’e yakın düşüşle tamamlarken, tahvil faizleri hafta içerisinde yükselmiş olduğu son 8 ayın zirvesinden bir miktar gerilediğini gördük.

Afrika’nın en büyük 3. ülkesi olan Sudan karıştı. Sudan’ın başkenti Hartum ve çeşitli şehirlerinde ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında silahlı çatışmalar başlarken, Sudan ordusu güç mücadelesinde paramiliter üsleri hava saldırılarıyla yıkmaya başladı. Asya borsaları haftaya temkinli bir seyir ile başlarken, Japonya’nın yeni merkez bankası Başkanı Ueda, politika yapıcılara faiz oranlarını en azından şimdilik aşırı düşük tutarak güvercin duruşun korunacağı yönünde net bir mesaj verdi. Japonya borsası Nikkei yatay bir başlangıç ile haftayı kucaklarken, Şangay borsası %1 yükseldi.

ABD borsaları, JPMorgan Chase ve diğer bankaların olumlu üç aylık sonuçlarını açıklaması ardından kayıplarını bir nebze de olsun telafi ederek haftayı tamamlarken, yeni gün başlangıcında, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde küçük de olsa artılar görülüyor. ABD ekonomisinin sürekli yüksek enflasyon ve FED’in 1980’lerden bu yana en agresif faiz artırım döngüsü arasında nasıl ilerlediğini okumak adına hafta içinde açıklanacak tüketici takdirine bağlı şirketlerin finansal raporları önemle takip edilecektir. Bu şirketler arasında Salı günü Johnson and Johnson, Çarşamba Tesla, Perşembe Phillip Morris, Cuma günü ise Procter and Gamble yakından takip edilecektir. Özellikle, ABD’de son yaşanan bölgesel bankacılık krizinde eğlence, restoranlar, otomobiller ve oteller için harcama görünümünün sıkıştığını biliyoruz.

iktisatbank.com